Kalkınma Bakanı Yılmaz Van'da:

Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, "Dinimizde insanlar birbirlerinin hakkına hukukuna riayet eden varlıklardır. Başkasının mahremini araştıran, ayıbını ortaya çıkarıp şantaj yapan

Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, "Dinimizde insanlar birbirlerinin hakkına hukukuna riayet eden varlıklardır. Başkasının mahremini araştıran, ayıbını ortaya çıkarıp şantaj yapan bir anlayış bizim dinimizde yok" dedi. Partisinin seçim çalışmalarına katılmak ve temaslarda bulunmak üzere kente gelen Yılmaz, valilik ziyaretinin ardından, "İmam Hatipliler Gecesi"ne katıldı. Van Valisi Aydın Nezih Doğan, Türkiye İmam Hatipliler Vakfı Genel Müdürü Ecevit Öksüz, Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Yusuf Büyük'ün de katıldığı etkinlikte imam hatip öğrencilerine seslenen Bakan Yılmaz, kalkınma denilen hadisenin sadece maddi bir olay olmadığını söyledi. Yılmaz, sosyal, kültürel ve özgürlük boyutları bulunmayan bir kalkınmanın eksik bir kalkınma olacağını aktardı. İnsanların sadece midesi olan bir varlıktan ibaret olmadığını, aklının, duygularının da bulunduğunu, bu nedenle insan odaklı bir kalkınmayı bütün boyutlarıyla düşünmek gerektiğini vurgulayan Yılmaz, şöyle konuştu: "İnanç özgürlüğü, din ve vicdan hürriyeti mukaddestir. Kimsenin buna dokunmaya hakkı yoktur. Yüce yaradan bizi özgür yarattı. Dinimizde de hiçbir zaman zorlama yok biliyorsunuz. Neye inanmışsa insan o dini istediği gibi yaşama hürriyeti var. Bunu kısıtladığınız zaman o insanı yaralıyorsunuz, toplumu da yaralamış oluyorsunuz. Sağlıklı bir toplum olmaktan uzaklaştırıyorsunuz. Din ve inanç hürriyeti olmayan toplum her zaman eksik kalmaya mahkumdur. Çünkü inanç, insanoğlunun vazgeçilmez bir unsurudur. Bu gün çağdaş dediğimiz dünyada bütün bu değerlerin evrensel değerler olduğunu biliyoruz. Ama birileri modernklik adına, çağdaşlık adına aslında çağdaş olmayacak şekilde din ve vicdan hürriyetini yaralamaya çalıştılar." Son 10 yılda birçok alanda olduğu gibi inanç hürriyeti alanında da önemli adımlar attıklarını, öğrencilerin artık başörtüsüyle üniversitelerin kapısından çevrilmediğini, kamuda başörtülü başörtüsüz bütün kadınların rahat çalışma imkanına kavuştuğunu, eğitimde katsayı adaletsizliklerinin ortadan kaldırıldığını dile getiren Yılmaz, aynı zamanda bütün okullarda Kur'an-ı Kerim ve Siyeri Nebi derslerinin de seçmeli olarak okutulduğunu, böylece vatandaşların sağlıklı bir şekilde dini öğrenmeleri ve gelecek kuşaklara aktarılmasında önemli adım atıldığını vurguladı. Özgürlüğün olmadığı yerde gelişmenin de olmayacağını, insanların din ve vicdan hürriyetini yaşamadığı ülkelerin hiçbir alanda gelişemeyeceğini bildiren Yılmaz, din ve vicdan hürriyeti alanında attıkları adımların, Türkiye'nin, milletin kalkınmasına çok önemli katkılar sağlayacağına inandığını söyledi. Sağlıklı şekilde dini öğrenmenin ne kadar önemli olduğunu son dönemlerde yaşadıkları olaylarda yeniden tecrübe ettiklerini ifade eden Yılmaz, şöyle konuştu: "Sağlıklı şekilde dinimizi öğrenmezseniz başkaları gelir sizin zihninizi yalan yanlış şeylerle, dinin gerçek özüyle ilgili olmayan hususlarla dolduruyor ve bunu farklı amaçlarda da kullanabiliyor. Dinimiz 'kula kul olmayın' diyor. 'Sadece Allah'a kul olun' diyor. Dinimizde insanlar birbirlerinin hakkına hukukuna riayet eden varlıklardır. Başkasının mahremini araştıran, ayıbını ortaya çıkarıp şantaj yapan bir anlayış bizim dinimizde yok. Bunları hep birlikte görmemiz lazım, yanlışları idrak etmemiz ve yanlışa düşenleri uyarmamız lazım. İnanıyorum ki imam hatipliler, diğer kardeşleriyle birlikte bütün nesil olarak ülkemizi çok daha iyi yerlere taşıyacak. Bizim en değerli sermayemiz sizlersiniz. Bir milletin en büyük gücü insanlarıdır. Biz bunu iyi değerlendirirsek, iyi yetiştirirsek dünyada her alanda ön plana çıkarız. Ama ülkemizde kardeş kavgaları devam ederse, sürekli tartışırsak, enerjimizi kendi içimizde harcarsak ülkemizi istediğimiz yerlere taşıyamayız." Çanakkale'de kucak kucağa yatan insanların belli bir kavimden, etnikten, kökenden olmadığını, içlerinde Türklerin, Kürtlerin, Lazların, Çerkezlerin bulunduğunu vurgulayan Yılmaz, "Millet dediğimiz zaman belli bir etnik kökeni kastetmediğimizi biliyorsunuz. Millet anlayışımız bütün insanları kapsayan, herkesi birleştiren bir anlayış. Fakat belli bir dönemde ırkçılık diyebileceğimiz hareketler Türk kardeşlerimizi de Kürt kardeşlerimizi de etkilemiş ve dünyada bizi zayıf hale getirmiş. Bundan yola çıkarak Çanakkale ruhunu iyi idrak etmemiz lazım."

Reklam
Reklam

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

Anahtar Kelimeler: