İSTANBUL (İHA) - İstanbul Sanayi Odası'nın (İSO)1998 yılından bu yana gerçekleştirdiği Türkiye'nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşunu izleyen İkinci 500 Büyük Sanayi Kuruluşu çalışmasının sonuçlarını değerlendiren İSO Yönetim Kurulu Başkanı C.Tanıl Küçük,Türkiye'nin 1000 Büyük Sanayi Kuruluşunun üretim faaliyetlerini olumsuz etkileyen temel faktörlerin, finansman giderlerinin yüksekliği, iç talebin çöküşü ve kur farkları olduğunu söyledi.
2001 yılında İlk 500 Kuruluşta olduğu gibi, İkinci 500 Kuruluş kapsamında da önemli değişmeler meydana geldiğini kaydeden Küçük, "2000 yılında İkinci 500 Büyük Sanayi Kuruluşu içinde yer alan işletmelerden 160'ı, 2001 yılı sıralamasında yoktur. 2001 yılında İkinci 500 Kuruluş kapsamına giren firmaların 111'i yeni dahil olmuşlardır. 49 kuruluş ise, 2000 yılı İlk 500 Büyük Kuruluş sıralamasından gelmiştir" dedi.
Türkiye'nin 1000 Büyük Sanayi Kuruluşunun satış gelirlerinin toplamı, 2001 yılında, reel olarak 1997 yılının altında kaldığına dikkat çeken Tanıl Küçük, "Bu satış gelirleri içinde, İkinci 500 Büyük Sanayi Kuruluşunun payı ise yüzde 12.5 düzeyindedir.
Sıralamadaki değişiklikler ve kapsamdaki özel sektör kuruluşları sayısının 485'e yükselmesi sonucunda, Türkiye'nin İkinci 500 Büyük Sanayi Kuruluşunun toplam üretimden satışları ve satış hasılatları, bir önceki yıla göre, ekonomideki genel performansın bir miktar üzerinde bir gelişme göstermiştir" diye konuştu.
2001 yılında ekonomi yüzde 9.4 gibi yüksek bir oranda küçüldüğünü hatırlatan Küçük, "İç pazarın daralması işletmelerin ihracat arayışlarını yoğunlaştırmıştır. 1000 Büyük Sanayi Kuruluşunun toplam satış gelirleri içinde ihracatın payı 1997'de yüzde 17 iken, 2001 yılında yüzde 26'ya çıkmıştır. 2001 yılında, iç talebin daralmasıyla ihracatın satış gelirleri içindeki payı İlk 500 Kuruluşta yüzde 25.5'e, İkinci 500 Kuruluşta ise yüzde 32.8'e yükselmiştir. Ancak ihracattaki bu gelişme, ayakta kalma mücadelesi veren sanayicinin çok karlı bir ihracat performansı gösterdiği anlamına gelmemektedir. Sanayicilerimiz, dolar bazında aynı tutar karşılığında, daha çok miktarda mal ihraç etmek durumunda kalmışlardır" dedi.
Türkiye'nin İlk 500 Büyük Kuruluşu kapsamındaki 468 özel sektör kuruluşa ait ihracatın dolar bazında yüzde 22.8 oranında arttığına dikkat çeken Küçük, "İkinci 500 Büyük Sanayi Kuruluşu içinde yer alan 485 özel sektör kuruluşunun ihracatlarının ise dolar bazında yüzde 8.5 arttığı görülmektedir. Bu sonuçtaki başlıca etken, İkinci 500 Büyük Kuruluşu sıralamasında dokuma ve giyim sektörü işletmelerinin çoğunlukta olmalarıdır. Zaten Türkiye'nin 2001 yılı ihracatı içindeki dokuma ve giyim sektörünün performansı da % 12.8'lik genel ihracat artışının altında kalmıştır" diye konuştu.
İkinci 500 Büyük Sanayi Kuruluşu 2001 yılı sonuçlarının, genelde ekonominin ve İlk 500 Kuruluşun performansına paralel bir tablo ortaya koyduğunu belirten Küçük, "Türkiye'nin İlk 500 Büyük Sanayi Kuruluşunun 2001 yılında yarattığı brüt katma değerin, Türkiye GSMH'sı içindeki payı yüzde 10.7'dir. İkinci 500 Büyük Sanayi Kuruluşu'nun oluşturduğu katma değerin GSMH'ya oranı ise yüzde 1.0'dir. Dolayısıyla Türkiye'nin 1000 Büyük Sanayi Kuruluşu 2001 yılında, GSMH'nın yüzde 11.7'sini oluşturdu. İkinci 500 Büyük Sanayi Kuruluşu kapsamındaki, imalat sektörü kuruluşlarının 2001 yılında oluşturdukları brüt katma değer, Türkiye imalat sanayii katma değerinin yüzde 4.6'sını oluşturmuştur. İlk 500 Büyük Sanayi Kuruluşu için de bu oran yüzde 53.1 idi. Böylece, 1000 Büyük Sanayi Kuruluşu içinde imalat faaliyeti sonucu yaratılan katma değerin, Türkiye imalat sanayii katma değerine oranı yüzde 57.7'ye ulaşmaktadır. Bu oranlar, Türkiye'nin 1000 Büyük Sanayi Kuruluşunun, ülke ekonomisindeki yeri ve öneminin büyüklüğünü net bir şekilde ortaya koymaktadır" diye konuştu.
Tanıl Küçük, "İkinci 500 Kuruluş kapsamındaki 485 özel sektör işletmesinden 145'i zarar bildirmiştir. 2000 yılı sonuçlarında yer alan 474 özel kuruluşta zarar bildiren kuruluşların sayısı 75 idi. 2001 yılında, İkinci 500 Büyük Sanayi Kuruluşu içindeki özel kuruluşların net zararı 151.1 trilyon TL olmuştur. Kar edemeyen kuruluşların yatırıma yönelmeleri, üretimlerini artırmaları ve varlıklarını sürdürmeleri mümkün değildir. Türkiye'nin İkinci 500 Büyük Sanayi Kuruluşu 2001 yılı sonuçlarında, ilk kez özel sektör kuruluşlarının satış karlılığının negatif olduğu görülmektedir. 2001 yılında İlk 500 Büyük Kuruluş sıralamasında yer alan özel kuruluşlarda satış karlılığı yüzde 1.3'e inmiş; karlılık oranı İkinci 500 Kuruluş için (- yüzde 1.55) olmuştur" dedi.
Konuşmasında siyasi istikrara da değinen Tanıl Küçük, "TBMM, Türkiye'nin AB üyeliğini sağlamaya yönelik bazı düzenlemeler yanında, milletvekili seçimlerinin 3 Kasım 2002'de yapılması kararını da almıştır. Mevcut siyasi partiler ve seçim yasalarıyla gidilecek bir seçimin, beklentileri karşılamaktan uzak olacağını düşünmekle birlikte bu seçimlerin toplumun istikrarlı ve güçlü bir hükümet arzusuna cevap vermesini umut etmekteyiz. Ülkemizin öncelikli ihtiyacı, siyasi istikrar ve güven ortamı ile sürdürülebilir ekonomik kalkınmadır. Tüm siyasi partiler, sorumluluk içinde, ülkenin bu gerçekleri ve ihtiyaçları doğrultusunda hareket etmelidirler. Ülke ekonomisinin içinde bulunduğu durum, hassasiyetini korumaktadır. Bu seçim ortamında yapılacak yanlışlıklar, yıllardır ödenen bedellerin boşa gitmesine yol açabilir. Uygulanmakta olan ekonomik program hiçbir şekilde tehlikeye atılmamalıdır. Bu süreçte, siyasetçilerden öncelikli beklentimiz, pop0catlarının ise dolar bazında yüzde 8.5 arttığülizme rağbet etmeyerek, ülke çıkarlarını siyasi çıkarların üstünde tutmaları ve seçimler sonucu güçlü ve istikrarlı bir hükümetin çıkmasını sağlamalarıdır" ifadelerini kullandı.