Soğuk havalarda vücudun dış yüzeyini, ellerimizi, ayaklarımızı ve yüzümüzü korurken kalbimizi de unutmamız gerektiğini belirten VM Medical Park Maltepe Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Kenan Sönmez, hava sıcaklığının aşırı düştüğü dönemlerde kalp hastalıklarına bağlı ölümlerin görülme sıklığının da arttığına dikkat çekti.
Çoğu kez günlük yaşam telaşı içerisinde soğuk havadaki kalp krizi riskinin göz önünde bulundurulmadığı uyarısında bulunan Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Kenan Sönmez, “İngiltere’de yapılan bir araştırmada 65 yaşın üzerindeki bireylerde soğuk kış aylarında günde fazladan 200 ölüm olayının gerçekleştiği saptanmıştır. Bu ölümlerin bir bölümü kalp damar hastalıklarında artıştan ileri gelmektedir” diye konuştu.
Soğuk havanın çok sayıda sağlık sorununa yol açtığının altını çizen Prof. Dr. Kenan Sönmez, bunların başında kalp damar hastalıklarının geldiğini, bunun yanı sıra solunum sistemi hastalıkları, felç ve romatizmal hastalıkların da soğuk havalarda artış gösterdiğini vurguladı.
Soğuk havalarda kalp damar hastalıkları ve kalp krizi riskinin artmasının bazı tıbbi nedenleri olduğunu ifade eden Prof. Dr. Kenan Sönmez, bunları şöyle açıkladı:
“Soğuk hava ile temas eden vücut bölgelerinde ‘vasokonstriksiyon’ dediğimiz olay gerçekleşmektedir. Yani vücudumuzun yüzeyinde yer alan damarlarda kasılma ve dolayısıyla daralma olmaktadır. Bu sırada fiziksel egzersiz veya ağır bir iş yapılıyorsa, buna eşlik eden terleme ve soğuk rüzgâra maruz kalma bu olumsuz etkileri artırmaktadır. Aşırı soğuk havalarda kalbi besleyen damarlarda da daralma olabilmekte, buna bağlı olarak kalbe giden kan miktarı azalarak kalp krizlerinin oluşmasını tetikleyebilmektedir. Özellikle soğuk esen rüzgâra karşı yürümek veya göğsü iyi korumadan soğuk havaya maruz kalmak, kalp damarlarının kasılmasını ve daralmasını tetikleyebilir.”
Soğuk havalarda kalp krizi riskinin yükselmesine yol açan bir başka nedenin de kalbin iş yükünün artması olduğunu aktaran Prof. Dr. Kenan Sönmez, şöyle devam etti:
“Aşırı soğuklarda vücut damarlarının kasılması, kan basıncının yani tansiyonumuzun yükselmesine yol açar. Bu durumda kalbimiz daha yüksek kan basıncına karşı çalışmak zorunda kalır. Soğuk nedeniyle kalp hızının artması da kalbin işini artırmakta ve kalp krizinin tetiklenmesine yol açabilmektedir.”
Kalp krizi ve felç olaylarının oluşumunda rol oynayan bir başka faktörün ise soğuk havalarda kan pıhtılaşma eğiliminin artması olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Kenan Sönmez, kolay pıhtılaşma sonucu kalp ve beyin damarlarında tıkanma olaylarının arttığını ifade etti.
Sıcak ortamlarda yaşamaya alışmış bireylerin ani soğuk ile karşılaşmasının da kalbin ve tüm vücudun buna uyum sağlamasını zorlaştırdığını belirten Prof. Dr. Kenan Sönmez, “Özellikle soğuk hava ve fiziksel aktivite bir araya geldiğinde kalp krizi riski artmaktadır. Kalp kan akımında azalma ve kalp yükünün artması, kalp krizini ve kalp ritim bozukluklarını tetikleyebilir. Tansiyonun kontrol altına alınması zorlaşabilir” diye konuştu.
Prof. Dr. Kenan Sönmez, kalp hastalığı riski taşıyan veya kalp damar hastalığı olduğu bilinen bireylerin soğuk havalarda aşağıda belirtilen uyarılara dikkat etmesi gerektiğini söyledi:
“Ağır yemek yememek. Aşırı yemek yedikten sonra soğukta egzersiz veya iş yapmamak. Soğuk rüzgâra karşı yürümemek veya aşırı güç harcamamak. Kar küremek gibi aşırı güç gerektiren ağır işlerden kaçınmak. Dışarıda bulunmak zorunluysa birkaç kat giyinmek, giysilerin en üst tabakasında yağmur ve rüzgâr geçirmeyen koruyucu olanları seçmek. Yüz, eller ve ayaklar gibi soğuk ile temas olan vücut yüzeylerini korumak. Tedavilerin aksatılmamasına özen göstermek.”
Prof. Dr. Kenan Sönmez, kalp hastalığı olsun olmasın soğuk havada dışarıda iş yaparken veya spor yaparken kalp krizi belirtileri bulunan kişilerin vücutlarının verdiği bu alarm işaretlerini önemsemeleri ve yaptıkları işi bırakmalarının gerekli olduğunun altını çizdi.
Son olarak solunum yolu enfeksiyonlarına da dikkat edilmesi gerektiğine işaret eden Prof. Dr. Kenan Sönmez, “Soğuk havalarda sık karşılaşılan solunum yolu enfeksiyonları da, başta kalp yetersizliği olmak üzere kalp hastalıklarının artmasında rol oynamaktadır. Bu nedenle solunum yolu enfeksiyonlarının ağırlaşmadan tedavisine özen gösterilmelidir” dedi.
DHA