Oldukça güvenli olmasıyla bilinen bu şehir, etkileyici manzaralara sahip değil.
Şehir, çok sayıda ziyaretçiye, burada birkaç gün ya da sadece birkaç saat geçirmek için bitki örtüsünü, bölgede yaşayan hayvanların tümünü ve şehrin kalan kısmını sunacak. Güvenli bir Afrika şehri nadir bulunur. Yalnız, Afrika şehrindeki yaşamın nasıl olduğunukeşfetmek için zorlanabilirsiniz. Eğer bunu yapmak istiyorsanız başlangıç için Kampala Tepesi’ni (ayrıca Eski Kampala olarak da bilinir) seçmelisiniz.
Mağaza, restoran ve barlarıyla gurur duyulan bu eski şehir merkezi, aktiviteleriyle her zaman canlı görünür. Eski Kampala’nın kalbinde, ülkenin en büyük camisi olan ‘Gaddafi Cami’ bulunuyor. Burada rehberli turlara katılabilir ya da bütünüyle şehir manzarasını seyredebilirsiniz. Diğer yandan rotanızı Uganda Müzesi’ne çevirebilir ve buradaki iki katedrali görebilirsiniz.
Şehrin modern tarihi hakkında bilgi sahibi olmak isterseniz, Kabakas Sarayı ve Idi Amin’in işkence odası (ziyaret edilebilir) ilginizi çekebilir. Genellikle Kasubi Tombs tarihi mekânında, Uganda kraliyet ailesinin geçmiş yüzyıl boyunca kullandığı gömü alanı en fazla dikkat çeken yer olacak. Ancak, UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde yer alan bu mekan yangın sebebiyle büyük ölçüde tahrip olmuş ve şu günlerde yeniden restore edilme sürecinde.
Kampala’nın kesin olarak günden güne daha güvenli bir şehir olduğunun ve pek çok alanda gezmenin, geceleri bile keyifli olduğunun altını çizmek istiyoruz.