İSTANBUL (AA) - Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Prof. Dr. Fahrettin Altun, Türkiye'nin tarihi dokusunu modern çehresiyle birlikte anlatan Türk dizilerinin 156 ülkeden yaklaşık 500 milyon seyirciyle buluşarak önemli bir başarı hikayesine imza attığını belirterek, "Orta Doğu'dan başlayıp, Balkanlar ve Orta Asya ile devam eden başarı hikayemiz bölgesel ölçekli kalmayıp; artık Fransa'dan Japonya'ya, Şili'den Peru'ya, Hindistan'a kadar dünyanın dört bir yanına ulaşıyor." dedi.
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı ile İstanbul Üniversitesi (İÜ) İletişim Fakültesi iş birliğinde "Kamu Diplomasisi Aracı Olarak Türk Dizileri Çalıştayı" düzenlendi.
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Mehmet Zahid Sobacı, dizi ve sinema sektörü sayesinde devletlerin kültürlerini ve birbirlerini daha iyi tanıma imkanı elde ettiğini belirterek, ülkelerin turistik ve kültürel alanlarının tanıtıldığını, gıda turizminin canlandığını anlattı.
Sobacı, başka bir program nedeniyle çalıştaya katılamayan Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Prof. Dr. Fahrettin Altun'un mesajını okudu.
Altun, mesajında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ocak ayında sektör temsilcileriyle yaptığı toplantının devamı niteliğindeki bu çalıştayın sonuçlarının hem dizi sektörüyle ilgilenen akademisyenlere ve öğrencilere hem de gecesini gündüzüne katarak çalışan sektör temsilcilerine ışık tutacak mahiyette olduğunu düşündüğünü ifade etti.
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı olarak ülkenin kamu diplomasisi çalışmalarına büyük önem atfettiklerini vurgulayan Altun, Türkiye'nin yumuşak gücünün en önemli unsurlarından biri olan Türk dizi ve sinema sektörünü tabii ortakları olarak gördüklerini anlattı.
Altun, Türkiye'nin son 16 yılda sadece ekonomi ve sağlık gibi alanlarda değil aynı zamanda sinema ve dizi sektöründe de önemli başarılar elde ettiğini belirterek, şöyle devam etti:
"Dünyanın dört bir tarafından kalpleri Türkiye'yle atanların ülkemizle sıcak diyalog kurmasının aracı oldu, bu yönüyle de ülkemizin yumuşak gücünün ayrılmaz bir parçası haline geldi. Ülkemizin tarihi dokusunu modern çehresiyle birlikte anlatan Türk dizilerimiz 156 ülkeden yaklaşık 500 milyon seyirciyle buluşarak önemli bir başarı hikayesine imza atmıştır. Orta Doğu'dan başlayıp, Balkanlar ve Orta Asya ile devam eden başarı hikayemiz bölgesel ölçekli kalmayıp; artık Fransa'dan Japonya'ya, Şili'den Peru'ya, Hindistan'a kadar dünyanın dört bir yanına ulaşıyor. Türk dizi sektörü, 350 milyon doların üzerinde ihracat hacmiyle bu alanda Amerika'dan sonra ikinci sıraya gelmiş durumda."
Fahrettin Altun, oyuncusundan yapımcısına, senaristinden yönetmenine, ışıkçısına kadar bütün dizi emekçilerinin buna katkısı olduğunu vurgulayarak, "Sizin gecenizi gündüzünüze katarak, büyük fedakarlıklarla ürettiğiniz dizilerimiz milyar dolarlık turizm pazarlama kampanyalarının yapabileceğinden kat kat fazlasını başardı, ülkemizin yurt dışında doğru bir şekilde tanıtımına büyük katkıda bulundu." dedi.
- "Şehirlerimiz, coğrafi zenginliklerimiz ve tabii güzelliklerimiz markalaştı"
Prof. Dr. Fahrettin Altun, sektörün bu konuda daha büyük bir potansiyeli olduğuna inandığını belirterek, "Özellikle Batı Avrupa pazarında. Bu bölgeye yönelik yapılacak yeni çalışmaların Türk dizi sektörünü 2023 hedeflerimiz olan yıllık 1 milyar dolar ihracat rakamlarına ulaştıracağına inanıyorum." ifadelerini kullandı.
Türk dizilerinin başlı başına bir ihracat kalemi olduğunu ve farklı sektörlerin gelişmesine katkı sağladığını dile getiren Altun, şöyle konuştu:
"Bu anlamda Türkiye, başarılı kültürel diplomasi uygulamalarına harika bir örnek teşkil etmektedir. Nitekim doğru kültürel diplomasi uygulamaları, yaşam tarzlarının ve estetik anlayışlarının da paylaşılarak ülkenin itibarının gelişmesinde ve ekonomik rekabetçiliğinde kaldıraç etkisi göstermektedir. Bu olumlu etkilerin ilki turizmde gözlemlenmektedir. Dünyaya açılan dizilerimiz, medyanın gücüyle Türkiye'nin tanıtımına katkı sağlamıştır. Başta İstanbul'umuz olmak üzere dizilerimize set haline gelen şehirlerimiz, coğrafi zenginliklerimiz ve tabii güzelliklerimiz markalaşmıştır. Aynı şekilde Türk insanının yaşam tarzı, zevkleri ve değerleri farklı coğrafyalarda benimsenir ve hayranlık uyandırır olmuştur. Yapılan araştırmalarda Türk dizilerinin yayınlandıkları ülkelerde günlük tüketim alışkanlığına dönüşerek; toplumsal hayatın bir parçası haline geldiği tespit edilmiştir. Bugün dizilerin çekildiği lokasyonları görebilmek ve Türk kültürünü tecrübe edebilmek için pek çok yabancı turist Türkiye'yi ziyaret etmekte; bu da Türkiye'yi yeterli ölçüde tanımayan ülke vatandaşlarının Türkiye ile ilgili olumlu bir algı geliştirmelerine yol açmaktadır. Sektörel çalışmalar, dizilerimizin Orta Doğu'ya açılmasını takip eden ilk dört yılda bölgeden gelen turistlerde yüzde 100'ün üzerinde artış olduğunu göstermektedir. Yine Müslüman olmayan Balkan ülkelerinde yapılan araştırmalar, henüz Türkiye'yi görmemiş ancak Türk dizileri izleyen seyircilerin yüzde 80'den fazlasının Türkiye'yi ziyaret etmek istediğini ortaya koymaktadır."
- "Türk markaları yeni pazarlara erişim imkanı buluyor"
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Prof. Dr. Fahrettin Altun, dizilerde kendilerine yer bulan Türk tasarımları, tekstil ürünleri ve mobilyalar, Türk mutfağı ve Türk gıda ürünleri ile Türkiye menşeli teknoloji ürünlerinin dünyaya tanıtıldığını belirterek, Güney Amerika'dan Japonya'ya yayılan bu kültürel diplomasi ağıyla Türk markalarının yeni pazarlara erişim imkanı bulduğunu anlattı.
Dizilerin dünyadaki başarısının, yayınlanan ülkelerde Türk dilini öğrenme isteği artırdığını dile getiren Altun, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın da dizilerin farklı coğrafyalara açılması, farklı dillere çevrilmesi için bizzat temasta bulunduğunu, devletin sektörle açık bir diyalog halinde olduğunu kaydetti.
Son yıllarda Türk dizi oyuncuları ve yeni yapımların ABD, Güney Kore, Dubai menşeli organizasyonlarda ve Uluslararası Emmy Ödülleri'nde başarılı performans gösterdiğini anlatan Altun, amaçlarının kaliteli yapımların artmasıyla birlikte bu başarı hikayelerinin çoğalması ve ihracat hacminin de bu başarıyla aynı seyirde ilerlemesi yönünde olduğunu kaydetti.
Türk dizi sektöründe, metin yazarları, bestekarlar, oyuncular, görüntü ve kurgu yönetmenleri, özverili teknik çalışanlar ve daha pek çok iş kolunun yer aldığını belirten Altun, sektörün sorunlarını, güçlü yanlarını yapımcılar, yönetmenler, senaristler, oyuncular ve akademisyenlerle tartışılacağını anlattı.
Altun, sonuç bildirgesinin sektörle ilgili strateji belgesi hazırlanmasına da temel teşkil edeceğini dile getirerek, sektörle ilgili açılan üniversiteler ve bölümlerin yeterli olmadığını, bu alanda deneyimin kazanılması için uygulamalı eğitime ağırlık verilmesi gerektiğini söyledi.
Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) mevzuatında dizi üretimini ve ihracatını zorlaştırıcı ve engelleyici nitelikte olabilecek uygulamaların bulunduğunun gündeme geldiğini ifade eden Altun, Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Ticaret Bakanlığı paydaşlığında RTÜK mevzuatına yönelik iyileştirme çalışmaları yapılmasının hedeflendiğini kaydetti.
Azerbaycan, Çin ve Orta Doğu pazarında Türk dizilerine yönelik yasal engeller bulunduğunun gündeme geldiğini belirten Altun, bürokratik engellerin, yasakların kaldırılmasına yönelik Dışişleri Bakanlığı ve Ticaret Bakanlığı ile temaslarda bulunulması ve bu pazarlara erişimin önündeki engellerin kaldırılmasının herkesin beklentisi olduğunu ifade etti.
- "Cumhurbaşkanımız sektöre önem veriyor"
Bazı ülkelerde Türk dizilerinin engellenmesine kadar varan girişimlerde bulunulduğunun altını çizen Altun, "Dizi sektörümüzü daha da ileriye taşıyabilmek için yapılması gerekenleri biliyoruz. Nitekim, Sayın Cumhurbaşkanımız da dizi ve sinema sektörümüze büyük önem atfediyor. Sektörün yıllardır devam eden ve adeta kemikleşmiş bir sorununu rekor denilebilecek bir sürede yasal düzenleme yapılarak çözülmesi sağlandı. Bu aynı zamanda Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin de Türk kamu yönetiminde ne denli büyük bir dönüşüme yol açtığının, dinamizm kazandırdığının en büyük göstergesi durumunda." diye konuştu.
Altun, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı olarak Türk dizi sektörünün her daim yanında olacaklarını, ülkenin en önemli yumuşak güç unsurlarından biri olarak gördükleri dizi sektörüne gereken her türlü desteği vermeye hazır olduklarını kaydetti.
Çalıştayın, çalışanların özlük haklarının iyileştirilmesinden bürokratik problemlere kadar sektörün karşı karşıya kaldığı sorunlara çözüm önerileri üretmesini istediğini belirten Altun, yine sektörün uluslararası alanda daha fazla yaygınlaşmasına yönelik fikir üretilmesi ve aksiyon planlarının çıkmasını temenni ettiğini kaydetti.