Ellerinde hükümeti protesto eden dövizlerle saat 12.30'da Taksim Meydanı'nda toplanan eğitimciler adına konuşma yapan Türkiye Kamu-Sen İstanbul Bölge Başkanı Yardımcı Doç. Dr. Hanefi Bostan, "Eğitim çalışanları, 2002-2003 eğitim ve öğretim dönemine başlayacakları bugünlerde, ekonomik ve özlük hakları açısından büyük sıkıntılarla karşı karşıyadır. Özellikle kendilerine verilen sefalet maaşı ile ölüm döşeğinde inim inim inlemektedirler. Ülke kaynaklarını rantiyeye, batık bankalara ve yandaşlarına peşkeş çekenler, öğretim üyesini, Milli Eğitimi, Yurt-Kuru, üniversitede çalışan memuru ve hizmetliyi sefalete sürükleyen vekilleri ve hükümeti size şikayet etmek için sokaktayız" dedi.
Hükümetin, yeterli olmayan yüzde 20'lik zam artışında direttiğini ve bu oranın çok düşük olduğunu belirten Bostan, Türkiye'de 4 kişilik bir ailenin asgari geçinme sınırının 1 milyar 180 milyon lira olduğunu vurgulayarak, eğitim çalışanlarının yüzde 95'inin yoksulluk sınırının altında yüzde 70'inin de açlık sınırı ya da altında maaş aldığını kaydetti. Hanefi Bostan, "Haklarımızı gasp eden, iktidara gösterdiğimiz sabır ve hoşgörü sona ermiştir. Amacımız gerginliğe neden olmak, hele bağcıyı dövmek hiç değildir. Türkiye'de her yurttaş gibi emeğimizin karşılığını istiyoruz. Kaderi siyasilerin insafına terkedilmiş çağdaş kölelik yerine, insanca muamele istiyoruz. İktidar sahiplerinin değil, hukukun egemen olmasını istiyoruz. Asgari geçim düzeyinde, daha doğrusu aynı iş yerinde çalıştığımız işçiler kadar maaş istiyoruz. Taleplerimiz makul ve meşrudur. Haklarımızı almak konusunda da son derece kararlıyız. Amacımız vatandaşlarımıza sıkıntı vermek, eziyet etmek değildir. Çünkü biz de halkız, biz de haksızlıktan şikayet ediyoruz" şeklinde konuştu.
Hanefi Bostan'ın konuşması sırasında eğitimciler, ellerindeki "baba" sesi çıkaran balonları öttürerek, İstiklal Caddesi üzerinde vatandaşlara bildiri dağıttı.
Bildiri dağıtan bir memur, "Elinizdeki balon 'baba' diyor. Siz ne diyorsunuz?" sorusuna, "Yıllardır 'baba' diyoruz ama baba sesimizi duymuyor. Bu onlara uyarıdır. Sandıkta sesimizi duyuracağız. O gün çok yakındır" dedi. Grup, bildiri dağıttıktan sonra olaysız bir şekilde dağıldı.