Kanadoğlu Ve Kocasakal Yeni Anayasa Tartışmalarını Değerlendirdi

İzmir’in Buca ilçesinde, "Yeni Anayasayı Konuşuyoruz" isimli panele konuşmacı olarak katılan Yargıtay Onursal Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu, İstanbul Baro Başkanı Ümit Kocasakal, yeni anayasa tartışmalarını masaya yatırdı.Buca ilçesinde, yeni anayasa tartışmaları düzenlenen panelle ele alındı. Buca Belediyesi, Buca Kent Konseyi ve Cumhuriyet Kadınları Derneğinin organizasyonuyla düzenlenen "Yeni Anayasayı Konuşuyoruz" isimli panele, Yargıtay Onursal Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu, İstanbul Baro Başkanı Ümit Kocasakal da konuşmacı olarak katıldı. Panele vatandaşlar yoğun ilgi gösterirken, moderatörlüğü Cumhuriyet Kadınları Derneği Genel Başkanı Canan Arıtman yaptı. Panelde konuşan Sabih Kanadoğlu, meclisin anayasa yapma yetkisinin olmadığını iddia etti. Kanadoğlu, anayasayı değiştirmek için hiçbir haklı gerekçenin olmadığını, değiştirme talepleri için gerek ve gerekçelerin açıklıkla anlatılmadığını da söyledi. Yeni anayasa yapılabilmesi için bazı şartlar olduğunu da aktaran Kanadoğlu, "Bu meclis dört yıl için yasama yetkisi almıştır. Meclis üyeleri mevcut anayasaya sadakat yemini etmiştir. 1. ve 2. maddede belirtilen nedenle bu meclisin bir yeni anayasa yapma yetkisi yoktur. Yeni bir anayasa yapma şartları oluşturmak için, önce halkın yeni bir anayasa isteyip istemediği referanduma sunulması gerekir. Nitelikli çoğunlukla kabul edildiği takdirde barajsız bir seçimle bir kurucu meclis oluşturulması daha sonra bu kurucu meclisin hazırlayacağı yeni anayasa taslağının yeniden referanduma sunulması gerekir” dedi.İstanbul Barosu Başkanı Doç. Dr. Ümit Kocasakal ise yeni anayasa yapılması konusunda toplumsal bir talep olmadığını söyledi. Kocasakal, "Yeni anayasa konusunda toplumsal bir talep var mı?" diye sorarken yanıtını yine kendi verdi. Kocasakal, şöyle konuştu: "Yok. Bu emperyalizmin ve Türkiye’deki taşeronların talebi ve ihtiyacı. Ceza hukukçusu olarak net söylüyorum; bu durumda yeni bir anayasa yapmaya çalışmak demek ‘anayasayı cebren değiştirmeye teşebbüs’ anlamına gelir ve ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası gerektirir."