Her ailede bir kişi vardır “Benim dedem 95 yaşında öldü hem de her şeyden yiyerek. Tereyağsız kahvaltı yapmazdı” diyen. Sizce o dönemlerde paketli gıda ya da katkı maddeli gıdalar var mıydı?
Bir kutu süt düşünün, aldığınız zamandan ne kadar sonra bozuluyor? Hayatımız kolaylaşsın, aldığımızda uzun süre dayansın diye eklenen katkı maddeleri sayesinde uzun süre dayanabiliyor. Ya da sürülebilir çikolata bağımlılığı neden oluşuyor? Gerçekten tadı çok mu güzel? İçine eklenen katkı maddeleri beyni uyararak mutluluk hormonu salgılatıyor ve ona bağımlı hale getiriyor. Başta obezite olmak üzere, insülin direnci, kalp damar hastalıkları, kısırlık gibi birçok duruma sebep oluyor.
ETİKET OKUYUN
İnsanlar paketli gıdalara karşı farkındalık oluşturduktan sonra üreticiler de aynı şekilde harekete geçip ürünlere “doğal, glutensiz, 100 kalori, şekersiz “ gibi etiketler getirerek tüketicinin aklını karıştırmaya çalışır.
Her glutensiz etiketi olan besin sağlıklı değildir. Gluten son dönemlerin en çok aranan kelimelerindendir diye düşünüyorum. Glutensiz etiketi gelen kek, fiyat olarak birden 2’ye katlıyor. Fakat paketlenmiş glutensiz bir ürün, işlenerek glutensiz hale getiriliyor. Yani yine katkı maddeli. Siz kendi doğasında gluten olmayan besinleri tercih etmelisiniz, etiketinde yazanı değil.
Kalori de insanları bir diğer şekilde cezbetme yollarından biri. İnanın bir ürünün 100 kalori olması onu hiçbir şekilde sağlıklı yapmıyor.
Artık öyle bir noktaya geldik ki meyve yemekten korkuyoruz fakat ‘100 kalorilik, glutensiz’ granolayı sorgulamadan yiyebiliyoruz.
Lütfen farkındalık kazanın beslenme konusunda. Doğal gıdalardan korkmayın, ölçülü olduğunuz sürece. Paketli gıdalardan tamamen kurtulmak mümkün olmayabilir fakat okuyarak, bilinçli şekilde tercih edin alacağınız ürünleri.
Ve lütfen çocuklarınızı etkilediğinizi unutmayın. Siz ne yerseniz onlar da onu yemek ister.
Dyt. Fulya Bozdemir
https://www.instagram.com/dytfulyabozdemir/
http://fulyabozdemir.com/