İl Sağlık Müdürü Dr. Ahmet Bayraktar, İHA muhabirine yaptığı açıklamada, kanser hastalığının, kurallar dışında diğer doku ve organların aleyhine büyüyen, çoğalan hücrelerin oluşturduğu önemli bir hastalık olduğunu vurgulayarak, "Hastalık, vücudun tüm doku ve organlarını tutabilir" dedi.
Günümüzde erkenden teşhis edilen birçok vakaların şifa bulabildiğini ifade eden Dr. Bayraktar, "Fakat teşhis, hastaların çoğu defa ihmalleri yüzünden erken
yapılamamakta, dolayısıyla da kanser, ölüm sebepleri arasında ilk sıralarda yer almaktadır" diye konuştu.
Dr. Bayraktar, 'Rahim veya makattan gelen anormal kanama veya akıntı, memede veya vücudun herhangi bir yerinde ortaya çıkan şişlik ve sertlikler, iyileşmeyen yaralar, uzun süreli ses kısıklığı ve öksürük, yutma güçlüğü ve hazımsızlık, ben ve siğillerde meydana gelen büyüme, kanama, renk değişikliği' gibi etkenlere dikkat edilmesi gerektiğini kaydederek, bunların hastalığın habercisi olabileceğini söyledi.
HASTALIĞIN SEBEPLERİ Dr. Bayraktar, kanser hastalığına yol açan etkenleri ise şöyle sıraladı:
"Sigara, alkol kullanımı, uzun süre güneş altında kalma, aşırı dozda röntgen ışınına maruz kalma, bazı kimyasal maddeler (katran, benzin, boya maddeleri, asbest, bazı kozmetikler ve deterjanlar), bazı virüsler, hava kirliliği, radyasyona maruz kalma, kötü beslenme."
Kızartma yerine, haşlama, fırınlama, buhar ve mikrodalga yöntemlerinin tercih edilmesini öneren İl Sağlık Müdürü Ahmet Bayraktar, günlük besin tüketiminde bitkisel gıdalara ağırlık verilmesini, her gün sebze meyve yemeye özen gösterilmesini, yağlı et ve et ürünleri yerine, balık, tavuk, hindi eti veya kuru baklagillerin tercih edilmesini, hayvansal yağlar yerine bitkisel yağlar kullanılmasını, günlük tuz tüketiminin azaltılmasını istedi.
Dr. Bayraktar, "Fast food' olarak adlandırılan ayaküstü yemek yeme alışkanlığının da kalın bağırsak kansere yol açan etkenlerden biri konumunda olduğunu vurgulayarak, "Vücut için en uygun beslenme lifli, posalı, sulu yemekler ile sebze ve meyvelerle sağlanabilir. Lahana, brokoli, salatalık, maydanoz, biberiye, soya fasulyesi gibi sebzeler, içerdikleri bazı maddelerle kansere karşı koruyucu etki göstermektedirler. Doymamış yağlar soya, zeytinyağı, mısırözü ve bir tür balık yağı olan omega 3, kansere karşı koruyucudur" dedi.
KANSER ÇEŞİTLERİ Akciğer kanserinden ölen 10 erkekten 9'unun sigara içtiğini hatırlatan İl Sağlık Müdürü Ahmet Bayraktar, "Bu nedenle sigara içilmemeli. 20 yıldan fazla sigara içenler bıraktıklarında, kanser riski giderek azalır ve 15 yıl sonra hiç içmeyenlere yaklaşır. Balgam ve öksürük ile kan gelmesi, sürekli göğüs ağrısı varsa mutlaka hemen bir doktora başvurulması gerekir" diye konuştu.
Dr. Bayraktar, 60 yaş üstü erkeklerde prostat kanseri olma riskinin çok fazla olduğunu da ifade ederek, "Prostat kanserinden erken teşhis konulan 10 erkekten 8'inin en az 5 yıl daha yaşadığı bilinmektedir. 40 yaşın üzerindeki kişiler, her yıl rektal (makattan) muayene olmalıdırlar. Ağrılı veya sancılı idrar yapmak, idrarda kan, zor idrar yapmak veya yapamama gibi şikayetler varsa hemen bir doktora başvurulmalıdır" dedi.
Bayanlarda en sık görülen organ kanserinin meme kanseri olduğunu vurgulayan Sağlık Müdürü Bayraktar, "Memede, meme çevresinde veya koltuk altında şişkinlik veya kalınlaşma, meme şeklinin değişmesi, meme derisinin buruşması, çukurlaşması, kızarıklığı, meme başı çevresinde pul pul dökülme, kızarıklık, kaşıntı, şişme varsa, eğer adet kanaması görülüyorsa, adetin ilk günü itibariyle 7-10'ncu günler arasında panik yapmadan bir doktora başvurulması gerekir" diye konuştu.
Dr. Bayraktar, meme kanserinin her yaşta oluşabildiğini ve riskin, yaş ilerledikçe arttığını belirterek, "40 yaş üstünde mamografi çekilerek teşhis konabilir. Bu saydığımız belirtilerin yüzde sekseni olmayabilir, ama erken teşhisin bir hayat kurtardığı akıldan çıkarılmamalı" dedi.
Dr. Bayraktar, vücudun güneşe en çok maruz kalan bölgelerinde (Baş, boyun, eller) deri kanserinin daha sık görüldüğünü de bildirdi.