Prof. Dr. Tezer Kutluk, dünya genelinde 1975 yılında 5.9 milyon kişinin kanser nedeniyle hayatını kaybettiğini, 2000 yılında ise bu sayının 10 milyona çıktığını belirtti. Kanser vakalarında görülen artışın hastalığın değil, farkındalığın artmasından kaynaklandığını ifade eden Kutluk, 2020 yılında meydana gelecek kanser vakalarının yüzde 75'inin gelişmekte olan ülkelerde görüleceğinin tahmin edildiğini kaydetti.
Kutluk, Türkiye'de ise her yıl yetişkinlerde 150 bin, çocuklarda 2 bin 400 kişinin kansere yakalandığının tahmin edildiğini söyledi. Sigara ve alkol kullanımı ile gelişen kanserlerin önlenmesinin mümkün olduğunu, bu maddelerin kullanılmaması ile tam korunmanın sağlanacağını söyleyen Kutluk, kanserden korumak için şunları önerdi: "Sigara içmeyerek, beslenme alışkanlıklarına ve yaşam tarzına dikkat ederek, güneş ışınlarından korunarak kanserden korunmak mümkün. Bitkisel kaynakların daha fazla tüketilmesi, özellikle hayvansal kaynaklı yüksek yağlı gıdaların sınırlandırılması, bitkisel yağların tercih edilmesi, fiziksel olarak aktif olup egzersiz yapılması ve ideal ağırlığın korunması kanser gelişimini engeller."
"ERKEN TANI HAYAT KURTARIR"
Kanser vakalarında erken tanının önemine işaret eden Kutluk, kişilerin kendi kendini muayenesi, kontrol muayeneleri ve taramalar ile erken tanının mümkün olduğunu belirtti. Hastalık erken dönemde yakalandığında tedavi şansının da daha yüksek olacağını ifade eden Kutluk, bu nedenle hiç şikayeti olmayanların bile düzenli doktor kontrolü yaptırmalarını önerdi. Erken tanı için, 20 yaş üzerindeki kadınların, her ay kendi kendine elle meme muayenesi ve yılda 1 kez doktor muayenesi yaptırmaları gerektiğini belirten Kutluk, 40 yaş üstü kadınların ise bunların yanı sıra yılda bir kez mamografi çektirmeleri gerektiğini söyledi. Kutluk, erkeklerin ise özellikle 50 yaş ve sonrasında yılda bir kez kalın bağırsak ve prostat kanserleri için muayene yaptırmaları gerektiğini vurguladı.
BELİRTİ VE BULGULARI
Prof. Dr. Tezer Kutluk, kanserin belirti ve bulgularının köken aldığı doku ve organlara göre değiştiğini, hatta bazen hiç belirti ve bulgu vermeden kontrol muayenelerinde kanser tanısının konulabileceğine işaret etti. Kutluk, dışkılama ve idrar alışkanlıklarında değişiklik, uzun süren iyileşmeyen yaralar, beklenmeyen kanama ve akıntılar, meme veya başka organlarda elle hissedilen şişlikler, yutma güçlüğü veya hazımsızlık, siğil ve benlerde belirgin değişiklik, uzun süren ses kısıklığı ve öksürük gibi belirtilere dikkat edilmesi gerektiğini vurguladı. Bu bulguların her zaman kanser demek olmadığını söyleyen Kutluk, "Ancak bu belirtiler, nedenlerinin belirlenmesi için mutlaka bir doktora başvurmayı gerektirirler" dedi. Kutluk, tüm kanser türleri birlikte değerlendirildiğinde erişkin kanserlerinde yüzde 60, çocuk kanserlerinde ise yüzde 77 oranında iyileşmenin mümkün olduğunu bildirdi.