Çünkü vücudun biyolojik saatini koruyup, doğal ritmini ayarlayan melotonin hormonu, ancak gece siz uyuduğunuz saatlerde ve karanlıkta salgılanabiliyor. Melotonin, kişiyi çeşitli hastalıklara karşı korumasının yanısıra; kansere karşı da kalkan görevi görüyor.
Milyonlarca yıllık bir geçmişi olan insanlık, enlem ve mevsim şartlarına göre ortalama 12 saat aydınlık ve 12 saat karanlık gün düzenine adapte olmuştur. Gece yapay ışık kullanma yeteneği, ateşin keşfi ile birlikte 250 bin yıl önce başlar. Kandillerle 5 bin yıl önce tanışılmıştır. Sokaklar gaz ışıkları ile 1700’lü yıllarda aydınlatılmaya başlanmıştır.
Son 120 yılda elektriğin keşfiyle, yapay aydınlatma bugünkü boyutlarına ulaşmıştır. Elektrik, büyük binaların içinin aydınlatılmasını ve iş, eğlence ve güvenlik için gece ışıklandırma yapılmasını sağlamıştır.
Işığın insan fizyolojisi ve davranışları üzerine geniş etkileri vardır, onları düzenler ve etkiler. Bu nedenle, uygunsuz bir zamanlama ile insan fizyolojisini değiştirebilir. Işığın tetiklediği bozulmalara bir örnek; günlük vücut organizasyonlarının etkilenmesidir( Hormonların üretim ritminin değişmesi gibi) Işık ve karanlığa maruz kalma saatlerindeki değişiklikler, vücut organizasyonlarının zamanlamalarında kaymalara neden olabilir. İnsanın içindeki ritimlerin, dış çevreyle uyumu kaybolabilir.
Uyku ve uyanık kalma saatlerinde etkilenme olabilir. Ayrıca ışık; nöroendokrin sistemleri akut bir şekilde etkiler, melatonin üretimini azaltır, kortizol üretimini artırır.
Melatonin, beyindeki epifiz bezinden özellikle geceleri karanlık ortamda salgılanan bir hormondur. Triptofan isimli bir maddeden elde edilir. Hormonun temel görevi, vücudun biyolojik saatini ve ritmini (sirkadien ritm) ayarlamaktır. Melatonin üretimi, gecenin uzunluğu ile ilgilidir, gece ne kadar uzarsa, üretim de o denli uzar. Karanlık fazın başlangıcında veya sonundaki ışık, melatonin üretimine engel olur. Işık kısa süreli de olsa yeterli şiddette ise, melatonin salınımını baskılar. Günlerin kısa olduğu kış mevsiminde melatonin üretimi artar, yaz günleri ise azalır. Uykusuz kalmak, melatonin üretimini etkilemez.
Depresyon hastalığında kortizol seviyesi yüksek ve melatonin seviyesi düşük bulunmuştur. Birçok depresyon ilacı, etkilediği beyin kimyasal maddeleri aracılığı ile melatonin salgılanmasını artırır. Melatonin seviyesindeki artış ve tedaviden faydalanma arasında bir paralellik kurulabilmektedir.
Melatoninin bağışıklık sistemini olumlu etkileyerek ve stresi azaltarak yaşam süresini artırdığına ve yaşlanma bulgularını azalttığına dair yapılmış çalışmalar vardır.
Melotonin, başta kanser olmak üzere hastalıklar üzerinde baskılayıcı etki yapıyor. Gece çalışan kadınlarda meme kanseri gelişimi çok daha fazla. Melatonin ve kanser ilişkisi için birçok çalışma yapılmıştır. Melatoninin kanser engelleyici bir ajan olduğuna dair çok sayıda bilimsel araştırma yapılmıştır.
Deneysel olarak melatoninin birçok tümör tipinde büyümeyi sınırlandırdığı gözlenmiştir. Melatonin, deneysel meme tümörlerinde baskılayıcı bir rol oynamaktadır. Melatonin, tedavi edici dozlarda verildiğinde direkt olarak tümör hücrelerini öldürücü etkiye sahiptir.
Gece çalışan bayanlarda geceleri aydınlık nedeniyle melatonin salgılanması azaldığı için, gündüz çalışan bayanlar göre meme kanseri gelişimi oldukça fazla bulunmuştur. Gece çalışılan yerlerde, karanlık ortamların aydınlatılması ve bu nedenle melatonin düzeyinin baskılanması ile kanser riski artmaktadır.
Düzenli ve yeterli bir melatonin salınımı için, karanlık ortamda uyumak gerekmektedir. Eğer kullanılıyorsa gece lambaları solgun kırmızı ışık vermelidir. Televizyon karşısında uyuklama yapılırsa, televizyon kapatılmalıdır. Düzenli ve yeterli bir uyku düzeni oluşturulmalıdır. Aynı saatlerde yatıp kalkmaya özen gösterilmelidir. Gece çalışmaları mümkünse gündüze kaydırılmalıdır.