Bazı besinlere karşı isteksizlik kanserin endişe verici erken işareti olabilir. Kanser tedavisi sırasında, bazı yiyecek ve içeceklerin tadı değişik geldiği için insanlar yemek istemeyebiliyor. Bununla birlikte ortaya çıkan yeni bulgulara göre, hastalığın kendisi de gıda isteksizliğine neden olabiliyor. Yapılan araştırmalarda, bazı kanser türlerine yakalanan kişilerin dört besine karşı isteksiz davrandığı ve tat değişikliği yaşadığı rapor edildi.
Cancer Net'e göre, kanser tedavisi sırasında acı, tatlı veya tuzlu yiyeceklerin tadı eskisinden farklı olabilir. Cancer.Net: "Tat değişiklikleri iştah kaybına ve kilo kaybına neden olabilir. Yiyeceklerden kaçınma olarak da adlandırılan belirli yiyeceklerden güçlü bir şekilde hoşlanmamaya neden olabilir. Alkol intoleransına ve kanser hastalarında değişen tatlara yakından odaklanan Doktor Thurstan Brewin'in ilk araştırmalarına göre, isteksizlik, çeşitli kanser türlerinin bir belirtisi olabilir."
Araştırmacı, binlerce hastanın ayrıntılı sorgulamasını içeren kapsamlı bir araştırma yaptıktan sonra bulguya ulaştı. Klinik Radyoloji dergisinde yayınlanan bir raporda, incelenen hastaların dörtte birinde görülen sık yemek isteksizliklerinin altını çizdi.
Şunları kaydetti: “Akciğer kanserli iki erkek için tatsız hale gelen sosislerdi (birisi teşhisten iki yıl önce, diğer üç yıl dedi.) Biri tadı değişik yorumunu yaparken, diğeri baharatı çok yorumunda bulundu. Rahim ağzı kanseri teşhisi konan bir kadın yumurta yemek istemiyordu. Ancak yumurtaların normal tadı, tedaviden aylar sonra geri döndü. Akciğer kanserine yakalanan biri ise çok sevmesine rağmen peynir yemek istemiyordu" dedi Doktor Brewin.
Dr. Brewin, hastaların radyoterapi süreci sona erdikten sonra bu besinlere karşı ilgilerinin geri döndüğünü belirtti. Peynir yemenin sakız yemeye benzediğini söyleyen 44 yaşında bir adamın da tedavi gördükten sonra semptomlarından kurtulduğunu sözlerine ekledi.
Çalışma esnasında, en sık rapor edilen durum ise çayla ilgili oldu. Kansere yakalanan hastalar, en çok çaya karşı olan isteklerini kaybetti.
Amerikan Kanser Derneği, tat değişikliklerinin genellikle baş ve boyun bölgesinde büyüyen tümörlerden kaynaklandığını açıklıyor. Tat algısındaki değişiklikler sonunda yetersiz beslenmeye yol açabileceğinden, hızlı tedavi almak son derece önemlidir.
2017 yılında Frontiers in Physiology dergisinde yayınlanan bir raporda, araştırmacılar tat değişikliklerini kanserin bir belirtisi olarak tanıma ihtiyacının altını çizdi. Dergide: "Tat algısındaki değişiklikler, özellikle dünya çapında morbidite ve mortalitenin ana nedenlerinden biri olan kanser gibi hastalıklarda önemlidir. Kanser deneklerinde değişen tat algısı genellikle klinisyenler tarafından göz ardı edilir, çünkü bu yön yaşamı tehdit eden olayı temsil etmez." yazdı.
Bilim adamları, tat değişikliğinin hastalarda tümör hücresi istilasının "endişe verici bir erken işareti" olabileceğini vurguladılar. İlerlemiş kanserli hastalarda en rahatsız edici semptomlar gastrointestinal anormallikler iken, tat değişikliği ağız kuruluğu, kilo kaybı ve erken tokluktan sonra dördüncü en yaygın semptomdur.