Kara listenin yanına ak liste

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, yeni bir sicil affının söz konusu olmadığını belirterek, "Sicil affı gerçekçi değil" dedi.

Sicil affının gerçekçi olmadığını ifade eden Babacan, şöyle devam etti:
"Kanun çıkartarak sicil affı yapmak şudur, Merkez Bankası'na, "Onları sil, kara defterde, kara listede hiç kimse kalmasın" diyorsunuz. Merkez Bankası bunu yapıyor. Ama bunun silineceğini, sicil affı yapılayacağını duyan bütün bankalar hemen Merkez Bankası'nın bilgisayarlarından kendi bilgisayarlarına indiriyorlar. Yasa çıkarıp ’sil’ desen de nereden bileceksiniz, çekmecesinde tutuyor adam listeyi. Biz, ’Sicil affı’ dedik. Ne oldu? Vatandaşımız gitti bankaya, çek karnesi, kredi istedi. Banka baktı, ’Kusura bakmayın veririz ama üç tane daire tapusu getirin’ dedi. Banka bunu diyebilir, bankaya zorla kredi ver diyemezsiniz ki."

Reklam
Reklam

Buna köklü çözüm getirdiklerini belirten Babacan, bu çerçevede Merkez Bankası'ndaki sicil listesini alıp, Bankalar Birliği'ne verdiklerini ifade ederek, şunları kaydetti:
"Bankalar Birliğine, ’Artık pozitif sicil de tutacaksın, sadece ödenmeyenleri tutmayacaksın’ dedik. Vatandaşımızın bir siyah bir de beyaz sicili olsun. Beyazların daha çok olduğu bir vatandaşımızsa ve bir iki tane çeki dönmüşse bankalarda onun açıkça görsün. Pozitif ve negatif sicili beraberce tutacak. Vatandaşlarımızın tüm kredi geçmişinin kayda alındığı, takip edildiği bir döneme giriyoruz, bu çok önemli. Vatandaşlarımız mesela faturalarını tam ve gününde ödüyor, senet yazmış protestosu yok, çek yazmış bir şey yok. Ama ne olmuş evin kirasını iki gün geciktirmiş, bu olabilir. Bu kayıt, sicil olduğu bankanın önüne gelince ne yapacak? Bakacak ki her şeyi ödüyor. Bir iki tane olabilir."

Şu an bu sistemin olup olmadığı sorusuna ise Babacan, "Kanunu çıkardık, Bankalar Birliği bilgi işlem bilgisayar sistemini kuruyor. Birkaç aya kadar bitiyor. Bittikten sonra bütün bu kayıtlar tutulmaya başlanacak" yanıtını verdi.

Reklam
Reklam

Babacan, sadece çek senet değil, başka bilgilerinde tutulacağını ifade ederek, bu sistemin gelişmiş ülkelerde çok yaygın olduğunu kaydetti.

"SICAK DİYE İFADE EDİLEBİLECEK PARANIN ÇOĞU GİTTİ"
Bakan Babacan, Merkez Bankasının kasım ayından itibaren aldığı önlemlerle "sıcak" diye ifade edilebilecek paranın çoğunun Türkiye’den gittiğini söyledi.

Merkez Bankası o tedbirleri ilan ettiğinde biraz kurda artış olduğunu belirten Babacan, şöyle konuştu:
"Ama bu ölçülü, kontrollü ve bilinçli bir şekilde oldu. Bir miktar faizler belki daha farklı bir noktaya geldi ama ne oldu? Kritik dönemlerde birdenbire çıkıp, gidip bizim iç piyasamızı karıştıracak cinsten sermaye önemli miktarda Türkiye’den çıkmış oldu. Onun yerine daha kalıcı daha uzun vadeli sermaye girdi. Hem de daha fazla miktarda girdi. Türkiye AK Parti iktidarı dönemi boyunca 8.5 yıldır sürekli olarak dünyadan sermaye cezbeden ülke olmuştur.

Yatırımcıların sürekli ilgisi Türkiye olmuştur. Sürekli net anlamda Türkiye’ye döviz girişi olmuştur.

Reklam
Reklam

Biz sadece kendi sermayemizle, kendi birikimimizle değil, dünyanın sermayesine Türkiye’yi cezbedip büyümek zorundayız. Yüksek büyüme oranlarını ancak öyle sağlarız. Dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri olmayı ancak öyle sağlarız."