Karaciğer Nakli Yapılan Ikizlerin Ailesi: Çocuklarımızın Öleceğini Düşündük

Şanlıurfa’da karaciğer kanseriyle dünyaya gelen Ceylin ve Ecrin anne-babadan alınan karaciğer dokusuyla hayata tutundu. Tek yumurta ikizlerine karaciğer naklini yapan doktorlardan Prof. Dr. Koray Acarlı, tümör kitlesinin yerinin ve sayısının karaciğer naklini zorunlu kıldığını söyledi. Acarlı, aynı anne-babadan dünyaya gelen ikizlerin yine aynı anne-babadan alınan dokuyla hayata tutunmasının önemine dikkat çekti. Fedakar anne-baba ise çocuklarının yoğun bakımdan çıkıp seslerini duyduktan sonra dünyaya yeniden gelmiş gibi sevindiklerini anlattı.

Rabia-Mehmet Fırat çiftinin 13 ay önce dünyaya gelen Ecrin ve Ceylin isimli tek yumurta ikizi bebeklerine henüz 5 aylıkken karaciğer kanseri teşhisi kondu. Aile, çocuklarının kanser hastası olduğunu Ankara’da öğrendi. Ankara’da bir süre kemoterapiye alınan çocuklar daha sonra İstanbul’a, Özel Memorial Hastanesi’ne sevk edildi. Burada tahlilleri yapılan Ecrin ve Ceylin’e karaciğer nakli yapılması kararlaştırıldı. Anne-babanın dokularının uygun olması ümitleri daha da güçlendirdi. Gerekli hazırlıkların ardından Ecrin ve Ceylin’e annesi Rabia ve babası Mehmet’in karaciğerinden alınan parçalar nakledildi. Operasyonu gerçekleştiren Prof. Dr. Münci Kayaoğlu ve Prof. Dr. Koray Acarlı’nın çabasıyla, başarılı bir nakil sonrası tek yumurta ikizleri ölümün pençesinden kurtuldu.

Tek yumurta ikizlerinde aynı hastalığın görülmesi ve aynı anne babadan alınan dokularla nakil işleminin yapılması dünyada ilk olma özelliği taşıyor. Operasyona ilişkin açıklamalarda bulunan Koray Acarlı, 1.5 milyonda bir rastlanacak durumla karşı karşıya kaldıklarını belirtti. Tek yumurta ikizlerinin her ikisinde de kanser tümörlerine rastladıklarını anlatan Acarlı, “Uygun yerde cerrahi müdahale ile bu tümörler alınabilirdi ancak kitlelerin lokazisasyonu ve sayısı bunu bir cerrahi vaka olmaktan uzaklaştırdı. En uygun durum karaciğer nakliydi.” dedi.

Vakanın enteresanlığının bu yaştaki kişilere karaciğer nakli yapılması olmadığını ifade eden Acarlı, nakil işleminin dünyada bir ilk olmasını şöyle açıkladı: “Bir ailenin ikiz çocuğu ve ikisinde de aynı hastalık var. İkisi aynı günde hem anneden hem babadan alınan dokularla hayata döndürülüyor. Doğal süreç tekrarlanmış gibi. Aynı anne-baba doğumlu iki çocuk, anne-baba hayatlı iki çocuk gibi. Hem anneden hem babadan alınan karaciğerle bu nakil yapıldı.”

Nakil sonrası risklerin devam ettiğini vurgulayan Acarlı, Ecrin ve Ceylin’in de bir süre bu riski taşıyacağını söyledi. Acarlı bu durumu şöyle ifade etti: “Organ naklinde her zaman bir risk var. İlk başta teknik sorunlar yaşanır ancak daha sonra her nakledilen vücut yabancı görür. Onu atmaya çalışır. Biz vücudun organı kabul etmesi için ilaçlarla müdahale eder baraj oluştururuz. Ancak bazen bu baraj yıkılabiliyor.”

Anne Rabia ve Baba Mahmet Fırat da naklin başarılı geçmesinden duydukları memnuniyeti dile getirdi. Operasyonu gerçekleştiren ekibe teşekkür eden çift, yaşadıklarını da anlattı. Çocuklar 5 aylık olduktan sonra durumun farkına vardıklarını anlatan anne Rabia Fırat, “Hamilelik döneminde her ay kontrol yaptırıyordum. Ultrasyonda bir şey çıkmadı. Ancak 5 ay olduklarında fark edebildik.” dedi.

Çocukları ilk önce Harran Üniversitesi Hastanesi’ne götürdüklerini belirten baba Mehmet Fırat da, “Daha sonra bizi Ankara’ya sevk ettiler. Ankara7da yaklaşık 4-5 ay kemoterapi gördüler. Kanser olduklarını öğrendiğimde çocuklarımın öleceğini düşünüyordum. Umudumu kaybetmiştim. Daha sonra bizi İstanbul’a Memorial Hastanesi’ne gönderdiler. Burada bizden doku alıp çocuklarımıza naklettiler. Çok başarılı bir operasyon oldu. Şu an yeniden doğmuş gibiyiz.” şeklinde duygularını dile getirdi.