Karadeniz Bölgesi Roma Döneminde De Değerliydi

  Kopenhag Üniversitesi Klasik Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Kristina Wihther Jacopsen, "Anadolu Roma İmparatorluğu için önemli bir bölgeydi. Karadeniz Bölgesi

Kopenhag Üniversitesi Klasik Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Kristina Wihther Jacopsen, "Anadolu Roma İmparatorluğu için önemli bir bölgeydi. Karadeniz Bölgesi de ayrı bir öneme sahipti" dedi. Amasya'da Saraydüzü Kışlası Milli Mücadele Müzesi ve Kongre Merkezi'nde devam eden "Kuzey Anadolu Roma ve Erken Bizans Dönemi Yerleşke Dinamikleri Sempozyumu" devam ediyor. Sempozyuma katılan ​Doç. Dr. Jacopsen, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Karadeniz Bölgesi'nin Roma İmparatorluğu döneminde de önemli bir bölge olduğunu söyledi. Karadeniz Bölgesi'nin yapısının çok farklı kültürlere ev sahipliği yaptığını ifade eden Jacopsen, şunları kaydetti: "Roma İmparatorluğu için merkeze çok uzak Karadeniz Bölgesi gibi bölgeleri kontrol etmek çok önemliydi. Bu hayati bir öneme sahipti. Karadeniz'i ilk fethedenler Roma İmparatorluğu'ndan bu döneme, bu yörenin yerel halkları Mithridates Krallığı gibi kalelerde, yüksek tepelerde yaşıyorlardı. Bu Roma'nın yerleşim yapısına aykırı bir şeydi. Romalı General Pompey milattan önce 64-63'lerde buraya gelip Mithridates'i malup edip bölgeyi Romalaştırma hareketine başladığında kıyıdaki Yunanlı kentlere bakmıştır. Bu kentlere baktığımızda hepsi kıyılarda idi. İç topraklarda pek fazla kent yoktu. Bu kıyıdaki kentler örnek alınarak iç coğrafyada kentler kurulmuştur. Amesia, Vezirköprü, Neogra, Neopolis, Kastamonu, Taşköprü, Pompeipolis gibi kentler örnek alınarak Romalaştırılmıştır. Amasya'nın özellikle bu bölgeler içinde yerel önemleri vardır. Ama her yerleşim yerinin kendine has özellikleri ve önemi vardır. Roma'nın buraları merkezden kontrol etmesi oldukça zordu. Bu yüzden Güneydeki Akdeniz kıyısındaki ve Kıbrıs'daki tarım ürünleri ve tüm vergiler Kuzey Karadeniz'e aktarılıyordu. Buraların kontrol edilebilmesi için. Bu da aslında bu bölgenin Roma için ne kadar önemli olduğunu gösteriyor. Bu bölgeye çok büyük paralar aktarılmıştır. Romalı generalin de Roma'dan kalkıp buraya gelmesi isyanı bastırıp buraları Romalaştırmaya çalışması aslında buranın önemini göstermektedir." "Kuzey Anadolu Roma ve Erken Bizans Dönemi Yerleşke Dinamikleri Sempozyumu"nun Amasya'da gerçekleşmesinin sebebini de anlatan Jacopsen, "Konferansın Amasya'da düzenlenmesinin iki ana sebebi var. İlki eski çağ tarihçisi aynı zamanda coğrafyacı Strabon'dur. Strabon'un Amasyalı olması. Strabon Amasyalı ama Roma'da büyümüştür ve kariyerini Roma'da yapmıştır. Strabon kariyeri ile ünlenirken sürekli Amasya ile bir bağ kurmuştur ve Amasya'da sık sık bahsetmiştir eserlerinde. Çünkü Amasya Strabon için çok önemlidir. Bunun kadar bir ikinci sebep ise 2012 yılında Amasya'ya gelip Amasya'ya aşık olmamızdır. Resmen Amasya'ya aşık olduk. Amasya sadece Roma ve eski Yunan değil aynı zamanda Selçuklu ve Osmanlı tarihi gibi bu kentte bir çok tarihin kombinasyonu var. Bunun yanında iklimin çok güzel olması bizi Amasya'ya bir kez daha getirdi" diye konuştu.

Reklam
Reklam

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

Anahtar Kelimeler: