Karadeniz'de "askıda katı madde" kirliliği

SİNOP (İHA) - Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Sinop Su Ürünleri Fakültesi Dekan Yardımcısı ve Temel Bilimler Bölüm Başkanı Prof. Dr. Levent Bat, Karadeniz'de yapılan kirlilik araştırmasında zemin erozyonundan kaynaklanan askıda katı madde kirliliğinin yoğun olarak yaşandığını söyledi.

Askıda katı maddelerin bulanıklık yaparak ışık geçirgenliğini azalttığına dikkat çeken Levent Bat, bunun da bazı canlıların yaşamını engellediğini kaydetti. Prof. Dr. Bat, "Sinop kıyılarında kirlilik araştırması kapsamında değerlendirmeye aldığımız bir parametrede, askıda katı madde yüküdür. Askıda katı maddeler, mineral veya organik kökenli olabilmektedirler. Mineral kökenli askıda katı madde, zemin erozyonundan kaynaklanmaktadır. Bu duruma, Sinop kıyılarının bazı istasyonlarında rastlanılmıştır. Özellikle sanayinin geliştiği bu bölgelerde geçmiş yıllarda yapılan çalışmalarla karşılaştırma yapıldığında ortaya çıkan sonuçlara göre 10 yıl içerisinde askıda katı madde konsantrasyonu, yağışlı dönemlerde ciddi boyutlara ulaşmaktadır. Yüzey suları oldukça fazla katı madde ile yüklü olabilmektedirler. Suda bulunan askıda katı maddeler, alıcı su ortamlarında çökelmelere ve fazla miktarda dip çamuru oluşumuna neden olurlar ve bentik canlıların yaşamını engellerler. Ayrıca, askıda katı maddeler, bulanıklık yaparak ışık geçirgenliğini azaltabilirler. Askıda katı madde yükü bakımından özellikle yaz aylarında tolere edilebilen 30 mg/l değerinin üstünde olan istasyonlardan birisi de tersane ve balıkçılık faaliyetlerinin yapıldığı iç limandır. Bunun yanında yine evsel nitelikli atık su deşarjının yapıldığı alanlarda askıda katı madde yükü, ilgili yönetmelik kriterlerinde belirtilen 30 mg/l değerinin üzerinde belirlenmiştir. Sinop kıyılarında, genel olarak evsel nitelikli atık sulardan kaynaklandığı bilinen nitrit ve nitrat azotu, deniz kirliliği açısından çeşitli etkiler yapabilmektedir. Bunların başında, ortamdaki oksijen değerinin etkilenmesi ve aşırı artışı durumunda canlı hayatının tehlikeye düşmesi sayılabilmektedir. Doğal yollarla deniz suyuna azot girişi, atmosferden çözünme ve yağmurlarla olabilmektedir" diye konuştu.

Reklam
Reklam