Karadeniz'de petrol araması

ANKARA (İHA) - Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO) ve BP Haziran ayında Hopa açıklarında petrol aramalarına başlayacak. 100 milyon dolarlık sondaj çalışmasının, çevreye ve bölge balıkçılığına olumsuz bir etkisinin olmayacağı bildirildi. TPAO ve BP Petrol Arama Ortak Girişimi tarafından Doğu Karadeniz'de sürdürülmekte olan faaliyetler çerçevesinde arama ve sondaj programına geçilmesine karar verildi. Bu aşamada faaliyetlerin bölgedeki olası çevresel ve sosyal etkilerinin değerlendirilmesi amacıyla hazırlanan 'Çevresel ve Sosyal Etki Değerlendirmesi (ÇSED)' raporu bugün Sheraton Otel'de düzenlenen bir basın toplantısı ile açıklandı.

Reklam
Reklam

Konu hakkında bilgi veren TPAO Arama Grubu Başkan Yardımcısı Mustafa Aydın, Karadeniz'in doğusundaki 35-34 numaralı petrol arama ruhsatında, BP ile TPAO'nun yüzde 50- yüzde 50 oranında ortak olduğunu bildirdi. Ortaklığın amacının Karadeniz'de petrol çıkarmak olduğunu belirten Aydın, bu sondajın Karadeniz'de açılacak ilk derin deniz kuyusu ve Orta ve Doğu Karadeniz için de ilk kuyu olacağını söyledi. 2002 yılında iki boyutlu, 2003 yılında da 3 boyutlu sismik taramaların yapıldığını ifade eden Aydın, 2004 yılında bu taramaların sonuçlarının değerlendirildiğini ve 'Hopa 1' kuyusunun bu yıl ortalarında delinmesine karar verildiğini bildirdi. Kuyunun toplam 4 bin 600 metre olacağını belirten Aydın, şuanda Meksika Körfezi'nde bulunan GSF Explorer Sondaj Gemisi'nin bu ay itibariyle önce Çanakkale'ye, ardından da boğazlardan geçerek Ereğli Limanı'na geleceğini bildirdi. Boğazlardan geçerken sondaj gemisinin kulelerinin yatırılacağını belirten Aydın, daha sonra Ereğli Limanı'nda yeniden montajının yapılacağını söyledi. Tüm bunların 10-12 gün süreceğini bildiren Aydın, Hopa 1 kuyusunun Hopa'nın 40 kilometre kuzeyinde, Trabzon'un da 120 kilometre kuzey doğusunda yer alacağını söyledi. Petrol arama çalışmaları konusunda daha önceden birçok tecrübelerin olduğunu kaydeden Aydın, sondajın keşifle neticelenmesini istediklerini dile getirdi.

Reklam
Reklam

Daha sonra, ÇSED raporunu hazırlayan ENSR International Danışmanlık Şirketi'nin Genel Müdürü Gürkan Kuntasal, rapor hakkında bilgi verdi. Raporun Türk ve yabancı uzmanların katılımı ile oluşturulduğunu belirten Kuntasal, 'Çevresel durum tespit çalışmaları, modelleme çalışmaları, acil müdahale planı, sosyo-ekonomik etkiler ve deniz dibi analizlerle' ilgili araştırmalar yaptıklarını bildirdi. Sondaj bölgesinde yapılan araştırmalara göre, denizin 20 metre altında kadar doymuş oksijen bulunduğunu belirten Kuntasal, bunun 70 metrede azalma gösterdiğini ve 150 metreye kadar ani bir düşüş göstererek daha sonra yüzde 1'in altına düştüğünü söyledi. Bölgede en çek hamsi ve çaça balıklarının saptandığını belirten Kuntasal, bölgenin balıklar için birincil bir çoğalma ve beslenme bölgesi olmadığını belirlediklerini kaydetti. Bölgede en sık gözlenen memelinin de yunus balığı olduğunu belirten Kuntasal, sosyo-ekonomik ve çevre değerlendirmeleri açısından da balıkçılığını bölgede en önemli faaliyet olduğunu söyledi. Hamsinin üçte ikisinin Doğu Karadeniz'den sağlandığını ifade eden Kuntasal, bölge halkı ile yapılan istişare toplantılarında olumlu görüşler aldıklarını bildirdi. yapılacak faaliyetin hava kalitesine olası bir etkisinin ise önemsiz düzeyde olacağını belirten Kuntasal, atıklardan kaynaklı ve deniz dibi canlıları üzerinde olumsuz bir etki beklenmediğini, çünkü 150 metre deniz altında oksijen olmadığı için canlı da olmadığını söyledi. Ayrıca kısa ve sınırlı da olsa bölgede iş olanakları yaratılacağını belirten Kuntasal, "Sondaj faaliyetlerinin yerel çevreye etkisinin önemsiz düzeyde kalacağı saptandı" dedi.

Reklam
Reklam

Gazetecilerin soruların cevaplayan BP Türkiye İletişim ve Dış İlişkiler Direktörü Mike Bilbo, taramalarda ne kadarlık bir petrol tespiti yapıldığının sorulması üzerine, bunun sondaj gerçekleştikten sonra görüleceğini, şuanda bir tahmin olamayacağını söyledi. Üç boyutlu sismik taramaların sonuçlarının Aralık ayında açıklanacağının söylendiğinin hatırlatılması üzerine Bilbo, çalışmaların uzadığını ancak, Haziran ayında kuyuyu delmeye karar verdiklerini söyledi.

Kuntasal ise balıkçılığın bölgedeki çalışmalardan nasıl etkileneceğinin sorulması üzerine, Trabzon ve Hopa'daki balıkçılar, balıkçılık kooperatifleri, Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı Araştırma Enstitüsü ile görüşmeler yaptıklarını belirterek, balıkçılığın kıyadan 3 mil açıkta yapıldığını, 40 kilometre açıkta balıkçılığın yok denecek kadar az olduğunu söyledi. Balıkların yumurtlama ve yaşam alanlarının da kıyılar olduğunu belirten Kuntasal, hamsi ve çaçanın belirli bir belgede sürekli yaşamadığını, sürekli yer değiştirdiklerini ve kuyu etrafından geçseler de bunun kalıcı bir etkisinin olmayacağını söyledi. Kuyunun 123 günde açılacağını belirten Kuntasal, bu sürenin sonunda her şeyin normal halini alacağının söyledi. İş olanakları ile ilgili ayrıntıların sorulması üzerine ise Kuntasal, sınırlı sayıda iş olacağını, Trabzon'da otel, restoran, hizmet sektörleri, havaalanı gibi alanlarda işlerin artacağını öngördüklerini söyledi.

Reklam
Reklam

Daha önce aynı bölgede sismik tarama yapan bir şirketin arama yapmaktan vazgeçtiğinin hatırlatılması ve o şirketten daha iyi olup olmadıkları şeklindeki bir soruya cevap veren Mike Bilbo da, yıllardır kapsamlı bir çalışma yürüttüklerini ifade ederek, hesaplamalarını yaptıklarh7alışmaları, acil müdahını ve bir kuyu açmaya karar verdiklerini söyledi. Sondaj için 100 milyon dolar bütçe ayırdıklarını da bildiren Bilbo, ilk kuyudan sonra analizlerin yapılacağını ve gerekli görülürse ikinci bir kuyu açacaklarını söyledi. Bilbo, sondaj sonuçlarının daha sonra kamuoyu ile paylaşılacağını da kaydetti.