ANKARA (İHA) - Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) Genel Başkanı Alaaddin Dinçer, Yargıtay'ın Ankara 2. İş Mahkemesi'nin sendikalarının kapatılma davasını reddetmesi kararını bozmasının hukuksal değil, duygusal ve tepkisel olduğunu savundu.
Dinçer, sendika genel merkezinde bir basın toplantısı düzenleyerek, Yargıtay'ın bozma kararını değerlendirdi. Eğitim Sen'in kapatılması davasının siyasi olma özelliğini koruduğunu söyleyen Dinçer, Yargıtay'ın bozma kararının hukuksal değil ve tepkisel bir karar olduğunu savunarak, "Karar, evrensel hukuk kuralları ve uluslararası sözleşmelere aykırıdır. Anayasa'nın 90. maddesinde yapılan değişiklikler ile çelişmektedir" dedi. Sözkonusu kararın Türkiye'yi 17 Aralık AB Zirvesi öncesinde büyük sıkıntıya sokacağını öne süren Dinçer, tüzüklerinde 'anadilde öğrenimi' savundukları yönündeki ifade nedeniyle kapatılmak istenmelerinin, toplumdaki tüm demokrasi güçlerine yönelik bir gözdağı olduğunu savundu. Davanın artık Eğitim Sen'in kapıtılması davası olmaktan çıktığını, tüm emek ve demokrasi güçleri, aydınlar, bilim insanları, demokrasi mücadelesi yürüten tüm insanları sindirme ve ezme polikitasına dönüştüğünü söyleyen Dinçer, konuşmasına şöyle devam etti:
"Bizler şimdiye kadar emeğimize ve geleceğimize nasıl sahip çıktıysak, sendikamıza da öyle sapih çıkacağız. 17 Aralık öncesi gündeme taşınan ve davanın bundan sonraki sürecinde,bir taraftan kendi örgütsel gücümüze dayanarak mücadeleyi sürdürürken, diğer taraftan Avrupa ve dünyadaki emekten yana dostlarımıza, sendikamıza karşı açılan kapatma davası karşısında harekete geçmeleri için 'Acil Eylem Çağrısında' bulunacağız".
Konuşmasının ardından soruları cevaplayan Dinçer, tüzükte değişikliğe gidip gitmeyecekleri yönündeki bir soruya, "Dün nerede duruyorsak, bundan sonra da orada durmaya devam edeceğiz" cevabını verdi. Dinçer başka bir soru üzine ise Yargıtay'ın sözkonusu kararı 13 gün gibi kısa bir süre içinde aldığını belirterek, bunun taraflı bir tutum olduğunu savundu.