NKARA (İHA) - Sosyaldemokrat Halk Partisi (SHP) Genel Başkanı Murat Karayalçın, genel af konusunu değerlendirerek, "Çatışmış ve toplumda katil olarak damgalanmış kadroların affını dile getirmenin, Türkiye'nin çok önemsediği toplumsal barışa fazlaca katkı sağlamayacağını düşünüyorum" dedi.
Murat Karayalçın, Güçlü Türkiye Partisi Genel Başkanı Tuna Bekleviç ve beraberindeki parti yöneticilerini kabul etti. Genel Başkanı ve diğer üyelerinin yaş ortalaması ile çok genç olan partiye her zaman destek olmaya hazır olduklarını belirten Karayalçın, gündeme ilişkin de açıklamalarda bulundu.
Karayalçın, Fransa Parlamentosu'nda 12 Ekim'de görüşülecek olan sözde Ermeni soykırımını reddetmeyi suç sayan yasa tasarısı ile ilgili olarak, bu tasarıyı sosyal demokrasi ve insan haklarına açıkça aykırı bulduklarını kaydetti. Karayalçın, dün partisini ziyaret eden Avrupa Sosyalist Partisi'nin (PES) Türkiye'nin AB üyeliğiyle ilgili Yüksek Düzey Danışma Grubu Eş Başkanları Finlandiya eski Başbakanı Paavo Lipponen ile Yunanistan Ana Muhalefet Partisi (PASOK) Genel Başkanı George Papandreu'ya da bu konudaki tepkileri ve üzüntülerini dile getirdiklerini belirtti. Lipponen ve Papandreu'dan Fransa Meclisi'ndeki sosyalist milletvekillerine ulaşarak, onlara tepkilerinizi anlatmaları talep ettiklerini belirten Karayalçın, "Umarım sağduyu egemen olur ve Fransa Parlamentosu böyle bir karar almaz. Ancak böyle bir karar alınırsa Fransa-Türkiye ilişkileri ve Türkiye-AB ilişkilerinde onarılması çok güç bir yara açar. Ben, bugün Fransa Başbakanı Villepin'in demecini haberlerde dinledim. Fransa Hükümeti'nin bunu desteklemediğini söylüyor. Ama böyle bir demecin Türkiye kamuoyunda etki yapabilmesi, inandırıcı olması için Fransa Hükümeti ve siyasi parti genel başkanlarının mecliste o doğrultuda tavır sergilemeleri gerekmektedir. Böyle bir demeçle konunun geçiştirilemeyeceği düşüncesindeyim" diye konuştu.
DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar'ın PKK ile ilgili genel affı destekleyecekleri yönündeki açıklamalarını da değerlendiren Karayalçın, SHP olarak Türkiye devletinin üniter yapısını, ulusun ve yurdun birlik ve bütünlüğünü zora sokmayacak her türlü çözümün denenmesi ve uygulamaya taşınması gerektiği inancında olduklarını belirterek, "Konu yalnızca bir yönüyle, güvenlik unsuruyla ele alınmamalıdır. Konunun tüm yönleriyle ele alınmasını gerekli görüyoruz. İşin iktisadi, toplumsal, kültürel yönü var. Bunların tümünün ele alınacağı bir döneme girilmelidir. Bu gerçeklikleri yeni anlayanlar da ortaya çıkabilir. Kimileri dar anlamda parti siyasetini bırakmıştır.
Bunu bir Türkiye sorunu olarak görüp, bu sonunun çözümüne katkıda bulunmak amacıyla içten düşüncelerini sergilemiştir, sergilemektedir. Biz SHP olarak istiyoruz ki herkes konuya böyle yaklaşsın. Parti mülahazasıyla, 'Ben buradan ne çıkarırım?' düşüncesiyle konuya bir yaklaşım sergilemesin de, 'Türkiye'nin bu sorundan, bu beladan sonsuza dek kurtulması için neleri yapmamız gerekir' anlayışıyla düşüncelerini ortaya koysun. Ben şu ya da bu öneri iyidir kötüdür gibi kategorik bir sınıflandırma yapmayı doğru bulmuyorum. Biz Abdullah Öcalan'ın affını öngören bir girişimi doğru bulmayız. Bizim için önemli olan dağdaki çocuklarımızın, yurt dışındaki çocuklarımızın, toplumsal yaşama katılmalarıdır; toplumsal yaşama çağrılmalarıdır. Çatışmış ve toplumda katil olarak damgalanmış kadroların affını dile getirmenin, Türkiye'nin çok önemsediği toplumsal barışa fazlaca katkı sağlamayacağını düşünüyorum" ifadelerini kullandı.