Karayılan'dan İslam'a ağır hakaretler

Zerdüştlüğü övüp Kürtler arasında etkili olan Nakşibendi tarikatına ağır hakaretler eden PKK'nın elebaşılarından Murat Karayılan'a tepki yağıyor.

Nakşibendi temsilcileri, "Onların asıl hedefi bölgenin birlik ve beraberlik sembolü olan İslam'dır. Nakşibendiliğe hakaret ederek aslında İslâm'a hakaret etmek istiyorlar." değerlendirmesini yaptı.
Terör örgütü PKK'nın elebaşılarından Murat Karayılan tarafından yazılan bir kitapta Zerdüştlükten övgüyle bahsedilirken Nakşibendilik hakkında ağır ithamlarda bulunulması, tepkilere yol açtı. Tarikatların özünde İslam'ı yaşamak ve yaşatmak olduğuna dikkat çeken Nakşibendi temsilcileri, Kürtçenin ve Kürt edebiyatının Nakşibendi medreseleri vasıtasıyla günümüze kadar ulaştığına dikkat çekti. Bu söylemlerin asıl amacının Nakşilik olmadığını dile getiren şeyhler, "Onların asıl hedefi, bölgenin birlik ve beraberlik sembolü olan İslam'dır. Nakşibendiliğe hakaret ederek aslında İslam'a hakaret etmek istiyorlar." değerlendirmesini yaptı.
Nakşi şeyhi Mehmet Sadik Elçi: Tasavvufun özü, İslam'ı yaşamaktır. Tarikatlara söz söyleyerek aslında İslam'a söz söylemiş oluyorlar. Bu sözler, İslam'a yapılan bir hakarettir. Geçmişte İslam tarihi, Osmanlı tarihi incelendiğinde tarikatların tasavvuf yoluyla insanları birleştiren bir unsur olduğunu akıl sahibi olan herkes bilir. Tarikatlar insanları ayırma yerine dil, ırk, renk ayırımı yapmadan hepsini kardeş görür ve ona göre muamele eder. Sadece bu yönü bile o sözleri yalanlamak için yeter de artar bile. Tasavvuf, ümmet arasında bir çimento görevi görür. Tefrikaya, fitneye her zaman karşı çıkmıştır. Bu tür insanlar, 1400 yıldır inandığımız İslam inancından ziyade İslam öncesi Zerdüştlük ve puta tapma inancına olan özlemlerini dile getiriyor. Kendileri İslam inancından uzak oldukları için Kürt halkını da İslam'dan uzaklaştırmaya, dinini yaşamasına engel olmaya çalışıyorlar. Önlerinde en büyük engel olarak gördükleri, halkın sevgisini kazanmış, bugüne kadar kültürünü ve kimliğini taşımasına vesile olmuş başta Nakşibendilik olmak üzere bütün tarikatları hedef almaktadırlar. Asıl hedef, Kürtleri İslam'dan uzaklaştırmaktır.
Abdülkerim Çevik (Nakşibendi şeyhi Muhammed Ziyaeddin'in torunu): Nakşibendi tarikatı ilk oluşturulduğunda medresesi de kuruldu. Bu medreselerde yıllarca Arapça ve Kürtçe dersler okutuldu. Kürt dili ve edebiyatı yüzyıllardır bozulmadıysa bunda en büyük katkı Nakşibendi medreseleridir. Bu medreseler aynı zamanda bölgede maddi ve manevi kültürün korunmasında ve günümüze aktarılmasında önemli bir görev yerine getirdi. Nakşi tarikatı olmasaydı günümüzde Kürtçe diye bir dil olmazdı. O dili koruyan, Nakşibendi medreseleriydi. Bunu yaparken de tek amaçları Allah rızasıydı. Halkı bir arada tutan ve birlik beraberlik sembolü olan bu tarikattır. Dilimizin asıl bozulmaya uğraması son 20 yıldır yaşanmakta. Yüzyıllardır iletişim kurduğumuz Kürtçe dili asimile edilerek başka bir dile çevrilmekte.
**Malatyalı din adamlarından Karayılan'a tepki**
Murat Karayılan'ın İslam'ı hedef alan açıklamalarına bir tepki de Malatyalı din adamlarından geldi. Malatya Din Eğitimcileri Derneği Başkanı Tahsin Özertan, İslam dininin toplumsal birlik ve beraberlik ruhunu kazandıran, yardımlaşmayı ve hoşgörüyü emreden bir din olduğunu vurguladı. Malatya Din Görevlileri Birliği Başkanı Sinan Eraslan da, "İslam dininin müjdecisi Hz. Peygamber (sas) bir hadisinde, 'Arap'ın Acem'e (Arap olmayana), Acem'in Arap'a üstünlüğü olmadığı gibi, kırmızının karaya, karanın kırmızıya üstünlüğü yoktur. Hiçbir milletin diğerine üstünlüğü yoktur. Üstünlük ancak takva iledir.' demiştir. İslam hiç kimsenin dil, din, ırk ve renk ile ayrılmayacağını nasihat etmektedir. Din, insanları güzel olana yönlendirir." açıklamasını yaptı.
Anahtar Kelimeler: