Uludağ Üniversitesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Nefroloji-Ramotoloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mahmut Yavuz, böbreği yüzde 80'den fazla işlevini yitirmiş hastaların önünde organ nakli yaptırmak veya diyaliz makinesine bağlanmak gibi iki yol olduğunu, diyalizin de hemodiyaliz veya karından tedavi şeklinde yapılabildiğini söyledi. Hemodiyalizde hastaların haftada birkaç kere hastaneye gelerek suni böbrek işlevi gören makineye bağlandığını, bunun da hastalar için zor ve zahmetli olduğunu belirten Yavuz, son yıllarda karından (periton) diyaliz denen yöntemin evlerde ve iş yerlerinde güvenle ve yaygın olarak kullanılmaya başladığını bildirdi.
Karından diyaliz tedavisini tercih eden hastaların evde kendi kendilerine tedavilerini kolaylıkla yapabildiklerini kaydeden Yavuz, "Sık sık hastaneye gelip gitmek istemeyen hastaların karnına kateter denilen bir alet takıyoruz. Bu alet hastanın vücudunda sürekli takılı kalıyor. Hasta, serum paketleri şeklinde kendine verilen iki litrelik özel solüsyonları 6 saatte bir bu kateterden karın boşluğuna aktarıyor. 6 saat sonra da eski solüsyonu boşaltıp yenisini alıyor. Bu işlemi eğer sadece geceleri yatarken, yani 12 saatte bir yapmak istiyorsa aletli tedavi uyguluyor. Bu durumda da gece yatarken, sağlık kurumunun verdiği aleti katetere takarak solüsyonunu alıyor" dedi.
BURSA (İHA)