KASİAD: Eğitim Sisteminin Uğrayacağı Zarar Üyelerimizi De Etkileyecek

Kocaeli Aktif Sanayici ve İş Adamları Derneği (KASİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Baki Karaman, dershanelerin kapatılmasının, anayasanın 48. maddesiyle teminat altında olan 'teşebbüs hürriyetinin' ihlali anlamına geleceğini söyledi. Karaman, "Bu tip yasakçı uygulamalara hukuk devletinde yer yoktur. Tüm dünyada yasal bir şekilde yürütülen bir özel teşebbüs faaliyetinin ülkemizde kanuni değişikle yasaklanması Türkiye’yi Kuzey Kore ile aynı lige sokacaktır." dedi.KASİAD Başkanı Baki Karaman, yaptığı yazılı açıklamada dershanelerin kapatılmak istenmesini değerlendirdi. Karaman, "Zaten sorunlu olan eğitim sistemimizin uğrayacağı zarar üyelerimizi de etkileyecektir. Yapılan ayrıntılı değerlendirme sonunda, bu yasağın uygulamaya konması halinde dernek üyelerine üç ana konuda olumsuz etki yapacağı sonucuna vardık." diye ifade ettiDernek üyelerinin yatırım yapmak için ihtiyaç duyduğu güven ortamının kaybolacağına vurgu yapan Karaman, şöyle devam etti: "Ayrıca, bu uygulama ülkedeki hür teşebbüs ruhuna ve yatırımcıların sisteme olan güvenine büyük darbe vurarak, gerek yerli gerek yabancı girişimcilerin yatırım yapmasına engel olacaktır. Zira bir ülkede eğitim gibi kritik bir konuda toplumsal konsensüs aranmadan ve anayasaya aykırı olarak böyle radikal bir yasaklama kararı alınabiliyorsa, herhangi başka bir ticari faaliyet de aynı şekilde rahatça yasaklanabilir. Doğal olarak hiç bir yatırımcı böyle bir ülkeye yatırım yapıp kendisini riske atmak istemeyecektir."Karaman, kararın dershane sahibi üyelerine ve çalışanlarına negatif etki yapacağını beliterek, şöyle dedi: "Türkiye’de yaklaşık 4 bin dershane bulunmaktadır. Bu dershaneleri kurmak için her bir yatırımcının yaptığı milyonlarca liralık yatırım bu gelişme ile birlikte ziyan olacaktır. Bu, hem ülke ekonomisi için bir kayıptır hem de devletin sebep olduğu ve tazmin edilmesi gereken bir zarardır. Ayrıca, dershanelerde çalışan 100 bin öğretmen ve personel ülkedeki işsizler ordusuna katılacaktır.Zaten sorunlu olan eğitim sistemimizin uğrayacağı zarar üyelerimizi de etkileyecektir. Ekonomide başarının en önemli şartlarından biri olan kalifiye iş gücünün eğitimin kalitesine bağlı olduğu muhakkaktır. Ne yazık ki ülkemizdeki eğitim sisteminin yetersizliği toplumun tüm kesimleri tarafından kabul edilen bir gerçektir. Halihazırda aksayan eğitimi düzeltmeden bu aksaklıkları bir ölçüde kapatan dershane sistemini ortadan kaldırmak önce eğitime sonra da kalifiye iş gücü bulma zorluğu çeken ekonomiye zarar verecektir. Ayrıca, dershaneler başarı ortalamalarını yükseltmek amacı ile zeki ama fakir çocukları burslu okutmaktadır. Bu sayede iyi bir okula gitme fırsatı bulamayan zeki öğrenciler iyi üniversiteleri yüksek puanlarla kazanıp içinde bulundukları fakirlik çemberini kırmaktadırlar. Bu kişiler üniversiteyi bitirdiklerinde ekonomiye katılıp büyük katkılar yapmaktadırlar. Dershanelerin kapatılması bu dikey sosyal hareketlilik imkânını yok ederek hem bu fakir çocuklara hem de bunların katkı yapacağı firmalara zarar verecektir.