Kastamonu'da Heyelan Köyü Tehdit Ediyor

Kastamonu'nun İhsangazi ilçesinde Çiçekpınar köyünde durmadan 1 haftadır toprak kayması sonucu 60 haneli köyü tehdit ederken, bir vatandaş ise 20 yıldır büyük emeklerle meydana getirdiği bahçesinin heyelan nedeniyle yok olmasına dayanamayarak üzüntüden öldü.

Son yılların en sert kışını geçiren Kastamonu'nun İhsangazi ilçesinde aşırı yağışlardan dolayı eğimli araziden toplanarak toprak kaymaları oluştu. Oluşan heyelan nedeniyle taş ve ağaçlar yerlerinden metrelerce oynarken, toprak yarıkları ise köye 50 metreye kadar yaklaştı. Arazi yüzeyinden gelen sular ile sürekli heyelan tehlikesinin meydana geldiği Çiçekpınar köyünde, ayrıca toprak kaymalarının Kastamonu-Karabük karayoluna ulaşmasına 20 metre kaldığı tespit edildi.

HEYELAN NEDENİYLE 60 HANE TEHDİT ALTINDA

İhsangazi ilçe merkezine 9 kilometre uzaklıkta ve 400 kişinin yaşadığı 60 hanelik Çiçekpınar köyü sakinlerinden 62 yaşındaki Mustafa Dikmen, "Bize afetten yararlanılabilmesi için 40 dönüm arazinin olması gerektiğini söylediler. Yani devlet 40 dönüm arazi telef olunca yardım ediyormuş" dedi.

KAYMALAR SÜREKLİ DEVAM EDİYOR

"Karnımızın doyacağı yer bu topraklar" diyen Dikmen, "Sabah kalktığımızda tarlalarımıza geldik. Bir baktık ki buralarda kaymalar olmuş. 1 haftadır kayma devam ediyor. Geceden geceye sürekli kayıyor. Ben 62 yaşındayım böyle bir afet görmedim. Şuana kadar hiçbir tane mühendis veya teknisyen gelip bir inceleme yapmadı. Bizlerle ilgilenmek için köyümüzün kaymasını mı, bizlerin ölmesini mi bekliyorlar" diye konuştu.

Başbakan'dan kendilerine sahip çıkması çağrısında bulunan Dikmen, 1 haftadır sürekli kaymalar nedeniyle geceleri artık uyuyamaz hale geldiklerini söyleyerek, kendilerine imkan sağlamalarını ve sorunlarına çözüm bulunmasını istedi.

20 YIL EMEK VERDİĞİ BAHÇESİNİN YOK OLDUĞUNU GÖRÜNCE KAHRINDAN ÖLDÜ

Ayrıca Dikmen, heyelan olduktan sonra 82 yaşındaki babası Hakkı Dikmen'in 20 yıldır büyük emekler verdiği bahçesinin yok olduğunu gördüğünü belirterek, şöyle devam etti: "Heyelan olduktan sonra babam bir gün sabah buraya geldi, bahçesine baktı. 20 seneden beri bu bahçeye büyük emek verdi. Çok çaba harcadı. Burayı bu halde görünce çok üzüldü. Kahrından akşamüstü yaşamadı kucağımda öldü. Hiçbir hastalığı yoktu. Sapa sağlamdı, dinçti birden bire bu bahçeye üzüntüden kafaya taktı, öldü"

TEKNİK BİR İNCELEME YAPILMASINI İSTİYORUZ

Heyelanın gece meydana geldiğini vurgulayan 44 yaşındaki İhsan Gülbaş, gündüz olması durumunda çok vahim durumların da ortaya çıkarak can kayıpların olabileceğini kaydetti. Gülbaş, can kaybının yaşanmadığını fakat büyük maddi hasar oluştuğunu hatırlatarak, "Gece birden bire ses duyduk. Bir baktık toprak kaymış. Heyelan, sudan olabilir, metan gazı sıkışmış olabilir. Heyelanın anayola ulaşmasına 20 metre kaldı" dedi.

HEYELANDAN 60 DÖNÜM ARAZİ TELEF OLDU

Yaklaşık olarak burada 60 dönüm arazinin telef olduğunu vurgulayan Gülbaş, "Allah tarafından olan bir şey. Birden bire bir gecede oldu. Belki bunun altında metan gazı var. Sıkışmış, bu yüzden oldu. Veya aşırı yağışlar nedeniyle su topladı. Su fazlalığı var. Bu konuda hiç çalışma yapmadılar. Biz devletimizden biraz bizimle ilgilenmesini istiyoruz. Çok fazla bir şey mi istiyoruz" diye konuştu.

KÖYÜMÜZE ULAŞMASINA 50 METRE KALDI

Mülki amirlerin belirttiği gibi kendilerinde 40 dönüm arazilerin bulunmadığına dikkat çeken 75 yaşındaki Mehmet Özkur, şöyle konuştu: "Biz karnımızı kıt kanat zaten zar zor doyuruyoruz. Yaşım 75. Hayatımda hiç böyle bir afet görmedim. Hala tarlalarımız kayıyor. Köye ulaşmasına 50 metre kaldı. Anayola varmasına 20 metre kaldı. Burada kocaman kaya vardı. Bu kaya heyelan nedeniyle 30 metre kaydı aşağıya. Ağaçlar yerinden oynadı. 3-4 tane kocaman ağaç 20-25 metre yerinden oynadı. Kavak ağacı verelim dediler.

Fakat kavak ağacı bizim karnımızı doyuracak mı? Burada kavak kaç senede yetişecekte bizler de bu tarlalardan verim alacağız, para kazanıp karnımızı doyuracağız. Tarlalarımız gitti. Aç kaldık. Ekinlerimiz, topraklarımız telef oldu. Belki de köyümüzde kurbandan beri daha et yüzü görmeyen ev var. Hayvanlarımız para etmiyor. Burası da afet bölgesi olarak geçiyor. Artık bu tarlalarla ne hayvanlarımızı otlatabileceğiz ne de bir şey ekebileceğiz. Devletimiz bize yardım etsin bizde devletimize hizmet edelim. Bu heyelanın altında ölüp gidersek devletimize ne yardımımız olacak"

1 HAFTADIR DURMADAN TOPRAK KAYIYOR

66 yaşındaki Zehra Gülbaş da, büyük emekler vererek bugünlere geldiğini hatırlatarak, devlet yetkililerinden yardım talebinde bulundu.

Heyelan bölgesini gezerken yeni yarıkların meydana geldiğini gösteren köylüler, 1 haftadır sürekli kayan toprağın köylerine ulaşmasından korktuklarını belirterek, "Köyümüz bin 125 rakımda. Yüksek bir tepede bulunuyor. Bu yüzden yağış alan bir bölge. Hatta bugün bile yağmur yağdı. Toprak sürekli kayıyor. Heyelanın evlerimize ulaşması an meselesi. Geceleri uyumuyoruz. Yetkililerden bir çözüm bekliyoruz" dediler.