Kaymakam Safitürk'ün Şehit Olduğu Saldırının Faillerine 3'er Kez Müebbet Hapis Istemi

Nezir GÜNEŞ/MARDİN, Bir çocuk babası Şehit Kaymakam Muhammed Fatih Safitürk, geçtiğimiz yıl Derik Belediyesi’ne kayyum olarak atanmış ve göreve başlamasından kısa süre sonra, 10 Kasım 2016 tarihinde odasına yerleştirilen bomba düzeneğinin patlatılması sonucu şehit oldu. Suikastın ardından Mardin Emniyet Müdürlüğü bünyesinde özel bir birim kurularak faillerin bulunması için başlatılan soruşturma kapsamında, Mardin Cumhuriyet Savcısı Serdal Öztürk tarafından Kaymakamlık Yazı İşleri Müdürü Tahsin Erdaş ile yeğeni olan Yazı İşleri Şefi Şerif Mesutoğlu ve zabıta amiri Vedat Erol'un da aralarında bulunduğu 11'i tutuklu 15 sanık hakkında hazırlanan iddianame yaklaşık 5 ay sonra tamamlandı. 300 sayfalık iddianame Mardin 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. İddianamede adım adım suikastın sırrını çözen çarpıcı ayrıntılar yer aldı.
"AMELİYAT ELDİVENİ ÜZERİNDEKİ KIL, HER ŞEYİ ORTAYA ÇIKARDI"
İddianamede, saldırıda kullanılan patlayıcıda, elektrikli infilak kapsülünün başlatıcı olarak kullanıldığı, patlamış bombanın uzaktan kumandalı ve basınç etkili el yapımı bomba olduğunun tespit edildiği belirtilen saldırıda, terör örgütü PKK adına zabıta görevlisi Vedat Erol'un üst düzey emir verici olduğu ve saldırıya ilişkin şüphelilerin birbirini denetleyerek psikolojik olarak motive ettiği bilgisi yer aldı. Suikastın sır perdesini olaydan hemen sonra bulunan ameliyat eldivenindeki kıl üzerinden çözüldüğü ifade edilen iddianameye göre güvenlik kamera kayıtlarının saniye saniye taranmasıyla binadaki tuvalet penceresinden bir eldivenin atıldığı belirtildi. İddianamede saldırının tam olarak 10 Kasım 2016 tarihinde saat 12.01.53’te gerçekleştiği patlamadan 10 saniye sonra ise binanın tuvalet penceresinden dışarıya kağıda benzeyen bir cismin fırlatıldığı belirtilerek, "Olay yerinde yapılan incelemelerde Safitürk'ün makamının karşısında bulunan tuvalet giderinde 10 santimetre altta ışığı yanar vaziyette dışarıdan çok düğmeli olduğu görülen kumanda verici olduğu değerlendirilen antenli cihaz bulunmuştur. Güvenlik kameraları görüntülerinde yapılan incelemede binanın arka kısmını çeken kameranın güncel saatten 4 dakika kadar geri olduğu tespit edilmiştir. Makam odasının bulunduğu katın tuvaletinden patlamadan yaklaşık 10 saniye sonra bir çift eldivenin atıldığı görülmüştür. Suikast eylemini gerçekleştiren kişi veya kişilerin saldırının hemen sonrasında tuvaletin camından attıkları eldivenler incelenmek üzere Adli Tıp Kurumu'na gönderilmiştir. Tahsin Erdaş, patlayıcı maddeyi Safitürk'ün makam odasında koltuğun yanında ve masa hizasında bulunan küçük dolaba yerleştirdi. Patlayıcı maddenin kumandasını uhdesinde bırakarak, ertesi gün olaydan birkaç dakika önce patlayıcı kumandasının erkekler tuvaletinde bekleyen şüpheli Şerif'e teslimi için evrak imzalatmak üzere geldiği süsü veren zabıta görevlisi şüpheli Vedat'a vermiştir. Vedat ise kumandayı tuvalette Şerif'e vermiştir. Tuvalette Şerif, patlayıcıyı patlattıktan sonra kumandayı tuvalet borusuna, elindeki eldivenleri de çıkartarak tuvaletin penceresinden binanın bahçesine atmıştır. Patlamanın yaşanmasıyla Safitürk ve şoförü yaralanmış, kaymakam tedavi gördüğü hastanede ertesi gün şehit olmuştur. Şüpheliler ise patlayıcıdan bilgileri olduğu için olay günü kaymakamlık katından suçtan kurtulmak için ayrılmamışlardır. Sonuçta Safitürk'ün şehit olması ve Dinçer'in yaralanması olayında asıl fail olarak etkili eylemde bulunmuşlardır" denildi.
11'İ TUTUKLU, 15 SANIK İÇİN 3'ER KEZ MÜEBBET HAPİS İSTEMİ
İddianamede, sanıklardan Abdulkadir Deniz, Ahmet Deniz, Devran Aslan, Fikret Baği, Fikret Deniz, Hüseyin İzci, Mehmet Deniz, Mehmet Ali Yazıl, Nursel Eser, Saime Ateş Mesutoğlu, Şerif Mesutoğlu, Tahsin Erdaş, Vedat Erol, Zinet Erdaş ve Zuhal Dalçin hakkında "Devletin birliği ve ülke bütünlüğünü bozmak", "Kişiyi yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle tasarlayarak öldürmek", "Kişiyi yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle tasarlayarak öldürmeye teşebbüs etmek", "Silahlı terör örgütüne üye olmak", "Kamu malına zarar vermek", "tehlikeli maddeleri izinsiz olarak bulundurma veya el değiştirilmesi" ve "6136 Sayılı Yasa'nın 12'inci maddesine muhalefet" suçlarından 3'er kez ağırlaştırılmış müebbet ile 23 yıldan 54 yıla kadar hapis cezası isteniyor.
AYNI DAVADA KARAYILAN VE KALKAN İÇİN YAKALAMA EMRİ
İddianamede, terör örgütü KCK'nın sözde yürütme komitesi üyeleri Murat Karayılan ve Duran Kalkan'ın belediyelere atanan kayyumlara yönelik yaptıkları açıklamalar hatırlatılarak, yaptıkları açıklama nedeniyle kayyumları hedef gösterdikleri ve muhtemel saldırıların talimatlarını bizzat kendileri basın yayın organları, örgüte müzahir kesim ve teröristlere verdikleri için haklarında bu olaya ilişkin yakalama emri çıkartıldığı belirtiliyor.
OTOPSİ VE OLAY YERİ İNCELEME RAPORUNA YER VERİLDİ
İddianamede ayrıca Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığı'nca gerçekleştirilen otopsi, Olay Yeri İnceleme Şube Müdürlüğü'nce hazırlanan raporlara ve Adli Tıp'ın DNA haritasına da yer verildi. Otopside, Safitürk'te ateşli silah veya mühimmat yaralanması, şarapnel yaralanmasına bağlı kafatası çoklu kemik kırıkları ile beyin kanaması ve iç organ yaralanmasından gelişen iç kanama olduğunun tespit edildiği, olay yeri raporuna göre ise patlayıcının elektrikli infilak kapsülünün başlatıcı olarak kullanıldığı, patlamış bombanın uzaktan kumandalı ve basınç etkili el yapımı bomba olduğunun tespit edildiği belirtildi.
SOYADINI DEĞİŞTİRDİ AMA DNA'DA PKK'LININ KARDEŞİ OLDUĞU ORTAYA ÇIKTI
Kaymakamlık bahçesinde bulunan eldivende bulunan kılın Adli Tıp tarafından yapılan inceleme sonunda çıkarılan DNA haritasına göre DNA örneğinin, Mayıs 2015 tarihinde Diyarbakır’da polis ile girdiği çatışmada öldürülen PKK’lı Ozan Çelik ile birinci derece akrabalığı saptandı. Yapılan araştırmada Derik Kaymakamlığı Özel Kalem Müdürü Şerif Mesutoğlu'nun da Ozan Çelik'in abisi olduğu, PKK’lı Ozan Çelik ile anılmaması için 2013 yılında mahkeme kararı ile soyadını değiştirdiği ortaya çıktı.
TELSİZ KONUŞMALARINA YANSIDI
Kaymakam Safitürk'ün şehit edildiği günden bir gün sonra, teröristlerin yaptığı telsiz görüşmelerinden bir bölümüne yer verilen iddianamede, "Görüşmelerde Safitürk'ün şehit edilmesi saldırısının sözde 'Amed eyaleti' içerisinde faaliyet yürüten teröristler tarafından yapıldığının anlaşıldığı, şüphelilerin PKK/KCK/YPS silahlı terör örgütünün emri ile hareket ettikleri, Şüpheli Şerif Mesutoğlu Çınar ilçesinden, şüpheliler Ahmet, Mehmet, Fikret ve Abdulkadir Deniz bağlantısıyla patlayıcı maddeyi temin ederek, olaydan bir gün önce kaymakamlık binasına sokarak şüpheli Tahsin Erdaş'a teslim etmiştir. Daha önce Safitürk'ün odasında bomba patlatma konusunda fikir birliğine varan 9 şüphelinin terör örgütünün talimatının ifası için birbirlerini kontrol ederek örgüt içi disiplini de sağlamışlardır" ifadelerine yer verildi.