Olay, geçen 22 Ekim'de merkez Kocasinan ilçesi Saraybosna Mahallesi 41'inci Sokak'ta meydana geldi. İddiaya göre, Turna Gül Cuntar, Murat Cuntar'a şiddet gördüğü gerekçesiyle boşanma davası açtı. Ayrıca kasap olan kocası hakkında uzaklaştırma kararı aldırdı. Ancak Murat Cuntar, olay günü eşinin yaşadığı eve giderek, barışmak istediğini söyledi. İkili arasında tartışma çıktı. Koca, üzerinde taşıdığı tabancayı çıkararak, Turna Gül Cuntar'a ateşledi. Göğsünden vurularak ağır yaralanan kadın, kaldırıldığı Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde hayatını kaybetti. Kaçan koca ise, Sinan Köprüsü üzerinde olayda kullandığı tabancayla birlikte yakalandı. Murat Cuntar, tutuklanarak, cezaevine konuldu.
İLK DURUŞMADA KARAR ÇIKTI
Kayseri 5'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde bugün görülen davanın ilk duruşmasına tutuklu sanık Murat Cuntar ve avukatı ile öldürülen Turna Gül Cuntar'ın davacı babası ve ağabeyi katıldı. Son sözü sorulan Murat Cuntar, "Yaşanan olaydan dolayı pişmanım. 112 ve 155'i ben aradım. Polislere ben teslim oldum. Önceki ifadelerimi tekrar ediyorum. Beraatımı istiyorum" dedi.
Mahkeme heyeti ilk duruşmada davayı karara bağlayarak, Murat Cuntar'ı, 'Eşi kasten öldürmek' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırdı. Mahkeme heyeti, kocanın cezasında indirim uygulamadı.
CİNAYETİ SOĞUKKANLILIKLA ANLATMIŞTI
Duruşmanın ilk celsesinde soğukkanlılıkla olayı anlatan ve kasaplık mesleği olduğunu söyleyen tutuklu sanık Murat Cuntar şunları söylemişti:
“15 yıllık mutlu bir evliliğimiz vardı. Bu evlilikten 2 çocuğumuz oldu. Talas’ta bir dükkan açarak, birlikte çalıştırdık. 15 Temmuz sonrası işlerimiz kötüye gitti. Kurban bayramı sonrası daha kötü olunca ben İstanbul’a çalışmaya gittim. Eşim olaydan 9 ay önce baba evine giderek bana boşanma davası açtı. 250 bin TL maddi ve manevi tazminat davası açtı. Ben de 50 bin TL verebileceğimi söyledim. Benim komşu kadın F.A. ile kendisini aldattığımı söylemeye başladı. Kendisinin gözü yüksekteydi. Telefonda konuşurken tartışma çıktı, 36 yıl önce ölen babam hakkında ‘senin baban anneni dövüp sokağa attı, sen beni atamayacaksın’ dedi. Ve ‘o parayı ödeyeceksin’ dedi.
“SEN YAPAMADIN, BİZ SENİ YAPTIK”
Taşıma ruhsatım olmayan ama bulundurma ruhsatım olan silahım yanımdaydı, olay günü kendisi ile konuşmak için o eve gittim. Boşanma sürecinde mahkeme uzaklaştırma vermişti, hatta bu yüzden 3 gün hapis yatmıştım. Niyetim o gün konuşmaktı, beni camdan görür görmez elini telefona götürüp polisi aradığını düşünerek, bir de babam hakkında o küfürleri söylediği aklıma gelince kendimi kaybettim, pencere açık değildi. Ben dışarıdaydım, rastgele içeri doğru ateş ettim. 5 el ateş ettim, öldürme kastım yoktu. Ayrıca Oturma odasında ben uyurken, eşim telefonumu alıp, benim adıma bir şeyler yazıp göndermiş. Hatta bir gün eşim bana o F.A. ile samimi fotoğraflarını göndererek ‘sen F.A.’yı yapamadın, biz seni yaptık’ diye küfürlü mesaj göndermişti. Eşimi öldürdüğümü kabul ediyorum ancak haksız tahrik altında işledim, pişmanım.” (DHA/İHA)