Milletvekilleri, böyle bir olayın illerinde yaşanmasından üzüntü duyduklarını dile getirdiler.
TBMM'de ortak basın toplantısı düzenleyen AKP Kayseri Milletvekilleri Mustafa Elitaş, Sadık Yakut, Ahmet Öksüzkaya ve Yaşar Karayel, saldırıyı kınadılar.
Toplantıda konuşan AKP Grup Başkanvekili Elitaş, Pazartesi günü Kayseri’de şehit Yüzbaşı Levent Çetinkaya’nın cenaze törenine katılan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’a yönelik yapılan saldırıyı kınadıklarını belirterek, şöyle dedi:
“Bu menfur saldırı, Sayın Bakanımız nezdinde ülkemizin huzuruna, barışına ve demokratikleşme çabalarına yapılmıştır. Böyle provakatif eylemler milletimizin sağduyusunu, kardeşliğini, birliğini ve beraberliğini asla zedeleyemeyecektir. Saldırı aynı zamanda Kayseri ilimize yönelik bir saldırı olmuştur. Kayseri ilimiz, bugüne kadar Türkiye’de güvenlik açısından en az olay yaşanan illerimizden biridir. Ancak Kayserimizin bugün böyle bir olayla Türkiye’nin gündemine gelmesinden dolayı büyük üzüntü duymaktayız. Bu hain saldırıya yönelik duyarlı siyasi çevreler, sivil toplum kuruluşları, Kayserili hemşerilerimiz ve milletimiz gereken tepkiyi ortaya koymuşlardır.”
-SALDIRILAR TESADÜF DEĞİL-
Son günlerde, bu tip olayların yaşanmasının bir tesadüf olmadığını düşündüklerini dile getiren Elitaş, aynı tarihlerde önce CHP Genel Başkanı Sayın Deniz Baykal’a, ardından kapatılan DTP’nin eski Genel Başkanı Ahmet Türk’e ve son olarak Enerji Bakanı Taner Yıldız’a yönelik saldırıların perde arkasının tüm ayrıntılarıyla aydınlatılması gerektiğini belirtti.
Elitaş, “Türkiye’de ne zaman işler iyiye doğru gitmişse hemen bu tür provokasyonlar silsilesi sahneye sürülmüştür. Demokrasi kültüründen yoksun, hazımsız çevreler, kendileri gibi düşünmeyen insanların demokratik hak ve hürriyetlerden istifade etmelerini çekememektedirler” dedi. Elitaş konuşmasına şöyle devam etti:
“Milletimiz, ülkemizin özgürlüğüne ve özgüvenine doğru yumruk atanları, kurşun sıkanları çok iyi tanıyor. Bu tip saldırılarla yıldırılma çabaları, beyhude gayretlerdir. Bu tip provakatif eylemler, birlik, beraberliğimizi ve kararlılığımızı daha da arttıracaktır. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde ilk defa telaffuz edilirken ‘Hâkimiyet bilâ kayd ü şart milletindir’ şeklinde söylenen, bugün ‘Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir’ cümlesiyle vurgulanmak istenen husus demokrasidir. Demokrasilerde çözüm yeri milletimizin verdiği vekâletin kullanıldığı TBMM’dir. Demokrasilerde arzular ve istekler sokakta ya da herhangi bir kavga mahallinde değil sandıkta, mecliste ortaya konur ve gerçekleştirilmeye çalışılır. Biz şimdiye kadar sadece nefretten nefret ettik, kimseye karşı düşmanlık beslemedik. Beslememeye de devam edeceğiz.”
ANKA