Kayseri’nin Pınarbaşı ilçesinde meydana gelen intihar saldırısında ağır yaralanan ve yoğun bakımda tutulan İsmail Sakın bugün hayatını kaybetti.
[
****](http://video.mynet.com/habervideo/
Kayseri-saldirisinda-bir-sehit-daha/1456343/)
Saldırı sonrasında ağır yaralanan ve Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde yoğun bakımda tutulan İsmail Sakın yaşam mücadelesini kaybetti.Pınarbaşı ilçesinde 2 teröristin intihar saldırısı sonrasında ağır yaralanan ve 20 gündür yoğun bakımda tutulan İsmail Sakın’ın yakınları gözyaşlarına boğuldu.
**GÖREVE 6 YIL ÖNCE BAŞLAMIŞ**
Kayseri’nin Pınarbaşı ilçesindeki terör saldırısında ağır yaralanan ve bu sabah hastanede hayatını kaybeden İsmail Sakın'ın 6 yıl önce devlet memurluğu görevine başladığı belirtildi. Yetiştirme yurdunda devlet koruması altında büyüyen Sakın, evli ve bir çocuk babasıydı.
Bombalı saldırıda kafasına demir parçası isabet eden İsmail Sakın (25), 4 yaşındayken annesi tarafından terk edilince devlet koruması altına alınmış. Yetiştirme yurdunda büyüyen İsmail Sakın, 2006 yılında Pınarbaşı İlçe Emniyet Müdürlüğü'nde yardımcı teknisyen olarak göreve başlamıştı.
Yozgat'ın Yenifakılı ilçesine bağlı Fakıbeyli köyünde 1987 yılında dünyaya gelen İsmail Sakın, 2 yaşında iken babasını kaybetti. 4 yaşına geldiğinde de annesinin yeniden evlenmesi üzerine İsmail Sakın, 1991'de devlet korumasına alınarak Kayseri Aile ve Sosyal Politikalar Müdürlüğü'ne bağlı Çocuk Yuvası'na yerleştirildi. Mimar Sinan Endüstri Meslek Lisesi'ni bitiren İsmail Sakın, 18 yaşından sonra yurttan ayrıldı ve Kayseri Emniyet Müdürlüğü'nde yardımcı teknisyen olarak göreve başladı. Pınarbaşı İlçe Emniyet Müdürlüğü'nde görev yapan İsmail Sakın, evli ve bir çocuk babasıydı. Sakın yaklaşık 2,5 ay önce vatani görevini tamamlayarak görevine devam etmişti.
**ARKADAŞLARINDAN DİKKAT ÇEKEN AÇIKLAMA**
Sakın'ın
şehit olmasının ardından arkadaşları tarafından yapılan açıklamada, emniyet içindeki yardımcı hizmetler sınıfına dikkat çekilerek sorunlarının bir an önce giderilmesi istendi. Açıklamada, şu görüşlere yer verildi:
"Şehit olan arkadaşımız bir çocuk babası ve eşi 3 aylık hamile idi şuan arkasında dul bir eş ve yetim iki çocuk bıraktı. buraya kadar olanı şuan yaşadığımız olayın özetiydi ama birde olayın arkasındaki dram var . Bu unvanda çalışan yardımcı hizmetli sınıfı personel polis memurlarıyla ülkenin her bölgesinde Edirne'de, Şırnak'ta, Hatay'da, Trabzon'da, Iğdır'da, Hakkari'de beraber görev yapmasına rağmen yardımcı hizmetli sınıfındadır aynı riski taşımasına rağmen emniyet hizmetli sınıfında değildir..
Bundan ziyade mesleğe teknisyen yardımcısı olarak başlatılan bu arkadaşlar maalesefki kurumlarında zenci muamelesi görüyorlar çünkü yaptıkları işin bir tanımı yok. Çaycı, paspasçı, boyacı, marangoz, bulaşıkcı, vs.akla hayale gelmeyecek angarya işler şehit olan bu arkadaşımızda tam 10 yıldır hukuksuz bir şekilde açılmayan görevde yükseltme sınavının açılması ve daha az yorularak yada daha az koşturarak en azından yapacağım iş belli olsun diye akşam çocuğumu kucağıma aldığım zaman en azından gülecek halim kalsın diye sınav açılması için uğraşıyordu. Malesefki Emniyet Genel Müdürlüğü zaten ailesinden yakını şehit olmuş abisi, babası, kocası , vs bu insanlara minnet borcumuz varken kendilerini akşama kadar analarından emdikleri süt burnundan gelene kadar çalıştırmaları şehitlerimizin aziz hatıralarına bir saygısızlıktır.
Bu elim olay bir kez daha bu konuya dikkat çekilmesi gerektiğini göstermiştir
Buradan diyarbakırda taranan polis servis otosunun şöförü vedat ulu abimize ve pınarbaşında şehit olan kardeşim ismail sakına allah rağmet eylesin dileklerimizi yolluyoruz".
(CHA)