KCK çekilmeyi durdurdu

KCK, hükümetin demokratikleşme ve Kürt sorununun çözümü konusunda adım atmaması sonucu PKK'lı teröristlerin geri çekilmesini durdurduklarını duyurdu.

KCK, "Çekiliş durdurulurken ateşkes konumu korunacaktır. Ateşkes konumunda kalınması AKP'ye Apo'nun projesi doğrultusunda adım atmasına fırsat vermek anlamına gelmektedir" dedi.

ANF'ye göre KCK'nın açıklamasında "Apo'nun başlattığı ve dokuz aydır süren çatışmasızlık ortamı tarihsel bir sürecin sonucu gerçekleşmiştir. Kürt hareketinin demokratik çözüm konusundaki iradesi ve yirmi yıldır yürüttüğü bu yönlü çabalar Türkiye ve dünya kamuoyunun önemli bölümü tarafından görülmüş ve takdir edilmiştir. Apo çatışmasızlığı sağlatarak, esir askerleri serbest bıraktırarak ve gerilla güçlerinin sınır dışına çekilmesi iradesini ortaya koyarak Türk devleti ve AKP hükümetine çözüm zemini ve fırsatı sunmuştur. Türk devletinin çözüm için adım atması önünde hiçbir engel kalmamıştır. Dünyanın herhangi bir yerinde böyle bir yaklaşım ve pratik ortaya konulsaydı bu irade çözüm için büyük bir fırsat olarak görülürdü. Herhangi bir sorunda çözüm iradesi olanlar böyle bir ortamın sağlanmasını isterler. Kürt hareketi böylesi bir ortamı fazlasıyla sağlamıştır" denildi.

Reklam
Reklam

-"APO'NUN BÖYLE BİR SÜRECİN BAŞARIYLA SONUÇLANMASI İÇİN YAPMASI GEREKEN ÇALIŞMALARA İMKAN TANINMAMIŞTIR"-

Kürt hareketinin üzerine düşenleri yaptığı halde devlet ve hükümetin bu adımlara hiçbir karşılık vermediği savunulan açıklamada, şunlar kaydedildi:

"Kürt hareketinin attığı adımların hiçbir siyasal karşılığı yokmuş gibi davranmıştır. Hiçbir karşılık vermeyerek hareketin attığı tarihi büyük adımları anlamsız kılmıştır. İmralı'da hiç görüşmeler olmamış ve kendisinin atacağı hiçbir adım yokmuş gibi başlatılan sürece karşı sorumsuz yaklaşmıştır. Kürt sorunuyla ilgili birçok çevre ve demokratik kamuoyu, şimdi AKP'nin Kürt hareketinin yaptıkları karşısında hiçbir şey yapmadığı konusunda hemfikir durumdadır. Bu süreci başlatan temel aktörün Apo olduğu kabul edilmektedir. Ancak Apo'nun böyle bir sürecin başarıyla sonuçlanması için yapması gereken çalışmalara imkan tanınmamıştır. Ortada yüz yıllık bir sorun varken sorunun bir tarafının temel aktörünün bu düzeyde tecrit altında tutulması, çalışmasının önünün açılmaması hükümetin bu süreç konusunda samimi olmadığının açık kanıtıdır. Başbakan ve hükümet her gün birçok toplantı yapar ve her gün değişik kesimlerden bin görüş alırken, Apo'nun ayda bir iki saat görüşme yapması bu sürecin sağlıklı bir biçimde yürütülmediğini ve yürümediğini açıkça göstermektedir. Çatışmasızlığın sağlandığı ortamda askeri amaçlı karakol, baraj ve tesisler yapılması zaten sürece iyi niyetli yaklaşılmadığını göstermektedir. Hükümetin çözüm üzerinde değil de savaş üzerinde yoğunlaştığı anlaşılmaktadır. Çatışmasızlık içinde geçen dokuz ay, savaş ortamında yapılamayan askeri nitelikteki çalışmaların yapılmasıyla geçirilmiştir. Türkiye'nin demokratikleşmesi konusunda hiçbir adım atılmamıştır. Demokratik siyasetin önünün açılması açısından tüm KCK tutuklularının serbest bırakılıp terörle mücadele yasasının ortadan kaldırılması bile gerçekleşmemiştir. Yıllardır tüm hükümetlerin paketler hazırlayıp hiçbir sorunu çözmemesi yaklaşımı AKP hükümeti tarafından da sürdürülmektedir. Toplumdaki her demokratikleşme sorununun muhataplarıyla tartışılıp çözülmesi gerekirken, Türkiye'nin en temel sorunu olan Kürt sorununda Kürt halkının iradesini temsil eden liderlik ve kurumların görüşlerinin alınmaması bir çözüm zihniyetinin olmadığının en somut kanıtıdır."

Reklam
Reklam

-"BU KARARIN ALINMASININ TEK SORUMLUSU AKP HÜKÜMETİ"-

Öcalan ve hareketin defalarca devleti ve hükümetten, atılan adımlara sorumlu yaklaşmasını istediği anlatılan açıklamada, "Ancak hükümet hareketi uyarı ve isteklerini bildirmediği gibi bu konuda vurdumduymaz davranmıştır. Bu açıkça bir çözüm sürecinin olmadığını söylemek anlamına gelmektedir. Zaten Başbakan da "Herhangi bir süreç yoktur, sadece bizim yaptığımız çalışmalar var' demektedir. Anadilde eğitime yaklaşımı sorulduğunda verdiği cevap da Kürt sorunun kalıcı çözümü konusunda ciddi bir çalışmalarının olmadığını göstermiştir.

Hareketimizin yönetimi ve yetkili organları, hükümetin atılan adımlar karşısında sorumsuz davranmasını, demokratikleşme ve Kürt sorununun çözümü konusunda adım atmak bir yana dil ve yöntem konusunda bile eski hegemon zihniyet ve tutum içinde olmasını dikkate alarak, Türkiye sınırları içinde kalan gerillaların geri çekilişini durdurmuştur. AKP hükümetinin sorumsuz yaklaşımları ve atılan adımları anlamsız kılması karşısında gerilla güçlerinin çekilişinin durdurulması zorunlu hale gelmiştir. Çatışmasızlığı sağlamamızı, gerillayı geri çekme irademizi ve gerillanın önemli düzeyde Türkiye sınırları dışına çekilmesini önemsemeyen, buna doğru karşılık vermeyen, bu süreci bir oyalama ve bu temelde yerel seçimlere çatışmasızlık ortamında girerek bir seçim kazanma biçiminde ele alan AKP hükümeti bu durumun sorumlusudur. Hareketimizin bu kararı almasına neden olan AKP'nin sorumsuzca yaklaşımları ve çözüm konusunda hiçbir adım atmamasıdır. Gerillanın çekilme konusunda ikna olmasını sağlayan hiçbir adımın atılmaması gerillanın geri çekilme hareketini sürdürmesini sonlandıran temel etken olmuştur" ifadelerine yer verildi.

Reklam
Reklam

-"ATEŞKES KONUSU KORUNACAKTIR"-

Açıklama şöyle tamamlandı:

"Bütün sorumsuz yaklaşımlarına rağmen yeniden AKP hükümetini ve Türk devletini demokratikleşme ve Kürt sorununun çözümü yönünde adım atmaya çağırıyoruz. Türk devletine ve AKP hükümetine Apo'nun 2013 Nevruzu'nda sunduğu çözüm projesi ve tarihi fırsatı doğru değerlendirmeleri gerektiğini bir kez daha hatırlatıyoruz. Gerillanın çekilişi durdurulurken ateşkes konumu korunacaktır. Ateşkes konumunda kalınması AKP'ye Apo'nun projesi doğrultusunda adım atmasına fırsat vermek anlamına gelmektedir.

Halkımızı ve demokrasi güçlerini de AKP'nin bu sorumsuz tutumu bırakarak demokratikleşme ve Kürt sorununun çözümü doğrultusunda adım atması için mücadelelerini yükseltmeye çağırıyoruz. Halkımız ve demokrasi güçleri Apo'nun tarihi demokratikleşme projesine sahip çıkıp mücadele ettiklerinde bu tarihi çağrının başarıyla sonuçlanacağına inanıyoruz."

BAYIK: KENDİMİZİ SAVUNACAĞIZ

PKK elebaşlarından Cemil Bayık geçtiğimiz hafta gazetecilere yaptığı açıklamada "1 Eylül’e kadar Türk hükümetine süre vermiştik. Şimdiye kadar bir şey görmedik. Bu şu anlama geliyor: sorunu çözmek istemiyor, ezmeyi esas alıyor. Savaşmak istiyor. Buna karşı kendimizi savunacağız.

Reklam
Reklam

Gerillayı durduruyoruz. Eğer operasyon yaptıklarını görürsek, bu operasyonlara karşı meşru savunma yapacağız. Savaşı daha da şiddetlendirmek isterlerse, Güney’e (Kuzey Irak) gelen grupları yeniden göndereceğiz” demiş bu açıklama tartışmalara neden olmuştu.

ANKA

günün haberleri

Anahtar Kelimeler: