Bugüne kadar pasif ve aktif savunma süreçlerini gerçekleştiren terör örgütü PKK, topyekün savunma aşamasına hiç geçemedi. 2010-2011 yıllarında 'topyekün savunma' stratejisi için mesafe almaya çalışan terör örgütüne, güvenlik güçlerinin operasyonları engel oldu. Özellikle KCK operasyonlarının, örgüt açısından strateji değişikliği sürecini baltaladığı ifade ediliyor.
Ankara'nın Kumrular Caddesi'nde 5 kişinin öldüğü 40 kişinin de yaralandığı bombalı terör saldırısıyla ilgili hazırlanan iddianamede, terör örgütü PKK/KCK yapılanmasıyla ilgili dikkat çekici bilgiler yer alıyor. 'Kongra-Gel' adı, KCK yapılanmasında yasama organı şeklinde gösteriliyor. PKK ismi ise yasama içerisinde Türkiye'deki yapıyı temsil etmeye yönelik kurulması hedeflenen meclis olarak tanımlanıyor. İddianamede, KCK veya KCK/PKK terör örgütü, hangi harf grubunu kullanırsa kullansın aynı terörist örgüt olduğu vurgulanıyor. Terör örgütü varlığını koruyabilmek ve örgütsel faaliyetlerini sürdürebilmek amacıyla bağış, aidat, vergilendirme adı altında para topluyor.
'YÜKSEK MİKTARDAKİ PARALAR TERÖR ÖRGÜTÜNE AVRUPA'DAN AKTARILIYOR'
Örgüt yandaşlarınca işletilen işyerlerinden gelir sağlanıyor. Kaçakçılık faaliyetlerinde haraç alınıyor. Sağlanan paralar ise kuryeler vasıtasıyla örgüt kadrolarına aktarılıyor. Bazen küçük miktardaki rakamlar güvenilir örgüt mensuplarının hesapları aracılığıyla ya da para transfer şirketleri üzerinden gerçekleştiriliyor. Yüksek miktardaki para transferleri ise genellikle bizzat Avrupa'daki örgütlenmelerin başındaki kişiler üzerinden sağlanıyor.
Terör örgütü, her türlü teknik haberleşmenin yanı sıra doğrudan kurye de kullanıyor. Uydu üzerinden yayın yapan tv kanalları, radyolar, çeşitli dergi ve gazeteler, internet siteleri aracılığıyla iletişim faaliyetlerini gerçekleştiriyor. Terör örgütü KCK, 2007 yılında aktif hale geldi.
Irak'ın Kuzey'inde KCK Yürütme Konseyinin başında Cemal kod adlı Murat Karayılan bulunuyor. Türkiye topraklarında örgütsel faaliyetleri yürütmekle görevli KCK/TM yapılanmasının başında ise Refah kod adlı Sabri Ok yer alıyor. Remzi Kartal da örgütsel yapı içerisinde Kongre-Gel Başkanı olarak gösteriliyor.
Duran Kalkan, Cemil Bayık, Mehmet Tören, Mustafa Karasu, Nuriye Kesbir, Newroz Ceren gibi örgüt mensupları da KCK sözde Yürütme Konseyi üyeleri. Yurt dışındaki örgüt yöneticileri Nizamettin Toğuç, Tahir Kemalizade, Hasan Yirik, Aynur Hülakü, Dolakay Şanlı, Muzaffer Ayata, Fahrettin Gülşen dönemsel olarak rolleri değişecek biçimde örgütsel faaliyetlere katkı sunuyor.
'TÜRKİYE 12 BÖLGEYE AYRILMIŞ'
İddianamede terör örgütünün 5 bin ile 5 bin 500 civarında silahlı bir kadroya sahip olduğu belirtiliyor. Örgüt tarafından Türkiye eyaletlere bölünmüş ve 12 bölgeye ayrılmış. Her bölgeye bir isim verilirken, buralarda kaç kişilik terörist grubu olduğu da anlatılıyor. Bunlar sırasıyla şöyle: "Samsun-Tokat-Amasya-Giresun (Karadeniz Açılım Grubu) hattında 20-25 kişilik grup; Sivas ve çevresindeki alanını kapsayan alanda (Koçgiri Eyaleti) 5-10 kişilik grup; Malatya-Adıyaman-Gaziantep-Kahramanmaraş (Güneybatı Eyaleti) bölgesinde 9-10 kişilik grup; Tunceli ve çevresinde (Dersim Eyaleti) 180-200 kişilik grup; Elazığ'ı da kapsayacak şekilde Diyarbakır ve çevresinde (Amed Eyaleti) 170-190 kişilik grup; Erzurum'dan Bingöl'e kadar uzanan (Erzurum Eyaleti) bölgede 80-85 kişilik grup; Batman-Bitlis-Muş bölgesini (Garzan Eyaleti) kapsayan alanda 90-95 kişilik grup; Mardin ve çevresinde (Mardin Eyaleti) 35-40 kişilik grup; Siirt ilini de kapsayacak şekilde Şırnak çevresinde (Botan Eyaleti) 315-350 kişilik grup; Ardahan-Kars-Iğdır hattında (Serhat Eyaleti) 75-80 kişilik grup; Van ve çevresinde (Van Eyaleti) 110-120 kişilik grup; Hakkari ve çevresini kapsayan alanda (Zağros Eyaleti) 370-410 kişilik gruplar bulunuyor."
Ayrıca sınıra yakın alanlardan Haftanin Bölgesinde 270-300 kişilik grup; Behdinan Bölgesinde 700-750 kişilik ve Hakurk bölgesinde 290-310 kişilik gruplar yer alıyor. Bunların dışında da ülkenin geri kalan kısımlarında metropollerde ve yurtdışında da azımsanmayacak sayıda örgüt mensubu bulunuyor.
'TERÖR ÖRGÜTÜ STRATEJİ DEĞİŞİKLİĞİNE GİDİYOR'
İddianamede terör örgütünün strateji değişiklikleri de anlatılıyor. Terör örgütünün stratejisi, 'pasif-aktif-topyekün' savunma aşamalarından oluşan Meşru Savunma Stratejisi. Uzun süreli halk savaşının aksine aşamalar doğrusal olarak ilerliyor. Geri dönüşler söz konusu olabiliyor.
Bugüne kadar 'pasif ve aktif savunma' süreçleri yaşanmış olması ve eylemlerin en yoğun olduğu dönemin örgütçe aktif savunmanın ileri aşaması olarak tanımlanması ise topyekün savunma aşamasına hiç geçilmediğini gösteriyor.
2011 yılı Haziran ayında yapılan genel seçimler sonrası örgüt ve müzahir yapılar tarafından sıklıkla dile getirilen Devrimci Halk Savaşının stratejik açıdan karşılığı da bulunmuyor ve içeriğine ilişkin net açıklamalar yapılmıyor.
Son dönemde yakalanan örgüt mensupları ise 'Devrimci Halk Savaşı tartışmalarının yaklaşık bir yıldır devam ettiği, tartışmanın özellikle 2010-2011 kış üstlenmesi sürecinde gerçekleştiği, stratejinin temel mantığının halkın da içerisine dahil edildiği topyekün bir mücadele olduğu, tam olarak uygulanması için bir psikolojik hazırlık süreci gerektiği, bunun da basın yayın organlarıyla yapılacak propaganda ile sağlanacağı, hazırlık aşamasında HPG mensuplarının illerde-ilçelerde Öz Savunma Birliği (ÖSB) mensuplarının faaliyet yürüteceği' şeklinde konuşuyor.
2011 yılı içerisinde terör örgütünün kırsal ve metropol alan faaliyetlerinin şiddet eylemlerinin stratejik açıdan karşılığı meşru savunma stratejisi. Yurt içindeki ve yurt dışındaki konjoktürel gelişmeler, genel seçimler, Ortadoğu'daki gelişmeler, ABD'nin Irak'tan çekilme süreci ise terör örgütünü alan kazanmaya yönelik bir çabanın içine soktu.
Alan kazanmaya yönelik kitlesel eylemler üzerinden örgütün mesafe almaya çalıştığı belirlendi. Ancak örgüt kadrolarına, yapılanmalarına yönelik gerçekleştirilen polisiye operasyonların örgüt açısından strateji değişikliği sürecini baltaladı.
'MAYINLI-BOMBALI SALDIRILARDA ARTIŞ VAR'
2011 yılında bölücü terör örgütü Meşru Savunma Stratejisi kapsamındaki kırsal metropol alan faaliyetleri, HPG ve bağlı silahlı unsurlar tarafından örgütün 2010 yılı Mayıs ayından itibaren takip ettiği eylem stratejisine uyumlu bir şekilde gerçekleştirilmiş kırsal alanda HPG'ye bağlı kırsal kadrolar ve sözde Özel Kuvvetler, metropollerde ve şehir merkezlerinde ise Öz Savunma Birliği, Özel Kuvvetler, Kürdistan Özgürlük Şahinleri (TAK) ve Apocu Gençlik İntikam Tugayı (AGİT) gibi yapılanmalar şiddet eylemleri üzerinden mesafe almaya çalıştı.
2011 yılı içerisinde özel kuvvetlerin faaliyetleri bağlamında mayınlı-bombalı saldırılarla, özellikle araçla seyir halindeki güvenlik kuvvetlerine yönelik saldırıların nitelik ve nicelik açısından arttığı, diğer sahalara patlayıcı aktarımında artış olduğu, kırsal alanda ilçelerde özellikle polis özel harekat birimleri ile çatışmaktan kaçınılmayan bir tavrın izlendiği tespit edildi.
'TAK İSMİ TERÖRİST İMAJDAN KURTULMAK İÇİN KULLANILIYOR'
TAK ismi, örgütün uluslararası alandaki terörist imajından kurtulmak ve örgüt üzerindeki baskıya hafifletmek amacıyla özellikle kullanılıyor. TAK adıyla üstlenilen tüm eylemlerin bizzat KCK terör örgütünce gerçekleştirildiğinin vurgulandığı iddianamede, "Ayrıca amaç ve hedeflerine ulaşmak amacıyla sürekli yeni taktikler ve yöntemler geliştiren KCK terör örgütü, Kürt kökenli vatandaşları güvenlik güçleri ve devlete karşı kışkırtmak amacıyla yan kuruluş olarak öz savunma birlikleri adlı yapıyı hayata geçirdiği, kent ve ilçe merkezlerinde örgütlenen bu oluşum farklı çıkarlar sağlamak yoluyla bünyesine kattığı grupları halkta devlet unsurlarına karşı bir direniş oluşturmak maksadıyla kullandığı bu çerçevede Ankara Kızılay'da meydana gelen bu soruşturmanın konusu olan bombalı eylemin örgütün eylemsizlik kararının kendileri için geçerli olmadığı tarzında açıklamalarla tak yapılanması tarafından üstlenildiği anlaşılmıştır." deniyor.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz