İSTANBUL (ANKA) - İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Murat Yalçıntaş, finansal kiralamaya (leasing) konu olan malların KDV'sinin yüzde 1'den 18'e çıkarılmasını eleştirerek, yatırım konusunda zaten sıkıntı yaşayan KOBİ'lerin üstüne yeni bir yük bindirildiğini söyledi.
Leasingde KDV'nin yüzde 18'e çıkmasıyla ilgili açıklama yapan İTO Başkanı Murat Yalçıntaş, leasing sektörü müşterilerinin ağırlıklı olarak KOBi'lerden oluştuğuna işaret ederek, KDV'nin yüzde 18'e çıkarılmasıyla KOBİ'lerin üzerine yeni bir yük bindirildiğini kaydetti. Bu durumun, yeni yatırımların ertelenmesine ve hatta bazı sektörlerde durgunluğa yol açabileceği uyarısında bulanan Yalçıntaş, "Örneğin iş makinesi satışlarının yüzde 62'sinin, tarım makineleri satışının ise yüzde 45'inin leasing ile yapıldığı herkes tarafından bilinmektedir" dedi.
ABD ve Avrupa'da leasing sektörüne verilen teşviklerle yatırımcıların desteklendiğini belirten Yalçıntaş, leasing yöntemiyle finanse edilen yatırımların toplam yatırımlar içindeki payının AB'de yüzde 20'lerde, ABD'de ise yüzde 30-35 dolayında olduğunun tahmin edildiğini söyledi.
-LEASİNG SEKTÖRÜ 22 YILDA 35 MİLYAR DOLARLIK YATIRIMA ARACILIK ETTİ-
Sektörün Türkiye'deki 22 yıllık geçmişinde toplamda 35 milyar dolarlık yatırıma aracılık ettiğine dikkat çeken Yalçıntaş, sektörün 2007 yılında 7-8 milyar dolar civarında işlem hacmine ulaştığını söyledi. Leasing işlemlerinin GSYİH içindeki payının 2007 yılsonu itibarıyla yüzde 2'ye yaklaşmasının beklendiğine işaret eden Yalçıntaş, yeni KDV uygulaması öncesinde 2008 yılında 9 milyar dolarlık işlem gerçekleştireceğinin öngörüldüğünü hatırlattı. Yalçıntaş, "Yeni KDV oranı uygulanır ise olumsuz sonuçlar 3-6 ay içinde ortaya çıkacaktır. Bu durum sektörde yüzde 60-70'lik bir daralmaya sebep olacak kadar olumsuz sonuçlar doğurabilir. KDV oran artışının uygulamaya girmesinin ilk olumsuz etkisi, İMKB'de hisseleri işlem gören finansal kiralama şirketlerinin hisse değerlerinde meydana gelen yüksek oranlı düşüşlerdir" diye konuştu.
-"KDV ARTIŞI SEKTÖRÜ KÜÇÜLTÜR"-
Makine imalat sektörünün de bu uygulamadan zarar göreceğini ifade eden Yalçıntaş, leasing yöntemiyle yapılan yatırımlarda, alımı gerçekleştirilen makine, ekipman ve araçların tedarikine yönelik üretimde bir çok yerli imalat firmasının da önemli bir paya sahip olduğuna dikkat çekti. KDV artışının 56 bin aktif müşteriye sahip 70 civarında şirketin faaliyet gösterdiği leasing sektörünü küçülteceğini dile getiren Yalçıntaş, şirketlerin ödediği vergilerde de düşüş olacağını kaydetti. Yalçıntaş, "Ayrıca yatırım yapamayan imalatçı daha çok üretip, daha çok satıp, daha çok KDV, Kurumlar Vergisi, Gelir Vergisi ödeyebilecek ve istihdam yaratabilecekken, bunların hiçbiri gerçekleşmeyecektir" dedi.
-"SEKTÖR, KAYITDIŞINI KAYIT ALTINA ALIYOR"-
Yalçıntaş, finansal kiralama şirketlerinin Türkiye'de belge düzeninin yerleşmesine, dolayısıyla da kayıt dışı ekonominin kayıt altına alınmasına da önemli katkı sağladığını vurguladı. Yalçıntaş, şöyle konuştu:
"Özellikle kayıt dışı ekonominin küçük işletmelerde göreli olarak çok daha yüksek olduğu dikkate alındığında, küçük ve orta boy işletmelerin leasing ile finanse edilmesi ile bu işletmeler, en azından harcamaları ile orantılı gelir göstermek durumundadır. Böylece gelir bir kez kayıt altına alındığında aynı şekilde devam etmesi sağlanmaktadır. Ayrıca, gayrimenkul leasinginde, fabrika binası ve işyeri gibi taşınmazın tapu devir işlemlerinde harca esas değer, gayrimenkulün sözleşmede yer alan gerçek satış değeri üzerinden beyan edilerek ödendiğinden, tapu devirlerinde taşınmazların çok düşük değer ile devir edilmesinin de önüne geçilmiştir."
Söz konusu KDV artışının yabancı yatırımlar üzerinde de olumsuz etki yaratabileceğine de dikkat çeken Yalçıntaş, kısa bir süre önce bir finansal kiralama şirketine ortak olarak Türkiye pazarına giren yabancı bir şirketin "1 milyar dolarlık yatırım planını gözden geçiririz" açıklamasını buna örnek gösterdi.(ANKA)