Kekemelerin sayısı azalıyor

Kekemelik ile 'r' gibi bazı harfleri telaffuz edememekten kaynaklanan peltekliğin bilgisayar desteğiyle etkin tedavi edilebildiği bildirildi.

ADANA (A.A) - Doğuştan ya da sonradan oluşabilen, kişinin kendini ifade etmesini güçleştiren, toplum içinde utanmasına, sıkılmasına yol açan kekemelik ile 'r' gibi bazı harfleri telaffuz edememekten kaynaklanan peltekliğin bilgisayar desteğiyle etkin tedavi edilebildiği bildirildi.

Adana'daki özel bir kekemelik merkezinin psikologlarından Cem Şeker, günümüzde düzgün ve akıcı konuşmanın sosyal yaşamla uyumda, iş ararken kendini ifade etmede ve iletişim başarısında öncelikli unsur olduğunu, bu nedenle kekemelik ve pelteklik tedavisinin büyük önem taşıdığını belirtti.

Reklam
Reklam

Şeker, konuşmaya başlarken veya konuşma esnasında konuşmanın akıcılığını bozan, bazı ses veya sözcükleri tekrarlama ya da duraklayarak çıkarma ile gelişen yanlış konuşma alışkanlığı ile ''r'' gibi bazı harfleri söyleyememekten kaynaklanan peltekliğin tedavisinde yüzde 96 başarı sağlandığını bildirdi.

Şeker, genetik faktörlerin yanı sıra genellikle 2-7 yaşları arasında yaşanan korku, endişe ve gerilimden kaynaklanabilen kekemeliğin bir hastalık olmadığını, bu nedenle merkezlerine başvuranları hasta değil, öğrenci olarak tanımladıklarını söyledi.

Kekemeliğin görülme sıklığının resmi istatistiklerde binde 6 olarak geçtiğini ancak, gerçek sayının bunun çok altında olduğunu tahmin ettiklerini belirten Şeker, ''Çünkü, günümüzde artık bilgisayar destekli etkin tedavi yöntemleriyle kekeme kişilerin sayısının yok denecek kadar azaldığını biliyoruz'' dedi.

-''ERKEKLERDE TEDAVİ DAHA ZOR''-

Kekemeliğin erkeklerde kadınlara oranla 3-4 katı fazla görüldüğünü, her 100 hastadan 86'sının erkek olduğunu ifade eden Şeker, ayrıca, kadınların tedaviye daha hızlı cevap verirken, erkeklerdeki tedavinin hem daha fazla zaman aldığını hem de daha güç olduğunu kaydetti.

Reklam
Reklam

Şeker, kekemeliğin, özellikle heyecanlanma, baskı altına girme, sinirlenme, yeni kişilerle ya da toplum karşısında konuşurken tetiklendiğini, bu durumun kişiyi utangaç, içine kapanık ve toplumdan kopuk hale getirdiğini anlattı.