İyi bir kelle paça için kilometrelerce yol tepmeyi göze alanlardansanız size vereceğimiz pratik kelle paça çorbası tarifini okuduktan kendi çorbanızı kolayca hazırlayacaksınız.
Tarif o kadar kolay ki bir süre sonra kelle paça çorbasının mutfağınızda yapılacak yemekler listesinde başlara gelmesine kendiniz bile şaşıracaksınız. Anadolu mutfağının en eski tatlarından olan kelle paça çorbasının bu değeri elbette bir rastlantı değildir. İçerdiği vitaminler, hastalıkta ilk başvurulan yemeklerden biri olmasını sağlamıştır. Soğuk algınlığı, kilo kaybıyla savaşma, bağışık sistemini güçlendirme ve hatta çok daha ciddi hastalıklarda vücuda olan katkısı, onun değerine değer katmıştır. Üstelik tüm bunları yaparken damağa verdiği tat kelle paça çorbasını daha da değerli kılmıştır.
Kelle paça çorbası, Türkiye mutfağının en yaygın yemeklerinden biridir. Hem her yörede yapılan kelle paça çorbasının yaygınlığı, ona her yöreye özgü baharatların kullanılmasına ve birbirinden farklı tatların gün yüzüne çıkmasını sağlamıştır. Size vereceğimiz bu tarif ile kelle paça çorbasının lezzetinden bir şey kaybetmeden kolayca yapmanızı sağlayacaktır.
Bunca özenle hazırlanan, neredeyse ana yemek gibi bir çorba olan kelle paçanın sunumunda belirlediğiniz konsept çok önemli. Salaş ya da zarif olması farkemeksizin her sofrada yüz güldüren bu lezzeti kış mevsiminde limon, roka, maydanoz veya turp ile servis edebilirsiniz. Sirke ve sarımsak gibi olmazsa olmazları ise mutlaka sofrada bulundurmaya özen göstermelisiniz. Her bölgenin kendi yemek kültürüne göre farklılaşmış baharatlarını da damağınıza göre ekleyerek kelle paça çorbasının sunumunu zenginleştirebilirsiniz. Baharatlar yemeğin tadını güzelleştirse de kelle paça çorbasının tadını baskılamaması için baharatın çok fazla kullanılmamasına dikkat etmenizde yarar var.
Eskiden sadece kasaplarda ya da kesimhanelerden temin edilen kelle paçayı artık büyük marketlerde de temizlenmiş olarak bulabilirsiniz. Bu şekilde temizlenerek satılması, kelle paça çorbasının en zor kısmı olan temizleme yükünden de kurtulmanızı sağlıyor. Yukarıdaki kelle paça çorbası tarifine uyarak yapmaksa artık işten bile değil!
Son derece geleneksel, atalarımızın sabah kahvaltılarında tükettiği bu çorba, antibiyotik özelliği, kolajen zenginliği ile dirençli nesiller yetiştirmiştir. Vücut direncinin düşmesine ve hastalıklara karşı kolay hedef haline gelmeye izin vermeden önce ilk göz önünde bulundurulması gereken konu da beslenmedir. İşte bu noktada binbir şifası olan kelle paça ilk tercihiniz olabilir. İçeriğindeki bol kolajen, vitamin ve mineraller bir yana sarımsak ve sirke gibi yandaşları da doğal antibiyotik görevi görüyor. Kilo almaya çalışıp başarısız olanlar için de faydalı içeriği sayesinde bu hedeflerine ulaşmakta başarı sağlıyor. Kemik yaralanmalarında düzenli tüketildiğinde kısa bir zaman diliminde kemikleri güçlendirerek kemiklerin iyileşmesini sağlar. Kelle paça çorbasının diğer katkısı da kanser tedavisinde yıpranan vücuda destek olarak onun toparlanmasını sağlamaktır. Bu kadar faydalı olan kelle paça çorbasına hala uzak durmayı düşünüyor musunuz?
Ortalama 250 gr. denk gelen 1 kase kelle paça çorbasında yaklaşık olarak 325 kalori bulunmaktadır. Bu oranın yüksekliği kelle paça çorbasının bir enerji deposu olduğunu da ispatlar niteliktedir. Üstelik bir öğünde yediğiniz iki çeşit yemekten çok daha az kalori içerdiği için diyette dahi önerilir. Sert kış aylarında hassaslaşan bağışık sistemini toparlaması, hastalara güç vermesi, kelle paçanın hangi anlarda kurtarıcı olduğuna dair altın değerinde ipuçları verir. Kelle paça çorbası, belli aralıkla tüketildiğinde vücut kendini buna ayarlayarak gerekli enerji ihtiyacını buradan karşılamaya programlar. Bu aralığın dengeli tutulması kilo almaya engel olacaktır. Sağlıklı bir bünye için kolay tarifini verdiğimiz kelle paça çorbasını sofralarınızdan uzak tutmayın!