Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı kendi hesabıyla vurdu

CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın geçmişte sık sık kullandığı "çay-simit" hesabını yaparak AK Parti'yi eleştirdi.

Tekirdağ mitinginde konuşan CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ilk siyaset yılları ve başbakanlığı döneminde sık sık kullandığı "çay - simit" hesabını yaptı. Ak Parti iktidarının rakamları ile aynı hesabı yapan Kılıçdaroğlu, ülkenin zor durumda olduğuna vurgu yaptı.

“SİZE BİR ASGARİ ÜCRET HİKAYESİ ANLATAYIM”
Size bir asgari ücret hikayesi anlatayım, 949 lira alıyor. Bunlar bir dönem çay ve simit hesabı yapmışlardı. Asgari ücret ne kadardı 949 lira. Çay 1 lira, simit de 1 lira. Karı koca ve üç çocuklu aile düşünelim. Tek bir öğünde çay simit masrafı 10 lira, 3 öğün eder 30 lira. Bir ayda 30 gün var, çarpıyoruz 900 lira. Geriye kaç lira kaldı, 49 lira.

Reklam
Reklam

49 lira ile ev kirası ödeyecek, üç çocuğa bakacak, okul masrafını, otobüs masrafını karşılayacak, elektrik su parasını ödeyecek. Bunların büyümesi ahlaksız vicdansız büyümedir. o nedenle dedik ki asgari ücreti 1500 lira yapacağız. Ne dedi maliye bakanı, 1500 lira diyor, asgari ücretliye verirseniz bu onun için zulümdür diyor. Sen 12-13 bin alırken zulüm değil de 1500 lira verirken mi zulüm oluyor.

İŞTE ERDOĞAN'IN ÇAY-SİMİT HESABI

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a, "Demiş ki, 'Biz çiftçiye mazot desteği veriyoruz.' Ben de biliyorum veriyorsun, çiftçinin mazotundan 9 milyar lira vergi alıyorsun, 550 milyonunu geri veriyorsun. E, peki geri kalan 8 milyar ne oluyor? Kaçak Saray'da oturan bunun cevabını da versin bakalım" diye seslendi. Kılıçdaroğlu, "Kaynak, kaynak' diye soruyorlar. Sen yana çekil de kaynak yapma, biz bu ülkenin kaynağını zaten buluruz" dedi.

Kılıçdaroğlu, partisinin Tekirdağ mitinginde konuştu. Cumhuriyet Meydanı'ndan seslenen Kılıçdaroğlu, seçim vaatlerini sıralarken CHP'nin halkın iktidarını kuracağını ifade etti.

Reklam
Reklam

Türkiye'de 17 milyon yoksulun olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, "CHP iktidarında, 13 yılda demiyorum, 4 yılda hiçbir aile 'ben yoksulum' demeyecek. Türkiye'nin çok sorunu var, 6 milyon 200 bin işsizimiz var. Devralacağımız mirasın kolay bir miras olmadığını biliyorum. Bir siyasal parti 'ben ülkenin sorunlarının üstesinden gelebilirim' derse, önce o adamın namuslu olması, kul hakkı yememesi lazım. 'Benim çocuğum iş buldu, diğerinin çocuğu beni ilgilendirmez' dememesi lazım. VIP listeleriyle KPSS'ye girmeden birileri pilotla devlet memuru olmaması lazım. Bunu kim yapabilir, CHP yapabilir. Çünkü CHP'nin geçmişinde de, geleceğinde de tek hedef vardır, halkın iktidarı" dedi.

"İYİ DUY ARKADAŞ, İYİ DUY"

İsim vermeden Başbakan Ahmet Davutoğlu'na yanıt veren Kılıçdaroğlu, "Ben 'Suriyelileri kendi ülkelerine göndereceğim' dedim, 'Vay efendim sen nasıl gönderirsin?' Buradan söylüyorum, iyi duy arkadaş iyi duy, birOrtadoğu'ya barışı getireceğiz. Türkiye'den Ortadoğu'ya silah göndermeyeceğiz, gıda malzemesi göndereceğiz, insanı yardım yapacağız. Demokrasilerini güçlendirmeleri için her türlü katkıyı yapacağız ama insanın insanı öldürdüğü, Müslüman kanının aktığı bir coğrafya olmaktan Ortadoğu'yu biz kurtaracağız. Çünkü biz Mustafa Kemal'in Kuvayı Milliye geleneğinden geliyoruz" dedi.

Reklam
Reklam

Ortadoğu'ya barış gelince Suriyelileri kendi ülkelerine göndereceklerini söyleyen Kılıçdaroğlu, "Kim kendi topraklarına gitmek istemez? Dedelerinin mezarı, aileleri, toprakları, mal varlıkları orada. Yani Ortadoğu'da huzuru sağlayacağız, 2 milyon Suriyeliyi de kendi ülkelerine göndereceğiz. Onlar da huzur içinde kendi ülkelerinde yaşasınlar" diye konuştu.

"HEM ORTADOĞU, HEM TÜRKİYE KAZANACAK"

Ortadoğu'ya barışın gelmesinin Türk iş adamlarının burada çok büyük işler yapması anlamına geldiğini de belirten Kılıçdaroğlu, "Irak'a gittim, Irak'ın Başbakanı bana aynen şunu söyledi, 'Sayın Genel Başkan, biz önümüzdeki 10 yıl içinde Irak'ta 100 milyar dolarlık yatırım yapacağız. Havaalanı, köprü, tünel, demiryolları, hastaneler, toplu konutlar, metro, çok şeyler yapacağız. Biz size bütün yolları açıyoruz ama sizin hükümet pencereden girmeye çalışıyor. Bu da olmaz' diyor. Haklı. Biz ne yapacağız, barışı sağlayacağız. Hem Ortadoğu, hem Türkiye kazanacak" dedi.

"TAAHHÜDÜ İHLAL CEZASINI KALDIRACAĞIM"

Kılıçdaroğlu, 5 milyon vatandaşın tüketici kredisi nedeniyle borç batağı içinde olduğunu, Bankalara son 10 yılda 128 milyar dolar faiz ödediğini belirten Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

Reklam
Reklam

"Borç batağından vatandaşı kurtaracağız. 'Bunun kaynağı nereden?' diyorlar. Bunun devlete maliyeti yok. Neden yok, bankaların kerdi kartı borcu ne kadar 19 miyar lira. Bu borcu varlık yönetim şirketlerine 2 milyar 800 milyon liraya satıyorlar, demek ki 17 milyonundan vazgeçiyor. İtiraz eden var mı yok. Ben de '17 milyarından vaz geçiyor musun, faizi sil, vatandaş ödesin bunu' diyeceğim.

Bunun için kanuna gerek yok, bankalar birliğiyle oturup protokol yapmaya bağlı. 1 milyon 220 bin vatandaşımız taahhüt etmiş 'borcumu ödeyeceğim' diye, 550 bini ödeyememiş ve mahkeme kararıyla mahkum olmuşlar. Bugüne kadar 89 bin kişi cezaevinde yatmış, 525 bin kişi de sırada bekliyor. Taahhüdü ihlal cezası bunun adı... 525 bin vatandaşıma sesleniyorum, hapis cezasıyla yüz yüzesin, gel altı okun böğrüne mührünü bas. CHP iktidarında 525 bin vatandaşımı hapse girmekten kurtaracağım. Taahhüdü ihlal cezasını kaldıracağım."

"HORTUMLARIN TAMAMINI KESECEĞİM"

Seçim vaatleri için "kaynak" sorularını gündeme getiren Kılıçdaroğlu, şunları dedi:

Reklam
Reklam

"Kilis'ten bir vatandaş kocaman bir terzi makası göndermiş, 'Sayın Kılıçdaroğlu, şu AKP Genel Merkezine bağlanan hortumları kes' diyor. Sözüm söz, o hortumların tamamını keseceğim. Diyorlardı ya, 'Türkiye dünyanın ilk 20 ekonomisi arasında.' demek ki para var, kim dedi kaynak yok diye. Yandaşa gelince para var.

Havuz medyasının genel yayın yönetmeni ne yapıyordu, açıyordu telefonu Halk Bankası Genel Müdürüne, 'Oğlum Süleyman 2 milyon gönder de para ödeyeceğim.' O banka babanın bankası mı, hayır. Bu milletin bankası. Şimdi ben o hortumu kesince 2 milyon emekliye gidecek.

Sadece o mu? Saraya gidenler... Ülkede kaynak var. Sözüm söz CHP iktidarında, benim ve bakanlarımın çocuklarının yatak odalarında boy boy kasa olmayacak, evlerinde ayakkabı kutuları olmayacak. Her kuruşun hesabını vereceğiz, bizim özgüvenimiz yüksek."

BAŞBAKANA: "SENİN TELEVİZYONUNA ÇIKALIM OTURALIM TARTIŞALIM"

Her projelerinin santim santim hesabının yapıldığını ifade eden Kılıçdaroğlu, Başbakan Ahmet Davutoğlu'na da canlı yayın çağrısı yaptı. Kılıçdaroğlu, "Ben maliyeciyim, 27,5 yıl kamuda çalıştım. Vergi nasıl toplanır, para nasıl harcanır, bütçe nasıl yapılır bunları gayet iyi biliyorum. Tekirdağ meydanından da Davutoğlu'na sesleniyorum, eğer benim kaynaklarımı merak ediyorsan, yüreğin yetiyorsa senin televizyonuna çıkalım oturalım tartışalım, millet de duysun. Biz kendimize güveniyoruz, istiyorsa ona maliye dersi de verebiliriz" dedi.

Reklam
Reklam

"BUNLARIN BÜYÜMESİ AHLAKSIZ, VİCDANSIZ BÜYÜMEDİR"

Asgari ücreti bin 500 lira yapacakları vaatlerine de "nasıl yaparsınız" diye karşı çıktıklarını ifade eden Kılıçdaroğlu, "Bunlar bir dönem çay ve simit hesabı yapmışlardı, asgari ücret 949 lira. Çay 1 lira, simit de 1 lira. Karı-koca ve 3 çocuklu bir ailenin çay simit masrafı tek bir öğünde 10 lira, üç öğünle bir ayda 900 lira. Geriye 49 lira kaldı... Bununla ev kirası ödeyecek, çocuğuna bakacak, okul masrafını karşılayacak, elektrik-su parasını ödeyecek. Ben ne diyorum, bunların büyümesi ahlaksız, vicdansız büyümedir" diye konuştu.

Türkiye nüfusununyüzde1'i toplam servetinyüzde 54'üne sahip olduğunu kaydeden Kılıçdaroğlu, "Bu refahı bir avuç azınlık toplamak demektir. Soruyorlar ya 'kaynak nerede' diye. O yüzde 54'ü ilk etapta yüzde 39'a indireceğim ve refahı tabana yayacağım. Çiftçisi, emeklisi, asgari ücretlisi kazanacak."

CUMHURBAŞKANINA YANIT VERDİ

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın sözlerine işaret eden Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:

"Çiftçimiz alın terinin karşılığını alamıyor. 13 yılda Trakya büyülüğünde alan ekilmiyor, çünkü çiftçi zarar ediyor. Biz de 'çiftçiye mazotu 1,5 liradan vereceğiz' diyoruz. Yine koro halinde itiraz ediyorlar. Ben ede onlara şu soruyu sordum, 'Elmas da vergiyi sıfırlamadın mı, ben de mazotta sıfırlıyorum.' Abisi demiş ki, 'Biz çiftçiye mazot desteği veriyoruz.' Ben de biliyorum veriyorsun, çiftçinin mazotundan 9 milyar lira vergi alıyorsun 550 milyonunu geri veriyorsun. E peki geri kalan 8 milyar ne oluyor? Kaçak Saray'da oturan bunun cevabını da versin bakalım. Ben çiftçi dostuyum. Çiftçi üretiyor, her santimine alın teri döküyor, ürettiği için istihdam da yaratıyor.

Reklam
Reklam

Refahı tabana yayacağız, herkes nasiplenecek Türkiye'nin büyümesinden. Bakın yıllık tarım ve gıda ürünü ithalatımız 49 milyar dolar, bunun yarısını biz üretsek dünyanın parası kalıyor, Türkiye'ye. 'Kaynak, kaynak' diye soruyorlar. Sen yana çekil de kaynak yapma, biz bu ülkenin kaynağını zaten buluruz. Bu ülke de kaynak var."

Anahtar Kelimeler: