Kenan Evren hayatını kaybetti

Ankara Gülhane Askeri Tıp Akademisi'nde (GATA) tedavi gören 98 yaşındaki 7. Cumhurbaşkanı Kenan Evren hayatını kaybetti.

12 Eylül Askeri Darbesi’nin lideri, Türkiye’nin 7’nci Cumhurbaşkanı Kenan Evren 98 yaşında hayatını kaybetti.

12 Eylül askeri darbesinin lideri, 7. Cumhurbaşkanı Kenan Evren, tedavi gördüğü Gülhane Askeri Tıp Akademisi’nde (GATA) dün 98 yaşında yaşamını yitirdi. Öğle saatlerinde, yaşlılığa bağlı çoklu organ yetmezliği nedeniyle sağlık durumu ciddileşince yoğun bakıma alınarak solunum cihazına bağlanan Evren kurtarılamadı.

3 YILDIR GATA’DA TEDAVİ GÖRÜYORDU

2012’den beri GATA’da tedavi göre Evren’in sağlık durumunda son günlerde yaşlılığa bağlı ciddi sorunlar yaşadığı belirtilirken, durumunun ağırlaşması üzerine aile üyelerinin hastaneye çağırıldı.

Reklam
Reklam

Evren, ölümünden önce hakkında açılan darbe davası nedeniyle güç günler geçirdi. Liderliğini yaptığı 12 Eylül darbesi nedeniyle, darbenin kendisiyle birlikte hayatta kalan bir diğer üyesi Tahsin Şahinkaya ile birlikte yargılandığı davada ömür boyu hapse mahkûm edildi. Temyiz edilen davanın Yargıtay incelemesi sürüyor. Evren, Şahinkaya ile birlikte davaya tedavi gördüğü hastaneden görüntülü konferans yöntemiyle katılmıştı.

Genelkurmay Başkanı Org. Kenan Evren, 12 Eylül 1980’de darbe bildirisini böyle okumuştu.

27 Mayıs Darbesi’ni komşusundan öğrendi

18 Haziran 2014’te, yargılandıkları 12 Eylül 1980 Askeri Darbesi Davası’nda TCK’nın “Devlet kuvvetleri aleyhine cürümler” başlıklı 146. maddesi uyarınca müebbet cezasına mahkum edilen 12 Eylül Darbesi’nin mimarı Kenan Evren, dün hayatını kaybetti. Her ne kadar, Genelkurmay’ın internet sitesinde “Doğum yeri Alaşehir, doğum tarihi 1918” yazıyorsa da Kenan Evren, Manisa’nın Kula ilçesinde, 17 Temmuz 1917 tarihinde, bir “Kadir Gecesi” doğduğuna inandı. Nitekim 15 gün boyunca kulağına “Kadir” ismi fısıldandı. Ama ağabeyi Ragıp, “Kadir” ismini sevmiyordu. O yüzden ismi, kayıtlara Kenan olarak geçti. Bu bilgilere de kişisel çabasıyla yıllar sonra ulaştı.

Reklam
Reklam

7’YE İNANIRDI

Doğumuyla “Yedi” rakamı arasında bir ilişki olduğunu, hayatının “Yedi” rakamı etrafında şekillendiğini düşünürdü. “1917 senesinin 7’nci ayı ve Ramazan ayının 27’nci gecesi olan Kadir Gecesi, Kula’da dünyaya geldim” derken “Yedi” rakamının hayatındaki önemini vurguluyordu. Bu inancını, anılarını yazdığı kitapta “İşte 7 rakamının kronolojik tablosu” başlığı altında açıklıyordu: “Askeri liseye giriş yaşım: 17; Evlenme tarihim: 27 Mayıs 1944; Evlenme yaşım: 27; 17. Genelkurmay Başkanı; 7. Cumhurbaşkanı; 12 Eylül Harekatı’nın Cumhuriyet’in 57. yılında gerçekleşmesi” ve liste devam eder. Biz de bir hatırlatma yapalım: “Yedi” sembolizmin de kutsal saydığı bir rakamdır!

HELVACI ÇIRAĞI AHMET KENAN

Dördüncü sınıfın yaz tatilini, babasının isteğiyle bir kunduracının yanında geçirecekti ki, başarısızlığı nedeniyle çıraklığı kısa sürdü. Ardından bir helvacının yanına girdi. O dönemi yıllar sonra “Az da olsa tahin helvası, şeker ve lokum yapmayı öğrenmiştim. Okumamış olsaydım şekerci olabilirdim” sözleriyle andı. Sapanla kuş vurmayı, özellikle serçe avlamayı seven bir çocukluğu vardı. Ancak, bir gün serçe yerine vurduğu kumrunun kendisinde yarattığı “Acıma hissi” nedeniyle bu sevdasından vazgeçti. Serçelerin yerini, eşek arıları aldı; tahta pervaneler yaparak, çelik çomak oynayarak geçirdi çocukluğunu.

Reklam
Reklam

12 Eylül’e nasıl gelindi

Siyasi cinayetler, kanlı 1 Mayıs, Çorum ve Maraş olayları, TBMM’nin kilitlenmesi, ekonomik buhran ve diğerleri... Türkiye tarihine bir balyoz gibi inen sürecin kilometre taşları.
Türkiye’nin siyasi ve sosyal hayatını yeniden dizayn eden 12 Eylül süreci öncesindeki çalkantılar, askeri müdahalenin ardından yerini mutlak baskının hakim olduğu bir atmosfere bıraktı. Darbenin ardından 650 bin kişi göz altına alındı, 1 milyon 683 bin kişi fişlendi. Açılan 210 bin davada 230 bin kişi yargılandı, 7 bin kişi için idam cezası istendi. 517 kişiye idam cezası verildi, 50 kişinin cezası infaz edildi. 98 bin 404 kişi örgüt üyesi olmak suçundan yargılandı, 30 bin kişi sakıncalı olduğu için işten atıldı. 14 bin kişi yurttaşlıktan çıkarıldı, 30 bin kişi siyasi mülteci olarak yurtdışına gitti. 171 kişinin gözaltında işkenceden öldüğü belgelendi. 937 film sakıncalı bulunduğu için yasaklandı. 23 bin 677 derneğin faaliyeti durduruldu. 3 bin 854 öğretmen, üniversitede görevli 120 öğretim üyesi ve 47 hakimin işine son verildi. 31 gazeteci cezaevine girdi, 300 gazeteci saldırıya uğradı. Üç gazeteci silahlı saldırıda öldürüldü. Gazeteler 300 gün yayın yapamadı, 13 büyük gazete için 303 dava açıldı, 39 ton gazete ve dergi imha edildi. Cezaevlerinde 299 kişi yaşamını yitirdi, 14 kişi açlık grevinde öldü.

Reklam
Reklam

DEVLET TÖRENİ OLACAK MI?

Kenan Evren, eski Genelkurmay Başkanı ve eski Cumhurbaşkanı olması nedeniyle ve hakkındaki dosya hala Yargıtay tarafından onaylanmadığı için devlet töreni ile defnedilecek.

Kenan Evren’in cenazesi de Ankara’da Devlet Mezarlığı’na gömülecek.

Ankara'da Devlet Mezarlığı'na defin işlemi Kenan Evren'in vasiyetinde başka bir yer talep edilmemesi halinde geçerli olacak.

DEVLET MEZARLIĞI NEDİR?

Devlet Mezarlığı, Türkiye Cumhuriyeti cumhurbaşkanları ile Kurtuluş Savaşı sırasında en az tümen komutanlığı yapmış ve 1988 yılında Genelkurmay Başkanı'nın politik kriterlerine uyan (Sakallı Nurettin Paşa politik kriterlere uygun bulunmamıştır) 61 komutanın mezarlarının yer aldığı 1988 yılında hizmete açılmış "anıt-park" niteliğindeki mezarlıktır.

Ankara’da, Atatürk Orman Çiftliği arazisi içinde yer alır. 536.000 metrekarelik alanda yer alan ve 356.000 metrekaresi yeşil alan olan park halka açıktır. Milli Savunma Bakanlığı tarafından yönetilir.

Kenan Evren kimdir ?

Reklam
Reklam

Görev Süresi: 9 Kasım 1982 - 9 Kasım 1989 1917 yılında Manisa ilinin Alaşehir ilçesinde doğdu. İlk ve orta öğrenimini Alaşehir, Manisa, Balıkesir, İstanbul’da sürdürdü ve Maltepe Askerî Lisesi’nden mezun oldu. 1938 yılında Kara Harp Okulu’nu, 1949 yılında Harp Akademisi’ni bitiren Kenan Evren topçu subayı ve kurmay subay olarak silahlı kuvvetlerin çeşitli kademelerinde görev yaptı. Dokuzuncu Kore Türk Tugayı’nda önce Harekât ve Eğitim Şube Müdürlüğü, sonra Kurmay Başkanlığı görevlerinde bulundu. Ordu Komutanlığı ve Kara Kuvvetleri Komutanlığı’ndan sonra 7 Mart 1978’de Genelkurmay Başkanlığı’na atandı. Bu görevi sırasında 12 Eylül 1980’de gerçekleştirilen askerî darbeyle diğer görevlerinin yanı sıra Milli Güvenlik Konseyi ve devlet başkanlığını da üstlendi. 7 Kasım 1982’de halkoyuna sunulan ve kabul olunan Anayasa ile Türkiye’nin yedinci cumhurbaşkanı olarak göreve başladı. 9 Kasım 1989’da görev süresini tamamlayarak cumhurbaşkanlığından ayrıldı.