Kendine gel yoksa oynatmam

Fenerbahçe Teknik Patronu İsmail Kartal, 2 haftadır kulübede oturttuğu Emenike'yi görüşme odasına aldı.

Fenerbahçe Teknik Direktörü İsmail Kartal, ligin 3. haftasındaki G.Antep maçında sergilediği laubali tavırlarının üzerine hem kaptan Emre hem de taraftarlarla tartışan Emmanuel Emenike’yle özel bir görüşme yaptı. Eski hırsından eser kalmayan Nijeryalı’yı Akhisar ve Torku Konya karşılaşmalarında kulübede oturtan deneyimli hoca, aba altından sopa gösterirken, “Seni bu halinle oynatamam. Formayı ben veririm ancak alacak olan da sensin. Çalışacaksın, istenilen düzeye geleceksin ben de seni göreceğim. Böyle kendini bıraktığın sürece oynayamazsın” sözleriyle net bir mesaj verdi.

Reklam
Reklam

YAKINLARI ÖLDÜRÜLDÜ

YETENEKLİ golcünün hırslanmasını ve patlama yapmasını bekleyen teknik heyet gelecek hafta oynanacak G.Saray derbisini fırsat olarak görürken, takım içinde arkadaşları tarafından sevilen isimlerden biri olan Nijeryalı’nın en büyük handikapı çocukça kaprisleri. Teknik heyet, sürekli bahaneler üretip “Çok fazla pozisyona giremiyorum, istediğim topları alamıyorum” diye yakınan Emenike’nin geçmişte yaşadığı zorlukların bugün futboluna yansıdığı görüşünde.

NİJERYA’DAKİ çete savaşlarında akrabaları öldürülen, tek kurtuluşu futbola sarılan ama gerekli altyapıyı yaşadığı çevreden dolayı bir türlü alamayan 27 yaşındaki oyuncu, Türkiye macerasında kendisini ispatlamak için her yolu denedi. Birçok PTT 1. Lig takımının idmanına çıkan Emenike’yi 50 bin dolar bir bedelle vermek isteyen menajerler sonunda Karabükspor’la anlaştı. Hatta o dönem Hacettepe’yi çalıştıran Önder Özen, “Parayı cebimden vermek istiyorum bu oyuncuyu alalım” dediğinde kimse onun bu kadar patlama yapacağını düşünmemişti. 

Reklam
Reklam

IRKÇILIKTAN KAÇTI

KARABÜK’TE karın tokluğuna oynayan, gol attığı maçlardan sonra o dönemki kulüp başkanının telefonunu verip “Aileni ara, sevdiklerinle konuş” diye mutlu ettiği Emenike’ye yemek alışkanlığı edinmesi için örnek bir lokanta da gösterilmişti. Yaşadığı 3 Temmuz sürecinde psikolojisi iyice bozulan milli forvet,  kaçış için Rusya’ya gitmiş ancak orada da ırkçı saldırılara maruz kalınca tekrardan İstanbul’un yolunu tutmuştu.