Kendini paralamak ne demek? Kendini paralamak TDK sözlük anlamı nedir?

Birleşik fiiller ve deyimler tek bir kelimeden oluşabilecekleri gibi iki ayrı kelimeden de oluşabilirler. Hatta kimi zaman ikiden daha fazla kelime içeren sözcük öbekleri halinde görülürler. Bu ifadeler, tıpkı atasözleri gibi kısa, açıklayıcı sözlerdir. Ancak atasözleri gibi net olmayıp mecaz içerebilirler. Atasözleri, deyimler ve birleşik fiiller, anlatımı güçlendiren ve dili zenginleştiren araçlardır. Kendini paralamak ifadesi de bu zenginliklerden biridir. Kendini paralamak ne demektir?

Atasözleri, genellikle kısa cümlelerdir. Bir anlam yoğunluğu vardır ve öğüt verirler. Deyimler ve birleşik fiiller ise, öğüt verme amacı gütmezler. Ancak tıpkı atasözleri gibi bir anlam yoğunluğu içerirler. Bu kelime grupları, belirli durumlarda çarpıcı anlamlarından yararlanmak üzere kullanılırlar. Kendini paralamak ifadesi de böyle bir kullanıma sahiptir. Kendini paralamak ne anlama gelir?

Kendini paralamak Ne Demek? Kendini paralamak TDK sözlük anlamı nedir?

  • Kendini paralamak TDK sözlüğe göre 1 farklı anlama sahiptir.
Reklam
Reklam

Kendini paralamak TDK sözlük anlamı şu şekildedir:

  1. çok çaba ve özen göstermek

    Kendini paralamak Cümle İçerisinde Kullanımı

    "Çoğunlukla üniversite diploması alabilmek uğruna kendini paralayan bir gençlikle karşı karşıyayız." - Ahmet Cemal

Kendini paralamak ile Kurulan Atasözleri, Deyimler ve Birleşik Fiiller

kendi ağzıyla tutulmak kendi âlemine dalmak kendi ayağı ile gelmek
kendi derdine düşmek kendi düşen ağlamaz kendi göbeğini kendi kesmek
kendi gölgesinden korkmak kendi hâline bırakmak kendi havasında gitmek (veya olmak)
kendi hesabana çalışmak kendi içine çekilmek kendi kabuğuna çekilmek
kendi kanatlarıyla uçmak kendi keyfine gitmek kendi köşesinde yaşamak
kendi kendini didiklemek kendi kendini yemek kendi kuyusunu kendi kazmak
kendi söyler kendi dinler kendi üstüne yormak kendi yağıyla kavrulmak
kendimi bildim bileli kendinde olmamak kendinde toplamak
kendinden geçmek kendine dert etmek kendine gel!
kendine gelmek kendine hisse çıkarmak kendine kıymak
kendine mal etmek kendine (veya herhangi bir şeye) ... süsü vermek kendine yedirememek
kendine yontmak kendini adamak kendini ağır (veya ağırdan) satmak
kendini alamamak kendini aşağı (veya küçük) görmek kendini ateşe atmak
kendini atmak kendini avutmak kendini beğendirmek
kendini beğenmek kendini bırakmak kendini bilmek
kendini bir şey sanmak kendini bir yerde bulmak kendini bulmak
kendini dağıtmak kendini dar atmak kendini dev aynasında görmek
kendini dinlemek kendini dirhem dirhem satmak kendini düşünmek
kendini ele vermek kendini fasulye gibi nimetten saymak kendini göstermek
kendini harap etmek kendini hissettirmek kendini kapının dışında bulmak
kendini kaptırmak kendini kaybetmek kendini (kapıp) koyuvermek
kendini matah sanmak kendini naza çekmek kendini satmak
kendini sıkmak kendini sıyıramamak kendini sokağa (veya dışarı) atmak
kendini tartmak kendini (veya birini) temize çıkarmak (veya çıkartmak) kendini toparlamak (veya toplamak)
kendini tutamamak kendini tutmak kendini vermek (veya vurmak veya çalmak)
kendini yemek kendini yiyip bitirmek kendini yoklamak
Anahtar Kelimeler: