Yaklaşık 14 yıl önce geçirdiği rahatsızlık sonucu yürüyemez ve konuşamaz hale gelen 1 çocuk annesi 48 yaşındaki Sibel Aşçı, hastalığından sonra yaşadıklarını geliştirilen bilgisayar programı sayesinde kitaba döktü.
“Hayata bir Buse” isimli kitabını piyasaya süren Aşçı’nın en büyük destekçisi 24 yaşındaki Bilgisayar Mühendisi kızı Buse olurken, kızı sayesinde hayata tutunmaya çalışıyor.
Amerikalı bilim adamı, matematik ve fizik profesörü Stephen W. Hawking gibi Sibel öğretmen de vücudunu hareket ettiremeyerek geliştirilen özel bilgisayar sayesinde düşüncelerini bilgisayar ekranına yansıtıyor.
Trabzon’da öğretmenlik yapan Sibel Aşçı, 34 yaşındayken baş ağrısı şikayeti ile doktora gitti. Kontrolünde doktorlar kendisine ağrı kesici vererek evine gönderdi. Ancak bir hafta sonra Aşçı’nın vücudundaki trombosit fazlalığından dolayı beynine pıhtı atması sonucu boynundan aşağısı felç oldu, konuşamaz hale geldi. 14 yıldır bu şekilde yaşayan ve tekerlekli sandalyeye mahkûm olan Trabzonlu Sibel öğretmenin en büyük yardımcısı ise kızı Buse Sakallıoğlu.
Kızı Buse ile bakışarak iletişim kuran Aşçı, bu yöntemi hazırladığı kitapta anlattı. "Hayata bir Buse" ismini verdiği kitabını kendi gibi olanlara ulaşmak için yazdığını belirten Aşçı “Kitabı 1 yılda hazırladım, ancak bazen 2 ay yazmadığım günler oldu. Aslında bir amacım vardı; benim gibi olanlara ulaşmak. Galiba bunu başardım. Bazıları sosyal medya üzerinden yazarak bana nasıl anlaşıyorsunuz? nasıl bilgisayar kullanıyorsunuz ? diye soruyor. Ben de kendilerine yardımcı olmak adına alfabeyi ayrıntılı şekilde kitabımda yazdım. Kitap benim son 5 yıldaki hayatımı anlatıyor. Kitabım insanların bol bol şükretmesini sağlayacak, öyle umuyorum. Kitabımı okurken Bu kadın neler yaşamış diye okumasınlar. Ayağa kalkıp hayata gülmem onlara örnek olsun. Benim 43 yaşına kadar iyileşeceğime dair umudum vardı, artık şimdi yok. Rüyamda hiç büyümeyen küçük bir kızı görüyordum, onun ben olduğumu sonradan anladım. Kitabımda bunu anlatan bir bölüm var. Şu an 500 adet kitap basıldı, internet üzerinden satışı oluyor. Daha sonra inşallah kitapevlerine gidecek. Şu an talep durumu iyi gidiyor” dedi.
Kitap yazmayı çok yakın bir arkadaşının ısrarı üzerine başladığını belirten Aşçı, “Çok yakın bir arkadaşımın ısrarı üzerine bu kitabı yazdım. Önceleri yazmaya başladığımda kitap olacağını düşünmüyordum. Daha sonra da madem yazıyorum benim gibi olan insanlara yardım edeyim diye düşünerek onlar için hazırladım. Kitabı daha çok manevi destek için yazdım. Sokağa çıktığımda kendim gibi engelli insanlar görüyorum, onlar galiba eve kapanıyorlar. Hayat çok güzel yaşamaya değer. Hayat çok kısa bu zamanı iyi değerlendirmek lazım. Onlara hayata tutunmalarını mevcut durumuyla ne kadar daha iyi yaşayabilecekse o kadar iyi yaşamalarını öneriyorum” diye konuştu.
Kızı Buse de annesiyle çok rahat iletişim kurduklarını ifade ederek “Önce kendimize bir sembol tablosu oluşturduk onları ezberledik. Bizden sonra bütün aile ve arkadaşları da ezberledi. Kafasını algılayan bir program var. O program sayesinde bilgisayar üzerinden kitabı yazdı. Annemle normal şekilde de anlaşabiliyoruz. Bilgisayar üzerinden yüz yüze de anlaşabiliyoruz. Program kafa kısmını algılıyor. Annem, ekran klavyesiyle istenilen harfleri kafasını hareket ettirmek suretiyle yazıyor. Yani herhangi bir temas yok sadece kafasıyla birlikte yapıyor” bilgilerini paylaştı.