ABD Dışişleri Bakanı Kerry, Suriye’nin kuzeyinde şu anda terör örgütü IŞİD’in kontrolünde bulunan bölümün güvenliği için Türkiye’yle birlikte operasyon düzenleyeceklerini belirtti. Kerry, “Suriye’nin kuzey sınırının yüzde 75’i şu an kapanmış durumda. Ve biz şimdi kalan 98 kilometrelik kısmı kapatmak için Türklerle operasyona giriyoruz” dedi. Kerry, Suriye rejimi ile muhalifler arasında haftalar içinde ateşkesin olabileceğini söyledi.
ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, CNN kanalından Christiane Amanpour’a dün verdiği demeçte terör örgütü IŞİD’e karşı mücadelelerini anlattı.
98 KM’LİK KISIM İÇİN BÜYÜK ÇABA SARFEDİYORUZ
Fransa’nın başkenti Paris’te verdiği röportajda, geçen hafta IŞİD’in kontrolünden geri alınan Sincar’ı hatırlatan Bakan Kerry, “Sincar bölgesini kurtardık. Yakınlarda bulunan topluluklara doğru hareket ediyoruz. Rakka’da Fransa ve Rusya’nın artan saldırıları sözkonusu. Suriye’nin kuzey sınırının yüzde 75’i şu an kapanmış durumda. Ve biz şimdi kalan 98 kilometrelik kısmı kapatmak için Türklerle operasyona giriyoruz. Büyük çaba sarf ediyoruz” dedi. Kerry, Suriye’ye konuşlandırma kararı alınan ABD özel kuvvetlerini de hatırlatarak “DAEŞ’in (IŞİD) üzerinde daha fazla baskı oluştuğunu düşünüyoruz” diye ekledi. Kerry geçen hafta yaptığı açıklamada, “Kısa süre öncesine kadar DAEŞ, Suriye’nin Türkiye ile yaklaşık 870 kilometrelik sınırın yarısından fazlasını kontrol ediyordu. Bugünse elinde sadece yüzde 15’i kaldı ve müttefiklerimizle geriye kalanını da zorla açıp güvenliği sağlamak için bir planımız var” demişti.
REJİM VE MUHALİFLER ARASINDA ATEŞKES OLABİLİR
Kerry, dün IŞİD katliamı dolayısıyla ziyaret ettiği Paris’te yaptığı açıklamada ise Suriye rejimi ile muhalifler arasında haftalar içinde bir ateşkesin sözkonusu olabileceğini söyledi. Washington’da, Suriye’nin batısında ateşkes sağlanırken doğuda IŞİD’e karşı hava saldırılarının arttırılması konuşuluyor.
İNCİRLİK ANA ÜS OLACAK
ABD Dışişleri Bakanı John Kerry’nin açıkladığı, Türkiye-Suriye sınırının 98 kilometrelik hattında Türkiye ile birlikte yapılması planlanan ortak operasyonun ayrıntılarına Hürriyet ulaştı.
AFAD MERKEZLER KURACAK
Güvenilir kaynakların verdiği bilgiye göre, en önemli işlerden birisi, Cerablus-Mare arası IŞİD’ten temizlendikten sonra sözkonusu bölgede Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı’nın (AFAD) yaşam merkezleri kurmasının öngörülmesi. Bölgenin IŞİD’ten temizlendiğine emin olduktan sonra Suriyeli Türkmenler ve Özgür Suriye Ordusu’na (ÖSO) bağlı birliklerin desteğiyle bölgedeki halkın ve Suriye içinde göçe mecbur kalacakların ihtiyaçlarının karşılanacağı yerler AFAD koordinasyonunda yapılacak.
14 TÜRK F-16 İNCİRLİK’TE
Operasyonun ana üssü İncirlik olacak. İncirlik’te konuşlu 14 Türk F-16 savaş uçağı IŞİD’e yönelik hava operasyonuna anında havalanacak şekilde hazırlar. ABD ve Türk Hava Kuvvetleri’ne ait tanker uçakları da gerektiğinde havalanacaklar. IŞİD mevzilerini ve zırhlı araçları imha için ABD’nin daha önce İncirlik’e konuşlandırdığı “tank canavarı” olarak bilinen A-10’lar ile “vurucu kartal (strike eagle)” F 15E’ler de kullanılacak. Hava kalkanı havadan havaya tarruzda etkili F 15C’ler ile Türk Hava Kuvvetleri’ne ait bir havadan erken uyarı ve kontrol uçağı AWACS ile sağlanacak.
SAHA TEMİZLİĞİ
Türk ve ABD savaş uçaklarının 98 kilometrelik hatta ağır bombardımanla yapacağı “saha temizliği” sonrası Suriyeli Türkmenlere ait Sultan Murad Tümeni ile ÖSO’ya bağlı bazı birliklerin karadan saldırıya geçmesi de planlanıyor.
Kerry’nin açıkladığı ortak operasyon, Dışişleri Bakanı Feridun Sinirlioğlu tarafından da Hürriyet’e doğrulandı. Türk yetkililer, Kerry’nin yaptığı açıklamayla bir kara operasyonunu değil, ortak hava operasyonunu kast ettiğini belirttiler.
AMAÇ İNSAN VE PETROL KAÇAKÇILIĞINI ÖNLEMEK
TBMM’de yeni seçilen milletvekillerinin yemin törenini izleyen ABD’nin Ankara Büyükelçisi John Bass, Hürriyet’in Bakan Kerry’nin ‘ortak operasyonla ne kastettiği’ yönündeki sorusuna şu yanıtı verdi: “DAEŞ (IŞİD) Türkiye–Suriye sınırının bir bölümünü kontrol ediyor. Bu kontrolünden yararlanarak insanları ve malları kaçak geçiriyor. Petrol kaynakları üzerindeki kontrolünü kullanarak para kazanması ve bunu da silah satın almak ve insanları terörize etmekle kullandığından endişe ediyoruz. Türk hükümetiyle, DAEŞ’in kontrol ettiği bu bölge konusunda birlikte çalışarak nasıl daha iyi sonuç alabiliriz konusunu görüşmeye devam ediyoruz. Hepimizin, DAEŞ üzerinde baskı kurmak için yeni yollar konusunda çalışması gerekir.”