Sağlık Bakanı Ahmet Demircan, Türk Tabipleri Birliğinin (TTB) Merkez Konseyi üyelerinin gözaltına alınmasıyla ilgili, "Ülkenin maruz kaldığı saldırıya karşı tavır sergileyen, söz söyleyenler sözlerinden ve tavırlarından doğacak sonuçlara da hazır olacaklardır. Biz hukuka talimat vermedik, hiçbir şekilde de veremeyiz ama müracaat edebiliriz, suç duyurusunda bulunuruz. Bu bazen görevimizdir." dedi.
TBMM Genel Kurulunda, Kanun Hükmünde Kararnamelerin görüşmelerine devam ediliyor.
CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, 694 Sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Düzenlemeler Yapılması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin görüşmeleri sırasında yerinden söz aldı.
Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi üyelerinin Zeytin Dalı Harekatı ile ilgili açıklamaları nedeniyle gözaltına alınmalarına değinen Özel, Sağlık Bakanı Ahmet Demircan'ın konuyla ilgili değerlendirmelerini eleştirdi.
Özel, Demircan'ın da meslek örgütü olan ve seçimle iş başına gelen TTB üyelerinin fikirlerini açıklama hakkını savunmamasını anlayamadığını söyledi.
-"TTB kanunla kendisine verilmiş işler dışında iş yapmamalı"
Sağlık Bakanı Demircan da birlikte yaşamanın birbirine güveni gerektirdiğinin altını çizerek, bir bayrağın altında birlikte yaşayanların tehlikeler karşısında da birlikte hareket etmelerinin beklendiğini belirtti.
Türkiye'nin büyük bir tehditle, terör belasıyla karşı karşıya olduğunu, devletin ve milletin böyle bir duruma karşı en doğal refleksi sergilediğini dile getiren Demircan, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Tabipler Birliği yasayla kurulmuş bir birliktir. Yasayla kurulmuş bir birlik olarak yasanın, anayasanın ve birlikte yaşamanın şartını, gereğini yerine getirmesi gerekir. Bu ifadenin tabipleri temsil etmeyeceğini, bu ifadeyi söyleyenin tabipleri temsil etmeyeceğini söyledim. Yoksa anayasanın, kanunların kendisine yüklediği görevleri yerine getiren bir Tabipler Birliğinin oy aldığı kitleyi temsil etmesi gerekir ama bırakın temsil etmesi gereken kitleyi temsil noktasını, ülkenin birliğine, beraberliğine, hayat hakkına karşı yapılmış bir saldırıya, bu şekilde adeta sulandırır gibi, ima karıştırarak verilmiş cevaba karşı bir tutumdur bizim tutumumuz. Ve kanun gereğidir. Tabipler Birliği kanunla kendisine verilmiş işler dışında iş yapmamalı."
-"Bir tabip olarak ben de rahatsızlık duydum"
Gerçek manada görev yapan hekimlerin tümünün TTB'nin açıklamasından rahatsızlık duyduğunu düşündüğünü ifade eden Demircan, "Ülke saldırıya uğrarken siz bu saldırıyı kınamaz da meseleyi başka mecralara taşıyacak imalar içeren sözler söylerseniz elbette bütün tabipler bundan rahatsız olmuştur, ben inanıyorum. Bir tabip olarak bu rahatsızlığı ben de duydum ve gereken bu müdahaleyi yaptım." dedi.
Özel de tekrar söz alarak Bakan Demircan'ın açıklamalarıyla "ima suçu", "mücadeleyi sulandırma suçu" gibi suçlar icat ettiğini, kanunda yer almayan bu suçlar üzerinden gözaltı yapmanın doğru olmadığını savundu.
-"Hükümetiniz bu odayı siyaset yapmaya zorluyor"
HDP Grup Başkanvekili Ahmet Yıldırım ise Demircan'ın sözleriyle bir meslek grubu ve onun örgütlenmiş odasının, yönetim kurulunun iktidardan farklı düşünüyor olmasını başka mecralara çektiğini ileri sürdü.
Yıldırım, "Hükümetiniz bu odayı siyaset yapmaya zorluyor. Onlar kendi meslekleri üzerinden bir tepki ortaya koydular. Buna katılmayabilir, eleştirebilirsiniz ama başbakan yardımcısının yaptığı gibi yargıya talimat veremezsiniz." diye konuştu.
Demircan'ın odanın temsil yetkisine uymadığı eleştirisine değinen Yıldırım, böyle bir yetki aşımı varsa buna karşılık vermesi gerekenin oda üyeleri ve yönetim kurulu seçimleri olduğunu söyledi.
CHP'li Özel de TTB'nin yönetim organları için yakın zamanda seçime gidileceğini, yönetim kurulunu değerlendirmenin seçim yoluyla oda üyelerinin hakkı olduğunu belirtti.
Sağlık Bakanı Demircan, Türkiye'nin terör saldırısı altında olduğunu vurgulayarak, "Ülkenin maruz kaldığı saldırıya karşı tavır sergileyen, söz söyleyenler de sözlerinden ve tavırlarından doğacak sonuçlara da hazır olacaklardır. Biz hukuka talimat vermedik, hiçbir şekilde de veremeyiz ama müracaat edebiliriz, suç duyurusunda bulunuruz. Bu bazen görevimizdir. Tabipler Birliğine müdahale sorumluluğu da var bakanlığın. Biz yargıya müracaat ettik. Dedik ki 'Tabipler Birliğinin yöneticileri milletin karşı karşıya kaldığı saldırıya karşı ülkenin yapmış olduğu mücadelede yanlış şeyler söyledi.' Bu bize göre. Buna şimdi yargı karar verecek."
-"Bunların karşı çıktığı savaş falan değil"
MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay ise söz alarak terör örgütüyle yapılan mücadeleyi savaşmış gibi göstererek yapılan açıklamaların kabul edilemez olduğunu belirtti.
Akçay, "TTB'nin ve benzeri açıklamaların karşı çıktığı savaş falan değil. Bu 'Savaşa hayır' söyleminin altında, terörle mücadele edilmesin istiyorlar. Türkiye ne zaman teröristlere operasyon yapsa bunların aklına 'Savaşa hayır, barış' gibi pozitif kavramlar geliyor. TTB'nin bu açıklaması ikiyüzlülüktür ve riyakarlıktır." şeklinde konuştu.
Demircan ise tekrar söz alarak, TTB'nin açıklamasının tıbbi bir faaliyet, hekimlik çalışması olmadığına da işaret etti.
-"Harekat, sınır ötesindeki Kürtlerin de özgürleştirilmesi projesidir"
Bazı milletvekilleri de yerlerinden söz alarak konuya ilişkin değerlendirmelerde bulundular.
AK Parti İstanbul Milletvekili Mehmet Metiner'in konuşmasında, "Fırat Kalkanı operasyonu askeri bir operasyondu, DEAŞ'a karşı yapıldı. TTB niye 'Savaşa hayır' demedi? Ne zaman PKK'ya yönelik bir askeri operasyon yapılmaya başlandı, birden bire birileri barışı, 'ÖSO'nun terörist' olduğunu keşfetmeye başladı. Bu bir görüş açıklama değil, tavır belirlemedir. Bu bir savaş, işgal değildir. Türkiye'nin sınır güvenliğini sağlamanın ötesinde, sınırın ötesinde yaşayan Kürtlerin de özgürleştirilmesi projesidir." değerlendirmesinde bulundu.
Metiner'in bu sözleri üzerine HDP Adana Milletvekili Meral Danış Beştaş, "Sen Kürtlerin yüz karasısın." ifadesini kullandı. Metiner ve Beştaş arasında sözlü tartışma yaşandı.
Kendisine hakaret edildiği gerekçesiyle söz alan Metiner, her fırsatta farklı görüşlere saygılı olmak gerektiğini savunanların, saygısızlık yapmasını kınadığını söyledi.
Metiner, "Kürtlerin yüz karasısın." ifadesini söyleyene misliyle iade ettiğini belirterek, terör örgütünün zulmüne söz etmeyenlerin barıştan bahsetmesinin ikiyüzlülük olduğunu ifade etti.
(AA)