Kıbrıs barışı su projesiyle mi gelecek?

Kıbrıs adasına yıllardır ne uluslararası arabulucular ne de siyasetçiler barış getirmeyi başarabildi ancak belki de bir su hattı projesi bu hayali gerçekleştirebilir.

Kuraklığın vurduğu 2008 yılında, Kıbrıs’ın kuzeyindeki Geçitköy’ün su kaynağı kurudu. Bunun üzerine, köyün sakinleri sürülerini kurtarabilmek için deniz aşırı ülkelerden su dolu tankerler getirtmek zorunda kaldı.

Kış yağışlarıyla Kıbrıs’taki su kaynakları eski haline döndü ancak bütün adayı etkisi altına alan kuraklık, Türkiye’den ve KKTC’den yetkilileri onyıllardır planlanmakta olan Türkiye-Kıbrıs arası su boru hattı projesini hayata geçirmek için adımlar atmaya zorladı.

Global Post için bir makale kaleme alan gazeteci Nicole Itano, bu projeyle adaya sadece su değil barış da taşınabileceğini savundu. Çünkü boru hattıyla taşınacak olan su sadece Kıbrıslı Türkler tarafından değil Rumlar tarafından da kullanılacak.

Reklam
Reklam

Boru hattının 78 kilometre uzunluğunda olması ve Türkiye’den Geçitköy’e her yıl 75 metre küp su taşıması planlanıyor. Yetkililer, bu miktarın hem Türkler hem de Rumlar için yeterli olacağı görüşünde.

ON YILLARDIR BEKLEYEN PROJE

Ancak, bölünmüş Kıbrıs’ta su gibi temel bir ihtiyaç bile politik çatışmalara konu olabiliyor. Su boru hattı projesi ilk kez 1960’larda, Kıbrıs adası Türkler ve Rumlar arasında bölünmeden önce ortaya atılmıştı. Ancak finansal sorunlar, teknolojik engeller ve adada yaşanan politik ayrılıklar bu hayalin yıllarca önüne geçti.

Itano, 2008 yılında yaşanan kuraklığın adanın kuzeyini daha fazla etkilediğini hatırlatarak Rumların çözümü su ithal etmekte, Türkleri ise acı yeraltı suyu kullanmakta bulduğunu ifade etti. Ancak söz konusu boru hattı projesi hayata geçerse, Kıbrıs’ın su sorunu uzun dönem içinde çözülebilecek.

Türk hükümeti, projeye finansal kaynak sağlayacağını ve boru hattı projesinin ilk adımı olarak Anamur Nehri üzerine kurulacak barajın inşaatının çok kısa bir süre içinde başlayacağını ifade ediyor. Projeye “barış için su” adını veren Kıbrıslı Türk yetkililer, Rum tarafına suyun paylaşılması için bir süre önce teklif götürdü. Ancak Rumlar adada birleşme sağlanmadan suyu kabul etmeyeceklerini belirtiyor.

Reklam
Reklam

KIBRIS RUMLARI KARARSIZ

Kıbrıs Rum Yönetimi Su Geliştirme Bölümü direktörü Sofoclis Aletraris, projenin Kıbrıs’ın bir araya gelmesi halinde çekici bir alternatif olduğunu belirtti ancak, “Bu konuda şu an bize düşman olan bir ülkeye bağımlı olamayız” dedi.

Kıbrıslı Rum ekonomist Nicos Vassiliou ise tüm adaya barış getireceğine inandığı proje hakkında Rum hükümetinin fikrini değiştirmesini umuyor. “Türk suyu tarımda sulama yapmak için yeterince ucuz olacak. Bu şekilde Kıbrıs’ı tropik bir cennete çevirebileceğiz” dedi.

Vasiliou, kısa süre içinde hareket edilmezse fırsatın kaçabileceğinden şüphe ediyor. Öte yandan, çok az sayıda Rum, Vassiliou ile aynı fikirde. Kıbrıs Rum Kesimi çiftçiler sendikası (PEK) başkanı Michalis Lytas, Kıbrıs sorununa çözüm getirilmeden Türkiye’den su almayı akıllarına bile getirmeyeceklerini belirtti.

Itano, bu sözlerin Rumların Türkiye’den gelecek suya ihtiyacı olmadıkları anlamına gelmediğine dikkat çekti. 2008 yılında yaşanan kuraklık sırasında, Kıbrıslı Rum çiftçilerin haftada 36 saatten fazla sulama yapmasına yasak getirilmiş, hükümetin çiftçilere 67 milyon euro tazminat ödemesine ve 50 milyon euro harcama yaparak Yunanistan’dan su almasına neden olmuştu.

Reklam
Reklam

Ancak Lystas, Türkiye’nin adaya su sağlamakla ilgili açıkladığı sebeplere güvenmediğini belirtti ve ekledi: “Elini veren kolunu da kaptırır.”

RUM PROJESİ YETERSİZ

Bu arada Rum hükümeti uzun zamandır su arıtma projeleri hazırlıyor. Bu projelerin uygulamaya konması ve dev arıtma tesislerinin devreye girmesiyle Rumlar için 2008’dekine benzer durumlar yaşanması bir daha söz konusu olmayacak.

Ancak suyun tuzdan arındırılmasının hem maliyeti çok yüksek hem de çevreye zarar veriyor. Bu tesisler, Güney Kıbrıs’ta şehirlerin ve turizm sektörünün ihtiyaçlarını karşılayacak ancak adanın tamamının sulanması için yeterli olmayacak. Sulama suyu Kıbrıs’ın güneyinde harcanan suyun yüzde 70’ine tekabül ediyor.

Itano bütün bunlara rağmen Rumların Türkiye’den alınacak suya sıcak bakmadığı görüşünde. Aletraris, “Bunun çok safça tasarlanmış bir proje olduğunu düşünüyorum. Propagandadan başka bir şey değil” dedi.