ANKARA (İHA) - CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne (AB) üyelik girişimlerinde hata yaptığını belirterek, "Başta direnecektik, Kıbrıs konusunda tarihi bir hata yapılmıştır" dedi.
TBMM'deki parti grubunda yaptığı konuşmasında, hükümetin AB konusunda 17 Aralık tarihinde yanlış yaptığını öne süren ve erken seçime gidilmesini isteyen Baykal, "AB müzakerelerinde 'Rum inadı yenildi. Engelleri geçtik, diğerlerini de geçeriz' yorumları yapıldı. Türkiye açısından önem taşıdığını gördüğümüz 2 temel yanlış var. Bu yanlışlar maalesef 2004'teki zirve kararıyla kabul edilmiştir. 1999'da 'Peki haklısınız, size aynı ölçüyü uygulayacağız' denilmiş, eşit adaylık teklifi yapılmıştır. 2002'de müzakere süreci başladı. 2004'te çerçevesi belirlendi. Bunu görünce 'Olmadı', 'Uçağa atla gel' dedik. Kızılay'da öğle vakti kutlamaları yapıldı. Yanlış orada yapıldı.
2004'te girmemek lazım. Yığınaktaki hatayı siperde düzeltemezsiniz" şeklinde konuştu. Hükümetin, başta direnmesi gerektiğini de ifade eden Baykal şöyle konuştu:
"Direnilmedi ve hata yapıldı. 'Serbest dolaşım ve tarım konularında sürekli kısıtlama kullanabiliriz' denildi. Bu ne biçim üyelik? Kıbrıs konusunda tarihi bir hata yapılmıştır. AB, Türkiye'ye 'Uzatma, fiili durumu kabul et' diyor. Kıbrıs'ta 2 ayrı millet topluluğu vardır. Dün 'AB ile müzakerenin yeni bir başlığına gireceğiz, haydi müzakere edelim' dedik. Ama Rumlar, buna itiraz etti. 'Rum gemilerini ve uçaklarını kabul etmeye başlamadın' dedi. Gerginlik yaşandı. Sonra 'Sana süre tanıyorum' denildi. Güney Kıbrıs'ı doğrudan tanıma anlamına gelecek konuları kabul etmeye zorlanacağız."
Baykal, hükümetin erken seçime gitmesini de isteyerek, "Sen sağcısın, ben solcuyum" ayrımı yapılmadan demokrasiye sahip çıkılması gerektiğini söyledi. Baykal, sözlerine şöyle devam etti:
"Türkiye siyaseti yeniden şekillendirilmeli, yeniden oluşturulmalıdır. Erken seçim tartışmaları yeniden gündeme girdi. İktidar, Türkiye üzerindeki kontrolünü kaybetti. Türkiye'yi yönetemez hale geldi. Cumhurbaşkanlığı seçimini yapma inadı içinde görülüyor. Ama takati yeter mi yetmez mi belli değil. Seçimin ne zaman yapılacağını belirlemek, iktidarın isteği olmaktan çıkmıştır. Türkiye'nin şartları erken seçimi dayatabilir. İktidar seçim gerçeğiyle karşı karşıya kalabilir. Herkes 'Aman bu gidiş iyi değil, biran evvel seçime gidilmeli' diyor. Yeni bir Türkiye'yi hep birlikte şekillendirmek zorundayız. AK Parti karşısında bunun alternatifi Türkiye ekseninde bir birliktelik, bir şekillenme olacaktır. 'Sen sağcısın, ben solcuyum' demeyeceğiz. Laik, demokratik Cumhuriyet'e inanıyorsan, bu yeterli olmalıdır. Bunu yaparsak, Türkiye'nin gücünü ortaya çıkarırız."
Baykal, CHP iktidarı döneminde yargının bağımsızlığının güvence altına alacağını, her türlü ayrımcılığın önleneceğini, kimsenin dinine, ırkına, kökenine en küçük bir olumsuzlukla bakma hakkına sahip olunmayacağını söyledi.
"Böyle bir ortamda terör etkisiz kılınacak. Terörle mücadele edilecek. Bunun için 'Gelin elele verelim' diyorum. Hep beraber olduğumuzda bundan Türkiye kazançlı çıkacaktır" diyen Baykal, turizm hamlesi gerçekleştirileceğini, KOBİ'ler ve esnafın itici güç haline getirileceğini, işsizlikle mücadele edileceğini, yeni bir sosyal güvenlik ve dayanışma modelinin uygulamaya konulacağını, kapsamlı bir eğitim atılımı yapılacağını anlatarak buna yeni Kuvay-i Milliye denilebileceğini söyledi.