Kıbrıs sorunu belirsizlik içinde

LEFKOŞA (İHA) - Güney Kıbrıs Rum Kesimi'nde yayımlanan gazetelerden Fileleftheros, Kıbrıs sorununun, BM Genel Sekreteri Kofi Annan'ın yakın gelecekte Kıbrıs sorunuyla ilgilenmemekte ısrarlı olması nedeniyle geçen perşembeden itibaren uzun bir belirsizlik dönemine girdiğini yazdı.

Gazete Annan'ın, Rum Yönetimi Başkanı Tasos Papadopulos'un reddedilmiş bir planı yeniden Kıbrıs Rum halkının önüne götürmeyeceği görüşü ortadayken, Kıbrıs sorununun çözümüne ilişkin yeni bir çabaya karışmayacağını Papadopulos'a net şekilde anlattığını, bir BM yetkilisine atfen ise Genel Sekreter'in çıkmazın kırılması için bundan sonraki adımı Papadopulos'tan beklediğini belirttiğini de kaydetti.

Reklam
Reklam

Gazeteye göre, Kıbrıs konusundaki mücadele salı günü Güvenlik Konseyi'ne taşınacak. Yayımlanan programa göre salı günü Genel Sekreter'in raporu Güvenlik Konseyi üyelerinin önüne konacak. Yunan hükümeti ve Rum Yönetimi ise açık bir oturum yapılması veya Kofi Annan veya De Soto tarafından Güvenlik Konseyi'ni yeniden bilgilendirmeye gidilmesini önlemeye çalışıyor. Gazete, Amerikalılar ve İngilizlerin ise bir karar tasarısı onaylanması uğraşı içerisinde olduğunu, bugünkü olgulara göre ise bunun ihtimal dışı edilmesi gerektiğini de yazdı.

Gazete, bir diplomatik kaynağa dayanarak Papadopulos'un "Teorik olarak zor bir konumda bulunduğunu, çünkü BM Genel Sekreteri, Amerikalılar, İngilizler ve AB bürokratlarının kendisine öfke duyduğunu, Amerikan siyasi liderliğinin temastan kaçınmasının ise Washington'un kendisini bir nevi kara listeye aldığının görüldüğünü ve önümüzdeki altı ayın ise Kıbrıs için zor bir dönem olacağını" da kaydetti. Gazete, bir ABD yetkilisinin bir Türk gazeteciye Papadopulos'u kastederek, "ABD Slobodan Milosevic'in avukatıyla ilişkiye girmek istememektedir" dediğine de dikkat çekti.

Reklam
Reklam

Gazete edindiği bilgilere dayanarak Papadopulos'un, Annan Raporu'na "gerçek olmayan unsurlar dahil etmekle" suçladığı Genel Sekreter'in mesai ekibiyle çatışma içerisinde bulunduğunu da yazdı ve Papadopulos'un "Bu gerçek dışı unsurları gözlerinin içine sokmak için" yazılı cevap vereceğiyle ilgili açıklamasını hatırlattı.
Simerini gazetesi ise, "Cumhurbaşkanı Papadopulos Annan'ın Eleştirilerine Yanıt Veriyor... Güvenlik Konseyi'ne Mektup" başlıklı haberinde, BM Genel Sekreteri'nin Kıbrıs konusundaki raporunda Kıbrıs Rumlarına yönelik eleştirilerine Rum Yönetimi'nin yanıtının hazır olduğunu, yanıtın mektup şeklinde ve Papadopulos tarafından Güvenlik Konseyi'ne gönderileceğini ve mektubun en geç pazartesi sabahına kadar BM Merkezi'nde bulunacağını yazdı. Gazeteye göre Güvenlik Konseyi'ni bilgilendirme De Soto tarafından ve açık şekilde olacak. Daha sonra ise toplantı basına kapalı yapılacak.

Haberde, Rum tarafının, De Soto'nun basına açık şekilde bilgilendirmede bulunmasına karşı olduğu, gazeteciler önünde Rum tarafını teşhir etmeye çalışabileceği, bunun önlenmesi için bir ara Rum tarafının söz hakkı talep etmeyi düşündüğünü ancak bundan vazgeçildiğinin görüldüğünü, çünkü Kıbrıs Türk tarafının da söz isteyebileceği ve muhtemelen bu söz hakkının verilebileceği, Rum tarafının ise böyle bir şeyi arzulamadığı, diğer şeyler yanında bunun "yanlış anlamalara" da neden olabileceği görüşünde olduğu da belirtildi. Gazete, Güvenlik Konseyi'nden karar yayınlanıp yayınlanmaması konusunda diplomatik kulislerin gelişim halinde olduğuna da dikkat çekti.

Reklam
Reklam

Alithia gazetesi ise haberi "Kıbrıs Konusunda BM'den Kritik Hafta...Güvenlik Konseyi Salı Günü Annan Raporunu Görüşecek... Pazartesi ve Cuma UNFICYP İçin Görüşme ve Karar" başlık ve spotlarıyla yayımladı. Gazete, önümüzdeki haftanın bir çok yönden oldukça "önemli ve kritik" olacağını çünkü Annan'ın her iki raporunun (Kıbrıs konusu ve UNFICYP'in görev süresi) da Güvenlik Konseyi'nde görüşülüp karara varılacağını, Rum Yönetimi'nin ise yine Rusya aracılığıyla Kıbrıs konusunda karar alınmaması yönünde faaliyet göstereceğini yazdı, Rum ve Yunan tutumuyla ilgili şunları kaydetti: "New York'tan aldığımız haberlere göre gerek Lefkoşa gerek Atina tartışmanın Kofi Annan'ın arzuladığı gibi açık değil kapalı olması yönünde çalışıyorlar. Bu ise bir dizi soru işaretine neden olan bir harekettir. Lefkoşa Kıbrıs konusunda açık bir tartışmadan niye korkuyor..?"