CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, bu fezlekeden çıksa çıksa demokrasi adına yüz kızartıcı bir tablo çıkacağını söyledi.
Ankara Ahmet Taner Kışlalı Spor Salonu'nda düzenlenen "CHP'ye katılım ve rozet takma törenine" katılan Kılıçdaroğlu, burada bir konuşma yaptı. Konuşmadan önce Kılıçdaroğlu için yazılan bir şiir okundu. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, karda da kışta da, hangi koşullarda olursa olsun demokrasi ve özgürlükler mücadelesini sürdüreceklerini söyledi. Hayatını kaybeden Rauf Denktaş için üzüntülerini dile getiren Kılıçdaroğlu, onun mücadelesinin kendi mücadeleleri olduğunu ifade etti. Fenerbahçe'nin hayatını kaybeden Lefter için de başsağlığı dileyen Kılıçdaroğlu, insanoğlunun her şeye dayanabileceğini ama insanın özgürlüklerin sınırlandırılmasına dayanamadığını belirtti.
İnsanların düşüncelerini özgürce ifade edebileceği bir ortam için mücadele ettiklerini savunan Kılıçdaroğlu, hiçbir gücün insanoğlunun özgürlük mücadelesini elinden alamadığını vurguladı. Başbakanın "Fezlekeden kahraman çıkmaz" sözünü hatırlatan Kılıçdaroğlu, "Fezlekeden zaten kahraman çıkmaz. Bu fezlekeden çıksa çıksa demokrasi adına yüz kızartıcı bir tablo çıkar. Sistem adına bir utanç çıkar. Düşünce ve ifade özgürlüğü açısından karamsar bir tablo çıkar. Güçler ayrılığı ilkesini çöpe atma çıkar, demokrasi adına milletin tepesine sopa çıkar." dedi. Kılıçdaroğlu, karda da kışta da, hangi koşullarda olursa olsun demokrasi ve özgürlükler mücadelesini sürdüreceklerini söyledi.
Mağduriyet konusunda Başbakan'ın bir numara olduğunu ileri süren Kılıçdaroğlu, "Sayın Başbakan, 27 Nisan e-muhtıradan kahraman çıkar mı çıkmaz mı; bunu merak ediyorum." diye seslendi. "Önce e-muhtıra ver, git 135 dakika konuş, sonra kucak kucağa çık." diyen Kılıçdaroğlu, "Dolmabahçe görüşmesi danışıklı dövüş müydü yoksa devletin sırlarının görüşülmesi miydi?" diye sordu. Görüşmenin devletin sırlarının görüşmesi olmadığını savunan Kılıçdaroğlu, "135 dakika ne görüştüğünü millete anlat bakalım. Sen bu milletin sırlarını pazarlık masasında mı görüşüyorsun." şeklinde konuştu. Başbakan'ın gömlek, atlet, pantolon çıkardığını dile getiren Kılıçdaroğlu, hiç kimsenin düşüncelerinden ötürü yasaklarla karşılaşmasını istemediklerini, ancak Başbakanın koltuğa oturup sabah akşam millete yasak getirdiğini ileri sürdü.
Anamuhalefet partisinin görevini eleştirdiğini dile getiren Kılıçdaroğlu, demokrasinin olmazsa olmaz kuralının muhalefet olduğunu ifade etti. "Muhalefet sadece ve sadece demokrasilerde vardır, bizde o görevi yapıyoruz." diyen Kılıçdaroğlu, fezlekenin amacının ise "ayağınızı denk alın, susun oturun oturduğunuz yerde" uyarısı olduğunu iddia etti. Oturmayacaklarını ve bütün mücadeleyi yapacaklarını anlatan Kılıçdaroğlu, "Bütün demokrasilerde fezlekelerin ne anlama geldiğini herkes bilir. Bu fezlekeye dünyanın her yerinden tepkiler geliyor, demokrasinin katledilmesidir. Susun konuşmayın, oturun oturduğunuz yerde, Recep ne derse sadece alkışlayın demektir bu fezleke." şeklinde konuştu.
Özgürlükleri, hukuk, demokrasi ve insan hakları, yargı bağımsızlığını savunduklarını belirten Kılıçdaroğlu, bir kişi için değil halk için mücadele ettiklerinin altını çizdi. Şiir okuduğu için 4 ay ceza alan 'Recep Bey'in kendilerinden yana tavır almasını, 'Oturun oturduğunuz yerde böyle bir fezleke hazırlanamaz' demesini beklediklerini anlatan Kılıçdaroğlu, ancak Başbakan'ın 'Olması gereken oldu' dediğini ve bunun da 'Yani oh oldu' demek anlamına geldiğini kaydetti. "Benim de hiçbir CHP'linin dokunulmazlığa ihtiyacı yok; o senin için geçerli bir kavramdır." diyen Kılıçdaroğlu, Başbakan'ın kendisi hakkında da fezleke hazırlandığını söylediğini hatırlatarak, "Sen bunları nasıl fikir özgürlüğü kapsamına koyarsın. Biz de çok şükür zimmet yok, otobüs biletlerinde kalpazanlık yok." diye konuştu.
Mehmet Akif Ersoy'un şiirini hatırlatan Kılıçdaroğlu, "Bugün zulmü alkışlayan kişi Recep Tayyip Erdoğan'dır. Dünün mazlumuydun, artık bugünün zalimi oldun." ifadesini kullandı. "Mehmet Akif'in kültürü, inancı, İstiklal Marşı nerde? Sen hangi Mehmet Akif'ten bahsediyorsun." diyen Kılıçdaroğlu, "Sen artık zengin sofraların adamısın, sen mazlumları unuttun. Değişim diye yola çıkıp bu kadar statükocu kimliğe kavuşan başka kimse olmamıştır. 9 yıl sonunda elde var koca bir sıfır." şeklinde konuştu.
Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti: "Bir alanda çok başarılılar. Zalim öldür ama hakkını vereceğiz. AKP reklam kampanyasında başarılıdır. Ülkede yoksulluk yok, bir reklam kampanyası, ekonomi çok iyi bir reklam kampanyası."
Ülkede iktidarın görevinin sorunları çözmek olduğuna dikkat çeken Kılıçdaroğlu, ancak Türkiye'de sorunların çözülmesi için değil 29 Ekim'lerle uğraşıldığını ifade etti. Birliğin, bağımsızlık iradesinin tehlike altında olduğunu iddia eden Kılıçdaroğlu, "Atatürk keyfi için mi, turistik gezi için mi Samsun'a çıktı?" diye sordu. Asıl niyetlerinin millete açık açık söylenmesini isteyen Kılıçdaroğlu, faşist akıl hocalarının bir dönem 19 Mayıs törenlerini kaldırılmasını istediğini savunarak, bu düşüncenin faşist akıl hocalarının sözleri olduğunu ileri sürdü. Kılıçdaroğlu, CHP olduğu sürece hiçbir şeyin yok edilemeyeceğini belirtti. Konuşmasının ardından Kılıçdaroğlu, partiye geçenlere rozetlerini taktı ve hatıra fotoğrafı çektirdi.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz