Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, sınırdaki Aktütün Karakolu ziyaretinin ardından Van’a geldi. CHP Van İl Başkanlığı’nda basın mensuplarının sorularını cevaplayan Kılıçdaroğlu, Kürt sorunu ve Mavi Marmara raporu ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.
Aktütün’de askerlerle beraber olduklarını ve onlarla birlikte öğle yemeği yediklerini söyleyen Kılıçdaroğlu, zor koşullar altındaki askerlerin morallerinin iyi olduğunu belirtti. Bayram ziyaretinde bulunduğunu hatırlatan Kılıçdaroğlu, Türkiye’nin çeşitli illerinden askerlerin Aktütün’de görev yaptıklarına dikkat çekti. Kılıçdaroğlu, Aktütün’ü kendilerinin seçmediğini, bir sınır karakolu ziyareti talebinde bulunduklarını ve Aktütün’ün uygun görüldüğünü kaydetti.
Bir basın mensubunun, Kürt sorununda siyasilerin söylemlerinin havada kaldığını ve çözüm getirmediği yönündeki soruya, Kılıçdaroğlu, “Bu ülkede bırakın ölmeyi, hiç kimsenin burnunun kanamasını dahi istemeyiz. Aynı havayı teneffüs ediyoruz, aynı coğrafyada yaşıyoruz, aynı suyu içiyoruz, peki o zaman niye düşmanız? Niye birbirimizi öldürüyoruz? Bu sorun bir yılın sorunu değil, iki yılın sorunu değil, on yılın yirmi yılın sorunu değil, çözüm üretmeyen kim, siyaset kurumu.” dedi.
AK Parti’nin sorunun çözümü için bir öneri ile parlamentoya gelmediğini öne süren Kılıçdaroğlu, "Dokuz yıldır iktidarda olan Adalet ve Kalkınma Partisi bu sorunu çözmek için parlamentoya bir öneri ile geldi mi? Hayır. Peki Cumhuriyet Halk Partisi olarak şu çağrıda bulunduk biz, defalarca: Getirin önerinizi arkadaş, biz destek verelim. Bu sorun nasıl çözülecekse çözelim ama öneri gelmiyor. Şu algının değişmesini istiyorum. Efendim AKP bu sorunu çözecek, Cumhuriyet Halk Partisi engel oluyor, tam tersi. Sorunu çözmek isteyen Cumhuriyet Halk Partisi, sorunun önündeki en ciddi engel Adalet ve Kalkınma Partisi’dir. Bu sorun siyaset kurumunun ortak paydasını oluşturmaktadır, bakın altını çiziyorum, ortak paydasıdır. Bu sorun hepimizin ortak sorunudur. Bu sorunu çözebilmemiz için hepimizin ortak hareket etmesi lazım.” değerlendirmesinde bulundu.
AK Parti’nin sorunu çözmek istemediğini savunan Kılıçdaroğlu, “Parlamentoda ortak akıl heyeti kuralım dedik. Nasıl çözülür gelin masaya oturalım dedik. AKP geldi mi? Gelmedi. Gelmek istiyor mu? Hayır istemiyor. O nedenle sorunun önündeki en ciddi engel Adalet ve Kalkınma Partisi’dir. Sorunu akılcı yolla, insan haklarına dayalı yöntemlerle çözmek isteyen, çözüm için her türlü çabayı harcayan parti de Cumhuriyet Halk Partisi’dir. Hani siyasiler çözmek istemiyor, şöyle yaptı değil. Bu soruyu soracaksanız, CHP’yi bu sorunun dışında tutun.” şeklinde konuştu.
Sorunun silahla çözülmeyeceğini her yerde söylediklerini anlatan Kılıçdaroğlu, AK Parti’nin yol haritasını bilmediklerine dikkat çekti. CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu sözlerine şöyle devam etti: “Her yerde şunu söylüyor muyuz? Bu sorun silahla çözülmez, bizim dışımızda silahla çözülmez diyen var mı? AKP mi söylüyor? Hayır. Peki şu soruyu ben sormak isterim bizi televizyonları başında izleyen bütün yurttaşlarıma. Bu sorunun çözümü için AKP’nin getirdiği öneri nedir? Bilen bir tek Allah’ın kulu çıkıp söylesin. Bu sorunu çözmek için biz şöyle bir yol izliyoruz desinler, biz de bilelim. Vatandaşlar dönüp gelip bize soruyorlar. Diyorlar ki sorunun çözümüne katkı verin. İyi katkı vereceğiz de neyine katkı vereceğiz. Yolunu bilmiyoruz, yöntemini bilmiyoruz, haritasını bilmiyoruz, programını bilmiyoruz, kimse bir şey bilmiyor.”
"RAPOR TATMİN ETMEDİ"
Birleşmiş Milletler (BM)’nin Mavi Marmara raporu ile ilgili bir soruyu cevaplayan Kılıçdaroğlu, hem Türkiye’nin hem de kendilerinin tatmin olmadığını söyledi. Kılıçdaroğlu, “Birleşmiş Milletler’den çıkan rapor en azından Türkiye’yi tatmin etmedi, bizi de tatmin etmedi. Yani eğer o rapora bakıp, Türkiye cephesinden değerlendirirseniz sıfıra sıfır elde var sıfır, hatta sıfır da değil negatif. Çünkü Gazze’nin abluka altına alınmasını meşru gördü, Birleşmiş Milletler raporu. Oysa Gazze’nin abluka altına alınması bir insanlık dramıdır ve meşru görülemez. Orantısız güç kullanıldı, yurttaşlarımız yaşamlarını yitirdiler o orantısız güç kullanmanın sonucunda. Özür bile dilemedi İsrail, tazminat bile ödemiyor. Efendim İsrail ile ilişkileri 2. katip düzeyine indireceğiz, geçmişte de olmuştu ne oldu? Daha doğrusu anlaşmaları güvenlikle ilgili anlaşmaları askıya alacağız, zaten daha önce de askıdaydı. Hiç ticari ilişkilerden söz eden var mı? Söz eden yok, niye söz eden yok? Kapalı kapılar ardında Brüksel’de İsrailli yetkililer ile yaptıkları görüşmeleri biliyorsunuz, basına da yansıdı bu. Birleşmiş Milletler raporuyla ortaya çıkan sonuç, Türkiye ayağına kurşun sıkmıştır. Yarın İsrail alacak Birleşmiş Milletler raporunu diyecek ki kardeşim abluka altına aldım Gazze’yi, işte Birleşmiş Milletler’in raporu. AKP bu konuda sınıfta kalmıştır. Faturayı da Türkiye Cumhuriyeti’nin yurttaşları ödeyecektir.” değerlendirmesini yaptı.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz