Kılıçdaroğlu: Bu Ülkede Ciddi Bir Iktidar Boşluğu Var

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ülkede ciddi bir iktidar boşluğu olduğunu ve AK Parti'nin ülkeyi yönetemez konuma geldiğini iddia etti. Kılıçdaroğlu, AK Parti Hükümeti'nin sadece Türkiye’de değil, Ortadoğu ve uluslar arası arenada da güven vermediğini savundu.

Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin MKYK toplantısı ile 4 Eylül kutlamalarına katılmak üzere karayoluyla Sivas’a geldi. Partisinin il başkanlığında basın mensuplarının sorularını cevaplayan Kılıçdaroğlu'na Hatay'da Suriyeli sığınmacıların kaldığı Apaydın Kampı'yla ilgili görüşleri soruldu.

Konuşmasına, "Türkiye Cumhuriyeti topraklarında nasıl oluyor da bir milletvekili bir kampa giremiyor?" diye başlayan Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti: "Eğer yasak ve askeri bölgeyse o zaman uluslar arası hukuka aykırı olarak oluşturulmuş bir kamptır. İç hukukumuza da aykırıdır. Askeri kamp olması için parlamentonun kararı gerekiyor. Parlamento kararı yok, dolayısıyla hem anayasamıza hem iç hukukumuza hem uluslar arası hukuka aykırı olarak oluşturulmuş bir kamptır. Böyle bir kampta yabancı askerleri eğiteceksiniz, bu askerleri gidecek başka bir ülkede terör estirecek. Oradaki iktidara karşı savaşacak, sonra dönüp kampa gelecek. Burası özgür Suriye ordusunun üssü olacak. Bunu kabul etmek mümkün değildir. Bu kampta kalanlar kimlerdir Hangi gerekçeyle bunlar bu kampta kalmaktadır. İktidarın bunları bir açıklaması gerekir."

66 AY SORUNU

4+4+4 eğitim sisteminde 66 aylık çocukların okula alınmasıyla ilgili Başbakan Erdoğan’ın açıklamasıyla ilgili bir başka soruya ise Kılıçdaroğlu, “Bir Başbakan’ın 5 yaşındaki çocuklara rapor alan bir aileler için çocuklara yönelttiği ağır suçlamaları kabul etmek istemiyorum. Bir Başbakan'a yakışmaz. Bir anne ve babanın kendi çocuğunu koruma refleksini geri zekalılık olarak nasıl değerlendirirsiniz. Bir Başbakan bunu nasıl düşünebilir? Beş yaşındaki çocuğun daha parmak kasları gelişmemiştir. Kalem tutamaz bu çocuk. Sayın Başbakan'a defalarca söyledim. Bir pedagoji uzmanıyla görüşün, YÖK emrinizde çağırın, bir konuşun. Eğitim fakültelerinde uzmanlar var, çağırın konuşun. Beş yaşındaki çocuğa hangi okulunuz var bir de bunu anlatın bakalım bize?” sorusunu yöneltti.

“BU ÜLKEDE CİDDİ BİR İKTİDAR BOŞLUĞU VAR”
PKK tarafından kaçırılan AK Parti Hakkâri İl Başkanı'nın kardeşinin kendisinden yardım istemesiyle ilgili olarak ise “CHP kimin derdi, kimin sorunu varsa onlarla ilgilenir. Onun partisine onun kimliğine, onun inancına bakmaz. Türkiye’de yaşıyorsa, bizim vatandaşımızsa bir derdi varsa, onun derdine çözüm üretmek CHP’nin görevidir. Hakkâri’den aradılar, bir sorunla karşılaştıklarını, abisinin kaçırıldığını söyledi. İktidardan değil de ana muhalefet partisinden yardım isteme noktasına bu bizim en azından daha sağduyulu olduğumuzu gösterir. Toplumun derdini, kişilerin derdine çözüm ürettiğimizi, onlara güven verdiğimizi gösterir. Bu ülkede hapishanelerde yaşayanların, çiftçilerin, esnafın, sanayicinin sorunlarıyla biz ilgileniyoruz. Bu ülkede ciddi bir iktidar boşluğu vardır. AKP ülkeyi yönetemez konuma gelmiştir. Artık güven vermiyor AK Parti Hükümeti. Sadece Türkiye’de değil, Ortadoğu'da ve uluslar arası arenada da güven vermiyor.” şeklinde konuştu.

“SADECE KÜRSÜ DOKUNULMAZLIĞI İSTİYORUZ”
Kılıçdaroğlu, milletvekili dokunulmazlığı ile ilgili olarak, “bizim görüşümüz öteden beri belli. Kürsü dokunulmazlığı hariç bütün dokunulmazlıkların kalkması lazım, ayrım yapmıyoruz biz. İster terör suçundan ister yolsuzluktan ister ihaleye fesat karıştırmaktan ister cinayetten ne olursa olsun, kürsü dokunulmazlığı, düşünce dokunulmazlığı hariç, milletvekilli dokunulmazlığı olmamalı. Ayrım da yapılmamalı. 'Yolsuzluk yapana dokunulmazlık getirelim, hırsızlık yapan serbest olsun, milletvekili olabilsin' Olmaz böyle bir şey. Düşüncesini milletvekili kürsüde açıkça anlatmalı, ifade etmeli, dokunulmazlığı olmalı. Bunun dışında dokunulmazlığı biz kabul etmiyoruz. Biz milletvekili olmak isteyenlerden de bu yönde taahhüt alıyoruz.“ dedi.

"HÜSEYİN AYGÜN İLE GÖRÜŞTÜM"

CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün ile ilgili bir ay sonra yaptığı görüşme ile ilgili soruya çok kısa cevap veren ve ayrıntıya girmeyen Kılıçdaroğlu, “Görüştüm, Ankara’ya gelmesi 1 ay sürmedi, ben kendisinden gelmemesini istedim. Çünkü benim yoğun bir programım vardı. Bir araya geldik ve konuştuk.” ifadelerini kullandı.

DIŞ POLİTİKA VE İRANLI AJANLAR

Bir basın mensubunun dış politika ve İranlı ajanlarla ilgili sorusuna Kılıçdaroğlu, “Bakın Sivas’tayız, cumhuriyetin temellerini atıldığı, mandayı reddeden, özgürlüğü ve bağımsızlığı savunan ve Amasya tamiminin gereklerinin yerine getirilmesini savunan bir kentteyiz. 4 Eylül 1919 cumhuriyetin çok önemli bir kilometre taşıdır. Şimdi geldik 4 Eylül 2012. Bütün komşularıyla kavgalı bir Türkiye, terör batağına saplanmış bir Türkiye, ne yapacağını bilmeyen bir iktidar, dış politikada yalnızlaştırılmış bir iktidar. Türkiye 2012’de bu tabloyla karşı karşıya. Hak etmediğimiz bir tablo. Bu halkın hak etmediği bir tablo. Casusluk suçlamasıyla ilgili benim elimde veriler yok. Elbette casusluk yapan varsa cezasını çekmeli. Yargının önüne çıkarılmalı, hukukun kuralları içinde yargılanmalı, suçu varsa elbette gereği yapılmalı.” cevabını verdi.

CHP Sivas İl Başkanı Ulaş Karasu, açıklamalarının ardından Kılıçdaroğlu'na Sivas Kongresi'nin maketinin yer aldığı bir plaket takdim etti.

Kemal Kılıçdaroğlu, daha sonra Buruciye Otel’deki MKYK toplantısına katıldı.