Kılıçdaroğlu: Cepheleşme anlayışı içinde değiliz

Kemal Kılıçdaroğlu, "Biz bir cepheleşme anlayışı içinde değiliz. Büyük bir toplumsal uzlaşmayı sağlamak istiyoruz." dedi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Biz bir cepheleşme anlayışı içinde değiliz. Büyük bir toplumsal uzlaşmayı sağlamak istiyoruz. Cepheleşme anlayışı içinde cumhurbaşkanlığının belirlenmesi doğru bir tavır değildir. Eğer bir toplumsal uzlaşma sağlayacaksak toplumun her kesimiyle sıcak ve yakın bir diyalog kurmak ve onların düşüncelerini almak zorundayız" dedi.

Kılıçdaroğlu, cumhurbaşkanlığı temasları çerçevesinde Hak-İş Konfederasyonu'nu ziyaret ederek, Genel Başkan Mahmut Arslan ve Yönetim Kurulu Üyeleriyle görüştü. Kılıçdaroğlu, basına kapalı olarak yarım saat süren görüşmenin ardından açıklamalarda bulundu.

Reklam
Reklam

Kılıçdaroğlu, CHP Genel Başkanı olmasından sonra Hak-İş'i ilk kez ziyaret ettiğini belirterek, "Hak-İş'te olmaktan son derece memnunum. Ama siyasetçi olarak daha önce gelmiştim, bir toplantıya katılmıştım. Hak-İş yetkilileriyle beraber güzel bir sohbetimiz olmuştu, tıpkı aşağıda yaptığımız güzel sohbet gibi" dedi.

-"BÜYÜK BİR TOPLUMSAL UZLAŞMAYI SAĞLAMAK İSTİYORUZ"-

Kılıçdaroğlu, cumhurbaşkanının ilk kez halk tarafından seçileceğini anımsatarak, "Bu nedenle bu seçim çok önemli. Biz bir cepheleşme anlayışı içinde değiliz. Büyük bir toplumsal uzlaşmayı sağlamak istiyoruz. Cepheleşme anlayışı içinde cumhurbaşkanlığının belirlenmesi doğru bir tavır değildir. Eğer bir toplumsal uzlaşma sağlayacaksak toplumun her kesimiyle sıcak ve yakın bir diyalog kurmak ve onların düşüncelerini almak zorundayız. Hak-İş'e ve diğer sendikalara, sivil tolum örgütlerine, meslek kuruluşlarına gelişimizin nedeni de budur; büyük bir toplumsal uzlaşmayı sağlamak. Halkın önüne çıkaracağımız cumhurbaşkanı adaylarının seçildikten sonra herkesin "evet, bu benim cumhurbaşkanım olabilir' diyebileceği bir aday çıkarmak istiyoruz. Toplumsal uzlaşmadan aradığımız budur. Bir cepheleşme anlayışı doğru değildir, cumhurbaşkanlarının belirlenmesinde, seçilmesinde" diye konuştu.

Reklam
Reklam

Halkın sağduyusuna güvendiklerini ifade eden Kılıçdaroğlu, "Halkın tercihlerine inanıyoruz. Dolayısıyla bu çerçevede büyük bir olgunluk içinde cumhurbaşkanlığı seçimlerinin gerçekleşmesini de bekliyoruz. İlk deneyim olacak, ilk deneyimi hep beraber göreceğiz" dedi.

-"O ANNELERİN DUYARLILIĞINA HEPİMİZİN SAYGI GÖSTERMESİ GEREKİYOR"-

Kılıçdaroğlu, gazetecilerin soruları üzerine PKK terör örgütü tarafından çocuklarının kaçırıldığını iddiasıyla annelerin yaptığı eylemlere ve bu konuda BDP'den gelen açıklamalara ilişkin şunları söyledi:

"Çocukların kaçırılmasını savunmak mümkün değildir, kaçırılan çocuklara gerekçe üretmek de doğru değildir. Annelerin duyarlığını bilmemiz gerekiyor. Bir anne için çocuk her şeyden önemlidir. O nedenle o annelerin duyarlılığına hepimizin saygı göstermesi gerekiyor.

Arkasındaki iddiaların ne olduğunu bilmiyoruz, elimizde herhangi bir veri yok. Sadece bunlar birer iddia. Varsa öyle bir veri,çıkar kamuoyuna o verileri açıklarlarsa biz de o zaman düşüncelerimizi daha farklı bir çerçevede ifade etmiş oluruz."

Reklam
Reklam

-"SENDİKACILIK HAREKETİNİN GÜÇLENMESİNİ SAVUNAN TEK PARTİYİZ"-

Kılıçdaroğlu, bir gazetecinin seçimlerden önce Hak-İş'in sendikacılık anlayışını beğenmediğine dair bazı değerlendirmelerinin olduğunu belirtmesi üzerine ise, "Zaman zaman Hak-İş'i de, Türk-İş'i de eleştirdiğim olmuştur. Hak-İş'in genel kurulana katılmadım, aynı eleştirileri orada da yapardım. Türk-İş'in genel kuruluna katıldım, Türk-İş'e yönelik yaptığım eleştirileri orada da yaptım. Ama şunu söyledim, "Ben sizdenim, sizin ailenizin bir parçasıyım. Ben işçinin haklarını savunurum. Dolayısıyla benim eleştirilerimi aileden yapılmış bir eleştiri olarak kabul edin' bunu ifade ettim" dedi.

Hak-İş Konfederasyonu Genel Başkanı Arslan'a da aynı samimiyetle düşüncelerini aktardığını ifade eden Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

"Siz asgari ücret tespit komisyonuna katılır, bürokratın "bu ücret azdır' dediği halde işçi temsilcisi olarak onun altına imza atarsanız, ben bunu eleştiririm. Türk-İş'i de bu nedenle eleştirdim. Eleştirmeye de devam ederim. Ama sendikacılık hareketinin güçlenmesini savunan tek partiyiz. Örgütlü toplumdan yanayız. Cumhurbaşkanı adayının taşeron uygulamasına karşı çıkması, örgütlü toplumdan yana olması lazım. İşçinin haklarını savunması lazım, "Uluslararası Çalışma Örgütünün koyduğu kurallara Türkiye'nin de uyması lazım' demesi gerekiyor. O nedenle biz zaman zaman Hak-İş'i de, Türk-İş'i de, DİSK'i de eleştiririz ama o eleştiriler Sayın Başkanlar tarafından çok iyi biliniyor ki biz samimiyiz. Samimi olarak eleştiririz. Onlar da bizi zaman zaman eleştirirler ama bu eleştirilere her zaman karşılıklı saygı göstermek zorundayız. "Hak-İş'i eleştirdik, gitmeyeceğiz' diye bir şey yok. Sayın Başkan, benim eleştirilerim üzerine diğer sivil toplum örgütleriyle beraber genel merkeze geldiklerinde düşüncelerini bana aktardılar. Aynı şekilde az önce aşağıda tekrar karşılıklı düşüncelerimizi birbirimize aktardık."

Reklam
Reklam

Kılıçdaroğlu, "Sosyal medyada, CHP'nin ilk turda Rahşan Ecevit'i aday göstermesinin çok şık bir davranış olacağı yönünde paylaşımlar var. Ne diyorsunuz?" sorusu üzerine de, "İlk kez sizden duyuyorum" yanıtını verdi.

-"ÇÖZÜM SÜRECİ Mİ ÇÖZÜMSÜZLÜK SÜRECİ Mİ, ANLAMAKTA ZORLUK ÇEKİYORUM"-

Kılıçdaroğlu, çözüm süreciyle ilgili Diyarbakır'da yapılacak çalıştayın anımsatılarak, "Başbakan Erdoğan "nihai hedefin eve dönüş olduğunu' söyledi. Sizin bu son süreçle ilgili değerlendirmeniz nedir?" sorusu üzerin de şunları kaydetti:

"Acaba çözüm süreci mi, çözümsüzlük süreci mi doğrusu isterseniz anlamakta zorluk çekiyorum. Bütün yolların kapalı olduğu, sabah yolların açılıp akşam tekrar kazılarak kapatıldığı bir düzen içinde yaşıyoruz. Bir ülkenin başbakanını düşünün kaçırılan çocuklar var, hükümeti ağlama duvarı haline getirmiş. Sanki kendisi başbakan değil de başka birisi başbakanlık yapıyor, çözüm için başka yerleri arıyor, "ne olursunuz bunları çözün' diye. Ben bu iradeyle, Türkiye'nin en köklü ve kronik sorunun bu hükümet tarafından çözüleceğine inanamıyorum.

Reklam
Reklam

Çözüm süreciyle ilgili neyi düşünüyorlar çıksınlar milletin önüne, açıkça söylesinler, "biz şöyle şöyle kuralları, yasaları koyarak bunu çözeceğiz' diye. Sadece bir "çözüm süreci' ismi var. Ne olduğunu kimse bilmiyor. Karşılıklı güvensizlik üzerine inşa edilen bir süreç başarıya ulaşamaz."

-"TC BAŞBAKANI'NIN ULUSLARARASI MEDYADA ALAY KONUSU YAPILMASI BENİ RAHATSIZ EDİYOR"-

Kılıçdaroğlu, Başbakan Erdoğan'ın Gezi Parkı protestolarının yıldönümünde Taksim'den yayın yapan CNN International muhabirine yönelik sözlerini nasıl değerlendiğinin sorulması üzerine ise, "Gerçekten büyük bir hayretle değerlendiriyorum. Ajan suçlaması yaptı. Elinde belge, bilgi var mıdır bilmiyorum ama Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı'nın uluslararası medyada alay konusu yapılması beni rahatsız ediyor" yanıtını verdi.

Açıklamaların ardından, Hak-İş Konfederasyonu Genel Başkanı Mahmut Arslan, Kılıçdaroğlu'na bir vazo armağan etti. Arslan aynı zamanda, taşeronluk konusunda yaptıkları bir çalışmayı da CHP Liderine sundu. Kılıçdaroğlu da, "Bu çalışmanın çok değerli olduğunu ifade edeyim. Hak-İş'e gelmeden önce bu çalışmayı kısmen gözden geçirdim, gerçekten Sayın Başkan sizi yürekten kutluyorum" dedi.

Reklam
Reklam

CHP Liderine, ziyaretlerinde Genel Başkan Yardımcıları Erdoğan Toprak, Yakup Akkaya ve Genel Sekreter Gürsel Tekin eşlik ediyor. (ANKA)

(GO/ÖZK)

Anahtar Kelimeler: