Kılıçdaroğlu, Erdoğan'a meydan okudu

Partisinin yönetiminde büyük bir değişikliğe imza atan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a da meydan okudu.

Kılıçdaroğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a da, “Tayyip Bey’i koltuğundan edeceğim o konuda kaygım yok. Tayip Bey’i bundan sonra daha kolay indireceğiz. Yani asıl bundan sona benden korkmalı” diyerek meydan okudu. Türban raporu konusunda "Hayır şu an yok, önce de yoktu. Henüz rapor yok, arkadaşlar çalışıyor" diyen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İnternethaber Yayın Grubu'na çarpıcı açıklamalar yaptı.

-SERT ÜSLUBUN NEDENİ BAŞBAKAN-

CHP Genel Başkanı, grup toplantılarında sert ifadeler kullandığını, ancak bunun nedeninin Başbakan’ın sert üslubu olduğunu belirterek, şöyle dedi:

Reklam
Reklam

“Biz siyaset yapıyoruz sonuçta, bizim de bir tabanımız var. Kendi tabanımızda bu bir beklenti yaratıyor. 'Niye yanıt vermiyorsunuz' diye tepki var. Aslında sert üsluptan yana hiç olmadım. Ülkede bu kadar sorun varken siyasilerin birbirine girip kavga etmesinden de yana değilim. Siyasetçilerin kökleşmiş kalıcı sorunları bir araya gelip çözmesinden yanayım. Bugüne kadar bu noktada da açık çağrılar yaptım, ancak sonuç alamadım. Grup toplantılarında sert üslubun kaynağı orası.”

-"PARTİ İÇİNDE SORUNLAR OLACAKTIR"-

Parti içinde sorunlar olacağını ifade eden CHP Genel Başkanı, “Burası büyük bir kurum. Bundan sonra da olur. Bir ailede zaman zaman sorun çıkar ama bunlar çözülür. Ama sorunları uygar insanlara yakışır şekilde çözmek bizim görevimiz olmalı” dedi.

-“ZORLANMADIM DESEM YALAN OLUR”-

“Zorlandınız mı?” sorusuna da Kılıçdaroğlu, “Zorlanmadım desem yalan olur tabi. O süreç içinde zorlandık tabi. Siz var olan sorunları çözmek zorundasınız. Toplum bekliyor” diye konuştu.

-“BİR SEFERDE DEFTERDEN SİLMEM”-

Reklam
Reklam

“Krizin ardından Sayın Önder Sav incindiği iki konudan bahsetti. Sizi yalancılıkla suçluyor. Sizin için kırılma noktası ne?” sorusuna da CHP Genel Başkanı, şöyle dedi:

“Ben geçmişi tartışmaktan yana değilim. Sayın Sav’ın birikimlerine, partiye yaptığı katkılara saygıyla bakmışımdır. Gönül ister ki bundan sonra da birikimlerinden yararlanalım. Hiçbir önyargım yok. Eleştirilerini de saygıyla karşılayacağım. Uzun yıllar partiye hizmet etmiş insanları bir seferde defterden silmek, bir anda partinin dışında görme anlayışına sahip değilim.”

-“ÖNDER SAV’IN BİRİKİMLERİNDEN YARARLANACAĞIM”-

Geçmişte büyük hizmetler veren genel başkanları toplantıya davet ettiğini hatırlatan CHP Genel Başkanı, “Bundan sonra da birikimlerden yararlanacağım. Onlardan biri de Önder Sav’dır. Geçmişte zaman zaman kırgınlıklar, tartışmalar oldu. Bunları kronik bir küskünlüğe dönüştürmek istemiyorum. Daha sıcak ve daha sevecen bakmak istemiyorum. Benim dünya görüşüm de bunun üzerine kurulu” dedi.

-“KAVGA YOK”-

“Kavga yok” diyen CHP Genel Başkanı, “Önder Bey saygıda kusur etmemiştir. İçeri girerken önünü ilikler. Sadece bana değil, diğer başkanlara da saygı göstermiştir. Ona haksızlık edemem. Ama görev dağılımında benim düşüncem ile onun düşüncesi arasında fark vardı ve kırılma da ondan yaşandı” diye konuştu.

Reklam
Reklam

-“CHP’NİN KİMLİĞİNDE DEVRİMCİLİK VAR”-

CHP’nin kimliğinde devrimcilik ve yenileşme olduğuna işaret eden Kılıçdaroğlu, “O ruhu yeniden yaratmak gerekiyordu ben de bunu yaptım” dedi. “Siz ihtilalci misiniz, CHP’de de devrim mi yapıldı?” sorusuna da CHP Genel Başkanı, “Algı böyle. Algı böyleyse doğru tabi. Biz partide yönetim değişikliği yaptık” dedi.

-“ECEVİT’E DE BENZER SUÇLAMALAR YAPILMIŞ”-

Ecevit’in resminin asılması için talimat verdiğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, “Dün talimat verdim astırdım. Çünkü o halkın gönlünde yatan efsanevi bir liderdir” dedi. “Ecevit’i de sizi eleştirdikleri gibi eleştirdiler. Atatürk yolundan sapma gibi eleştiriler” sözüne de CHP Genel Başkanı, “Dün akşam Ecevit’in üç kitabına göz attım. Gerçekten Ecevit’e de benzer suçlamalar yapılmış. Sadece biz değil, her siyasal partinin ekseni laik sosyal hukuk devleti olmalı” diye konuştu.

-“MÜTEDEYYİN İNSANLAR DA ATEİSTLERE DE SAYGILIYIZ”-

“Halkın partisi olmak durumundayız” diye konuşan Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

“Halkın partisi iseniz, halktan yana politikalar güdüyorsanız, halkın etnik kimlik ve dinine saygı göstererek sorunlarına çözüm üretmelisiniz. Etnik kimlik ve inanç bağlantılı siyaset yapmıyor, o siyasetin de doğru olduğuna inanmıyoruz. Bu iki alanın siyaset konusu yapılmasına da karşıyız. Ama yurttaşın inançları ve etnik kimliğine saygı göstererek sorunlarını çözecek politikaları götüreceğiz. Biz mütedeyyin insanlara da ateistlere da saygı göstereceğiz.”

Reklam
Reklam

-“TÜRBAN RAPORU YOK, ÖNCE DE YOKTU”-

Henüz türban raporunun bitmediğini ifade eden CHP Genel Başkanı, “Hayır şu an yok, önce de yoktu. Henüz rapor yok, arkadaşlar çalışıyor. Ama oturup tartışacağımız olgunluğa ulaşmadı. Bilim insanları, sosyolog, hukukçularla görüşülüyor” dedi.

-RESEPSİYONA NİÇİN GİTMEDİ-

CHP Genel Başkanı, 29 Ekim’de Köşk’te verilen resepsiyona katılmama gerekçesini de şöyle anlattı:

“Gönlümde yatan şuydu, HSYK ile ilgili olarak Adalet Bakanlığı'nın listesi kazandı. Yani yargı bir anlamda yürütmenin emrine girdi. Sayın Cumhurbaşkanı'nın atama yaparken toplumdaki o dengeyi korumasını beklerdim, ama olmadı. Üstelik etik değerleri tartışılan bir atama yaptı. Kayseri’den bir kişiyi seçmesi tam bir hayal kırıklığıydı.”

“Yine de gitseniz olmaz mıydı?” sorusuna Kılıçdaroğlu, “Hayır, bakın o zaman bu o atamaları onaylamak anlamına gelir” dedi. Resepsiyona gitmemesinin nedeninin türban olmadığını da vurgulayan Kılıçdaroğlu, “Elbette, yoksa hanımefendinin türbanı, bakın Sayın Baykal da söyledi. Bunlar ayrı şeyler” dedi.

Reklam
Reklam

-SENEYE KATILACAK MI?-

“Gelecek yıl katılacak mısınız?” sorusuna CHP Genel Başkanı, “Bakarız, tabi şimdi göreceğiz, Sayın Cumhurbaşkanı nasıl atamalar yapacak” dedi.

-“TÜRBANI DA TERÖRÜ DE ÇÖZECEĞİZ”-

Türban konusunda halkın kendisine güvenmesini isteyen Kılıçdaroğlu, şöyle dedi:

“Güveneceksiniz. Bana güvensinler. Birincisi şu, ben seçim meydanlarında söyledim; CHP iktidara geldiğinde bu sorunu çözecek, terörü de çözecek. İkisi Türkiye’nin temel sorunu. İkisini de CHP çözer dedik. Sadece bunu değil biz YÖK, yargı bağımsızlığı, milletvekili dokunulmazlığı gibi sorunları da çözeceğiz. Ama Sayın Başbakan cımbızla bir şeyi çekiyor. 2011’e kadar anayasa değişikliklerinin önünü kapattı. Ben de biliyorum bugün oturup yarın sabah çözülecek değil. Ama en azından biz de onlar da diğer partiler de akil adamlarını verir bu sorunu konuşabilirdi. Ama Başbakan kapattı. Çünkü Başbakan bu alanı siyasallaştırdı ve sömürmek istiyor. Biz buna karşıyız.”

-“ÇÖZECEĞİZ AMA İLKÖĞRETİM VE KAMUDA OLMAYACAK”-

Türban konusunu çözeceklerini vurgulayan Kılıçdaroğlu, “Biz bunu çözeceğiz derken şunun da altını çizmek istiyorum, ilköğretim ve kamuda olmamalı. Kamunun kurallarına herkes saygı göstermeli” dedi.

Reklam
Reklam

-“KAMU FARKLI BİR ALAN, PARLAMENTOYA KOT PANTOLONLA GELEMEM”-

“Ama kamudaki talep haksız mı? Eğitim gördükten sonra çalışmakta isteyecek” sorusuna da CHP Genel Başkanı, şöyle dedi:

“Hayır orası farklı bir alan. Çünkü devlet dediğimiz kurum iki konuda kör olmak zorunda; inanç ve etnik kimlik. Siz inanca ve etnik kimliğe göre hizmet sunamazsınız. Bunu yaparsanız Türkiye’yi bölersiniz. Yargıçlar niye cübbe takarlar. Onu kimse farklı algılamasın diye. Devlet dediğimiz alanda ayrışma, belirleme olamaz. Ben parlamentoya kot pantolonla, kravatsız gelemem. Kuralları vardır o kurallara saygı göstereceğiz.”

“Başörtülü hakim doğru karar veremez mi?” sorusuna da CHP Genel Başkanı, “Kişi bu benimle aynı dünya görüşündedir bu benim lehimde karar verir diye düşünmemeli. Siz devletten istediğiniz hizmeti alabilirsiniz ama o nötr olmak zorundadır” dedi.

“Türban tarafsızlığa engel mi?” sorusuna da Kılıçdaroğlu, şöyle dedi:

“Orada nötrlüğe engel, çünkü gelen sizi farklı algılıyor. Anayasa Mahkemesi’nin, AİHM’in kararlarına baktığımızda o algı çıkıyor ortaya. Keşke siyasetçi hiç buna girmeseydi. Olağan süreci içinde bu sorun çözülseydi. Türkiye’nin bunları aşması gerekiyor. Çok kısır tartışmaları bitirmemiz gerekiyor. Biter de zaten. Şapka kanunu vardı, şimdi kimse şapka takmıyor. Ben eminim bakın bir süre sonra bu olmayacak. Çoğu genç kızlarımız diyecek ki ben çıkarmak istiyorum. Özgürce çıkaracaklar. Bizim koyacağımız kural yok, devlet kural koyar herkes bu kurallara uyar. İran’a böyle gidemezsiniz, kurallar var.”

Reklam
Reklam

-“TAYYİP BEY’İ KOLTUĞUNDAN EDECEĞİM”-

“Bir CHP’li, 'Önder Sav’ı koltuğundan eden Tayip Erdoğan’ı da eder' demiş. Ne diyorsunuz?” sorusuna da CHP Genel Başkanı, “Tayyip Bey'i koltuğundan edeceğim o konuda kaygım yok. Bütün yurttaşlarımın buna inanmasını isterim. Bende önyargı yok, gizli gündemim yok. Tek amacım, hedefim, CHP’yi iktidar yapmak, sosyal devleti kurmak” dedi.

-“TAYYİP BEY BENDEN KORKSUN”-

“Tayip Erdoğan’ı koltuğundan indirmek daha mı kolay olacak?” sorusuna da CHP Genel Başkanı, “Daha kolay olacak. Tayip Bey’i bundan sonra daha kolay indireceğiz. Yani asil bundan sona benden korkmalı” dedi.

-İKİNCİ ECEVİT DÖNEMİ Mİ?-

“İkinci Ecevit dönemi mi?” sorusuna da Kılıçdaroğlu, “Böyle bir algı olursa bundan mutluluk duyarım” dedi.

“Öcalan-devlet müzakere konuşuluyor. Terör konusunda gelişmeleri nasıl izliyorsunuz?” sorusuna da CHP Genel Başkanı, “Terör örgütü ile müzakere edilmez. Gelişmelerin ayrıntılarını bilmiyorum bu nedenle yorum yapmam zor” ifadesini kullandı.

“Umudunuz var mı?” sorusuna da Kılıçdaroğlu, “Benim gördüğüm kadarıyla umutlu bir tablo yok. Terör bir tek siyasal partinin tek başına çözeceği alan olmaktan çıkmıştır. Siyasal partilerin tamamı bu sorunu bitmesine katkı vermeli. Ancak sorunu çözmeyen kronikleştiren de siyaset kurumunun kendisidir. Askere yetki verdik… çözemedi, siyaset kurumu devreye girmeli. Biz üzerimize düşen sorumluluğu her zaman yerine getiririz” dedi.

Reklam
Reklam

ANKA

Anahtar Kelimeler: