Son günlerde Ak Parti yönetiminden yapılan açıklamaların aksine Dinçer, Kılıçdaroğlu’nun ‘genel müdür’ olarak sorumlu tutulmasını da doğru bulmadı. Dinçer, Kılıçdaroğlu’nun son grup toplantısında kendi dönemindeki sosyal güvenlik açığı ile bugünkü açığı değerlendirmesini “talihsizlik” olarak nitelendirerek, şunları söyledi:
Benim meselem
“Sosyal güvenlik açığı ve sosyal güvenlik sistemi konusunda Sayın Kılıçdaroğlu ile her ortamda, istediği her yerde tartışmaya hazırım. Çünkü sosyal güvenlik sistemi benim meselem. Sorumlusu benim, Başbakan değil. (Kılıçdaroğlu dönemindeki 2 milyar liralık açık ile bugünkü 28 milyar liralık sosyal güvenlik açığını karşılaştırarak) Açıkta, 2 mi büyük, 28 mi büyük? Anlayışı son derece yanlıştır. 10’un içindeki 2’yle, 280’in içindeki 28’i karşılaştıracaksa, hangisinin daha büyük olduğunu görüyordur. Bunların bütün içindeki yerine bakmak gerekir.
Toplam, sosyal güvenlik sistemine geliri, gideri ve açığı açısından toplu bakmak gerekir. Sosyal güvenlik kurumunun büyüklüğünü dikkate almadan yapılan bir kıyaslama son derece yanlıştır. Üç kurumun birleştirilmesinden oluşmuş sosyal güvenlik sistemini, kendi genel müdürlük dönemindeki SSK’yla bir tutması anlaşılır gibi değil. Açığın kapatılması konusunda çok önemli adımlar attık. Çok iyi tasarruf yaptık. 28 milyar liradan, 26.5’a indi.
Genel müdür değil siyasiler sorumlu
Kılıçdaroğlu’nun SSK genel müdürlüğü ile ilgili sözlerine itirazım yok. Kendisine katılıyorum, genel müdür tek karar verici değildir. Karar verme yetkisi siyasi iktidarındır. Ama genel müdürlerin doğru söyleme zorunluluğu vardır. Bu açıdan eleştiriyorum. O günlerle bugünü kendisi kıyasladığı için tartışmaya dahil oldum.