CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ODA TV Muhabiri İklim Bayraktar ile görüşmesine ilişkin olarak, “Ben İklim Hanım’dan bir şey istiyorum. Bana AKP tepe yöneticisi ile ilgili olarak anlattığı bazı olaylar vardı. Makam vermek istemiyorum ama bunu İklim Hanım’ın açıklamasını isterim” dedi.
[**
Kılıçdaroğlu, Habertürk televizyonunda Balçiçek İlter’in gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. Kılıçdaroğlu, ODA TV Muhabiri İklim Bayraktar ile bir görüşme gerçekleştirdiğini belirterek, “Sayın Bayraktar Oda TV Muhabiri olarak geldi. Kendisi uzun süre beklemiş görüşme için, görüştüm. Bazı düşüncelerini bana aktardı. Bunların bir kısmı medyaya yansıdı zaten. Ama ben İklim Hanım’dan bir şey istiyorum. Bana anlattığı bir bölüm daha var. Onu da anlatmasını istiyorum. Bir AKP tepe yöneticisi ile ilgili olarak anlattığı bazı olaylar vardı. Bir makam vermek istemiyorum ama bunu İklim Hanım'ın açıklamasını isterim. Neden bunu anlatmasını isterim? Şimdi olayları AKP medyası getirip sanki CHP içinde özellikler birileri komplo çevirmek istiyormuş gibi bir haber veriyor. Eğer İklim Hanım bunu açıklarsa o zaman ben merak ediyorum bu AKP medyası ne yazacak. Aramızdaki bir görüşme olduğu için ben bu görüşmeyi anlatmak istemiyorum ama Sayın Bayraktar benimle olan konuşmasını teybe aldığını söylüyor. Ben o teybin açıklanmasını isterim tabi. Yani orada kimin hakkında neleri anlattığını Sayın Bayraktar’ın açıklamasını isterim. O zaman sanırım asıl şok öbür tarafta yaşanacaktır” dedi.
“İklim Bayraktar’ın bazı iddiaları var, gazeteye yansıyan, CHP’yi ilgilendiren, Deniz Baykal ile ilgili, sonrasında sizi de kasete alıyor. Anlattığı kadarıyla o bölüm, o içerik gerçekten öyle mi gerçekleşti sizin ile konuşurken?” sorusu üzerine Kılıçdaroğlu, konuşmanın içeriğinin ana başlıklar itibarıyla gazetelerde yer aldığını söyledi. Kılıçdaroğlu, “O konular bana aktarıldı. Ama bilinçli olarak mı bilinçsiz mi gazetelerde belli bir bölüm hiç yer almıyor. Yer almayan bölümü Sayın Bayraktar’ın açıklamasını isterim. Açıklamazsa ben açıklamayacağım. Çünkü benim elimde teyp bandı yok. İklim Hanım bandı almış, dolayısıyla onun açıklamasını isterim. İddia sahibi ben değilim, bilgiyi veren karşı taraf” şeklinde konuştu.
“BU ÜLKEDE HUKUK YOK”
“Sayın Baykal’ın içine düşürülmeye çalışıldığı durum, CHP ile alakalı durum, bu tabloyu nasıl yoruluyorsunuz?” sorusu üzerine Kılıçdaroğlu, şu cevabı verdi:
“Burada birinci nokta şu; bu ülkede hukuk yok. Sayın Bayraktar ile Soner Yalçın arasındaki konuşma, Sayın Baykal’ı suçlamayı içeren konuşma, öyle anlaşılıyor ki dinlenen bir konuşma. Bu konuşma hangi gerekçeyle, kimler tarafından medyaya servis edildi? Bu ülkede Başbakan varsa, bu insanlar özel hayata saygılı ise bunları servis eden kim. Eğer servis eden savcı ise, o savcı orada nasıl oturuyor? Sayın Baykal ile ilgili daha önce de komplo yapıldı. Sayın Başbakan MİT’e haber verdim dedi, savcılık harekete geçti. Bizim elimizin altında İstihbarat yok. Bu olayı aydınlığa çıkaracak olan hükümet değil mi? Sayın Başbakan çıkıp bunları açıklamak zorundadır. Bu komplonun yapıcıları kim?”
Eski CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın avukatı Muzaffer Yılmaz ise, “bir tacize ve tecavüze maruz kaldığını iddia eden kişinin, iddiasını ispat ederek konuyu yargıya taşımasını” istedi.
Yılmaz, “Deniz Baykal'ın vekili” sıfatıyla yaptığı yazılı açıklamada, “Odatv'de gazetecilik yaptığını söyleyen bir kişinin, 24 Ocak 2011 tarihinde, Deniz Baykal'ın sekreterini iki, korumasını da bir kez arayarak ısrarla görüşmek istediğini” belirterek, “Görüşme gerekçesi olarak, herhangi bir gazetecilik faaliyeti, röportaj talebi dile getirilmemiştir. Bazı fotoğraflar verileceği söylenmiştir” ifadesine yer verdi.
Deniz Baykal'ın bu kişiyle tanışmadığını ve ziyaret öncesi aralarında telefon görüşmesi yapılmadığını kaydeden Yılmaz, görüşmenin Baykal'ın TBMM'deki “22 metrekarelik odasında gerçekleştiğini” bildirdi. Odanın konumuna ilişkin bilgiler veren Yılmaz, “Ziyaretin 15 dakika sürdüğünü, herhangi bir fotoğraf getirilmediğini, ziyaretçinin de herhangi bir gerginlik yaşamadan gülen bir yüzle oradan ayrıldığını” ifade etti.
Avukat Yılmaz, açıklamasında şunlara yer verdi:
“Deniz Baykal'ın o gazeteci ile gerçekleştirdiği tek görüşme budur. Bu görüşmeden sonra da onu ne telefonla ne de elektronik ortamda aramıştır, mesajlaşmıştır. Buna karşılık, o gazeteci Deniz Baykal'ı ev telefonundan, gözaltına alınıncaya kadar defalarca aramıştır. Bu telefon görüşmelerinde yapılan buluşma talepleri, gece gündüz evine çağırma girişimleri, Deniz Baykal'ı evinde ziyaret etme istekleri kararlı bir şekilde reddedilmiştir. Bir şantaj ve komplo projesinin yaşama geçirilmesine fırsat verilmemiştir.
Bir tacize ve tecavüze maruz kaldığını iddia eden kişi, derhal iddiasını ispat etmeli, konuyu yargıya taşımalıdır. Taciz, tecavüz iddialarının dile getirilmesi gereken yer gazete sütunları, TV ekranları değil, yargı mercileridir.”
Baykal'ın avukatı Muzaffer Yılmaz, “İddia sahibine ispat imkanı sağlamak üzere” konuyu kendilerinin yargıya taşıyacaklarını da bildirdi.
“Ergenekon” soruşturması kapsamında gözaltına alınan Odatv Ankara muhabiri İklim Bayraktar'la ilgili haberlerde, Deniz Baykal'a yönelik bazı iddialar da yer almıştı.