CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Bekir Bozdağ'ın Almanya'daki toplantısının iptal edilmesi için, "Asla ve asla doğru değildir. Hem dünyaya demokrasi dersi verirsiniz hem bir partinin iki bakanı konuşmak ister, siz bu konuşmayı şu veya bu gerekçeyle yasaklarsınız. Asla doğru bulmuyoruz" dedi.
CHP lideri Kılıçdaroğlu, dernek temsicileriyle bir araya geldi. Kılıçdaroğlu toplantıda Adalet Bakanı Bozdağ'ın Almanya'daki toplantısının iptal edilmesini eleştirerek, "Adalet ve Kalkınma Partisi'nden 2 milletvekili Almanya'da konuşacak, konuşmaları iptal edilmiş. Asla ve asla doğru değildir. Hem dünyaya demokrasi dersi verirsiniz hem bir partinin 2 bakanı konuşmak ister siz bu konuşmayı şu veya bu gerekçeyle yasaklarsınız. Asla doğru bulmuyoruz. Onlar da çıkmalı kendi düşüncelerini açıklayabilmeli. Herkes düşüncesini özgürce ifade edebilmelidir" dedi.
16 Nisan referandumu hakkında konuşan Kılıçdaroğlu'nun sözlerinin satırbaşları şöyle:
"KUTUPLAŞMAYACAĞIZ"
"Hayır çıkarsa hiçbir şey değişmeyecek. Ama evet çıkarsa bizi büyük bir macera bekliyor. Sonu belli olmayan bir macera. Türkiye'nin bu kadar sorunu varken niye başkanlık sistemi geliyor. Vatandaş neden evet desin? Çıkış bulamadıkları için toplumu kutuplaştırmaya çalışıyorlar. Kimse bu tuzağa düşmesin. Kutuplaşmayacağız. Bu bir siyasi seçim değil. Bugünü değil, geleceği değil, torunlarımızı ilgilendiren, vatanımızı, bayrağımızı ilgilendiren bir seçim.
"CUMHURBAŞKANI TARAFSIZ OLMALI"
Cumhurbaşkanı tarafsızsa devletin sigoratası olur. Devletin bütün kurumlarının çalışmasını denetler. Bir yerde uyumsuzluk varsa, çağırır. Cumhurbaşkanı taraflı olursa, o devletin sigortası olmaz. Benim muhatabım genel başkan mı olacak, o partinin başkan mı olacak. Ben eleştirdiğim zaman ne olacak; o partinin genel başkanı mı, başkanı mı eleştireceğim? Demokrasi mi istiyoruz, tek adam yönetimi mi istiyoruz? Bunun kararını vereceğiz. Bunun parti ile ilgisi yok.
"NİYE İTİRAZ EDİYORUZ?"
Anayasa değişikliği kabul edilirse bir partinin genel başkanı Anayasa Mahkemesi'nin 15 üyesinden 12'sini tayin edecek. Asıl bunları konuşmamız lazım. Değişikliğin topluma faturasını bilmemiz lazım. Olay birlikte oturma ve birlikte düşünme olayıdır. Niye Almanya'da bakanlar konuşturulmadı diye itiraz ediyoruz? Demokrasiyi savunduğumuz için. Belki düşüncelerine katılmıyoruz ama düşüncelerini her yerde açıklayabilmeliler. Dönem kutuplaşma zamanı değildir, ortak düşünme zamanıdır. Biz çocuklarımıza nasıl bir Türkiye bırakmak istiyoruz?
MECLİS'İ FESİH YETKİSİ
Biz TBMM'yi kurduk. Türk milletinin iradesinin tecelli ettiği TBMM'yi bir başkanın sözleriyle iptal edilecek. 80 milyon vatandaş TBMM'ye milletvekili gönderir. Ama bir kişinin iradesi hiçbir gerekçe göstermeden Meclis'i feshediyor. Bu yetki 1924 Anayasası görüşülürken Gazi Mustafa Kemal Atatürk'e verilmemiştir. Biz makarayı tersine çeviriyoruz. Hem milli irade diyeceğiz, hem bir kişi çıkacak milli iradeyi feshedecek. Bunun Sayın Recep Tayyip Erdoğan ile ilgisi yok. Bu anayasa böyle gidecek.
Bugünkü sistemde Sayın Cumhurbaşkanı'na TBMM Başkanı vekalet ediyor. TBMM Başkanı seçimle gelmiştir. TBMM Başkanı tarafsızdır. Bu konumu nedeniyle vekalet eder. Bu anayasa değişikliği kabul edilirse, TBMM Başkanı vekalet edemiyor. Kim vekalet edecek, seçimle gelmeyen bir yardımcısı. Seçip gönderdiğim 600 milletvekili ne iş yapacak? Evet demenin vebali ağırdır. Hepimiz hakkı, hukuku ve adaleti her ortamda savunmalıyız. Kim için? Bayrağımız, vatanımız, çocuklarımız, ülkemiz için.
Siz FETÖ'nün devleti ele geçirmek için 30-40-50 yıldır uğraştığını söylüyor. Şimdi bu anayasa değişikliği gerçekleşirse en geç 24 saatte ele geçirirsiniz devleti. Çünkü başkana kararname çıkarma yetkisi veriyor. Ne kadar ciddi bir risk oluşturduğunu görmemiz gerekiyor. Bu bir memleket meselesi. İnsanoğlu yanılabilir, hepimizin hatası vardır. Ailede bir kişi hata yaparsa aile öder. Ya da bir şey yapılacağı zaman bir araya gelinir. Devleti yönetirken bir kişi karar verecek. Doğurabileceğiniz tehlikeleri düşünmeniz lazım. Hayır çıkması bizim Binali Bey'in koltuğunu savunmamız bir yerde. Niye Başbakanlığı kaldırıyoruz, bir mantığı var mı?